30 Nisan 2017 Pazar

SA4269/KY35-YTK179: Çamur

"Gerçeklerin elbet ortaya çıkmak gibi kötü bir huyu vardır."


Ne söyletiyordu Terentius, yazdığı oyunlardan birinde Chremes'e; “Homo sum; humani nihil a me alienum puto.” Yani “Ben bir insanım ve insana dair hiçbir şey bana yabancı değildir.”

Bundan önce elbet en çok “İnsanoğlu değil mi, çamurdan yaratılmadı mı nihayetinde?” cümlesini duymuşuzdur kaç kere; büyük ahmaklıklar, ihanetler, kalleşlikler, rezillikler ve daha nicesi için.

Ben hep Peygamber Efendimiz'in “Bir konuda karar veremiyorsan kalbine sor” hadisini biraz daha fazla sevmişimdir, diğerlerine göre daha yakın bulmuşumdur.

SA4268/KY37-AZ171: AB ile Müzakereler Dondurulmalıdır

"Siz önce arkasından konuştuğunuz o paçavraların, istihbarat servislerinizin koruduğu o darbecilerin hesabını verin bize, öyle konuşalım..."


Bakıyorum, AKPM o kararı aldı diye, “karalar bağlamış görünen ama etekleri de zil çalan” tepkiler anaforlanıyor, geçiniz...

Neymiş, Türkiye “alt lige düşmüş...” Hangi lig bu, önce bir tarif edin...

Mısır’da meydanlarda toplanmış binlerce silahsız masum sivili katlederek darbe yapmış General Sisi’yi kırmızı halılarla karşılayıp, halkın yüzde 52 oyuyla seçilmiş cumhurbaşkanına sürekli “diktatör” diyenlerin top koşturduğu bir “premier lig” mi bu, anlamadım...

29 Nisan 2017 Cumartesi

SA4267/KY26-CA121: Acı Sarmalı

"Küresel sistem bizi un ufak ederek istikametini yenilemeye çalışıyor. Müslümanların temsil ettiği umut, bize ait olmayan silahların ateşlendiği, bize ait olmaması gereken kinlerin sergilendiği sahnelerde daha ne kadar tüketilecek?"


Derin acılarla delik deşik, bu yüzden ve çeşitli komplo planlarının endişesiyle yüzleşemediğimiz bir tarihimiz var. İslam’ın sağladığı güçlü bir arka plana bağlı olarak bir arada yaşama tecrübesinin oluşturduğu bir muaşeretimiz var ki, bu acıların kangrene dönüşmesine izin vermiyor. 

Osmanlı çökerken arayış içinde olan siyasi gruplardan Batıcılar ve Ulusalcılar Kemalist ideolojinin programlarıyla bir kurtuluş reçetesi oluşturmaya çalıştılar. Ne var ki bu reçete Batı dünyası tarafından belirlenmiş ideal toplumu gülüyle dikeniyle oluşturayım derken mevcut acılara yenilerini ekledi. 

SA4266/SD661: Seçkin Deniz Twitter Günlükleri 172 (16-20 Aralık 2013)

  “Tarih, yazanların değil yorumlayanların toprağıdır.”

  (Lütfen Twitter tweet akış grafiğine göre, aşağıdan yukarıya doğru okuyunuz)

(16-20 Aralık 2013)  (Aralık 2013: 4.433  Tweet+Önceki Toplam: 92.507=  96.940 Tweet)

Seçkin Deniz@Seckin_Deniz
Erdoğan: "Bunların maden ruhsatları ellerinden alınınca bas bas bağırıyorlar. Altın ağalığı yaparken iyiydi. Bunların hepsini açıklayacağım"

 Seçkin Deniz@Seckin_Deniz
Erdoğan: "Bu savcı orada burada bunlardan öç alacağım deyip duruyormuş."

 Hilâl Kaplan@hilal_kaplan
Gülay Göktürk, Ahmet Taşgetiren, vb. paylaşamayınca.. "@bkenes: Yılmaz Özdil'in bugünkü yazısına bir bakın derim.."
@Seckin_Deniz retweetledi

SA4265/KY55-İER2: Kan Tutuyor... Küreselleşiyoruz...

"Gözyaşı dökmek… Başkasının acısı ile, bir başkası için gözyaşı dökmek... O gözyaşı ki; insan olma, insanlık gemisi içinde, diğer insanlarla birlikte olma şuuru."



Dr. Süleyman Gündüz, Balkanlar’da Srebrenica katliamı sırasında yaşanan bir dramı aktarıyordu; dört yaşındaki çocuk, ölmeden önce annesine sormuş; “Anne; askerler, çocukları küçük kurşunla öldürürler değil mi?”. Bu soruyu duyduğumda, bir anda hıçkırarak ağlamaya başladım.

İsrail’in, Lübnan’ın Kana kasabasına gerçekleştirdiği saldırının görüntüleri akıyordu ekranda; enkaz altından çıkarılan, kızım yaşlarında bir çocuk cesedinin elindeki emziğe ilişti gözüm ve yine boşaldı göz yaşlarım. 

28 Nisan 2017 Cuma

SA4264/KY1-CÇ392: Hangisi Sen?/ Roman-Bölüm III-Girizgâh'ın devamı

"Bana bir dakikanı bağışlar mısın?"


Bölüm Üç
-Girizgâh'ın devamı-

Ah bana bir dakikanı bağışlasan.. günlerim daha bir aydınlanır! Ayaklarım yere daha bir sağlam basar! Uğursuz baykuşlar temelli susar! Hiç bilmediğim, evrenin de hiç bilmediği güller açar, rengârenk kuşlar göğümde kanat açar,  ipekler daha bir yumuşar, taş acıtmaz, su boğmaz ateş yakmaz, kurşun cana dokunmaz, bıçak canı kesmez! Bütün bunlar bir abartı mı? Kendini yitirmiş bir kişiliğin sabuklamaları mı? Değil. Böyle diyen, bunları bir abartı bilen seni bilmemiş demektir Füsun.

SA4263/KY28-ATA274: Bir Yaşam Öğretisi

"Nasıl bir insan olmak istiyorsan, o kalitede ve özellikte insanla dost ol."


Çok değer verdiğim, kendime örnek almaya çalıştığım, çok kıymetli insan İstanbul Aydın Üniversitesi Kurucusu ve Mütevelli Heyeti Başkanı Dr. Mustafa Aydın’ın bana gönderdiği yazı tam bir hayat dersi. Bu ders okumakla, üniversite bitirmekle öğrenilmiyor…..  

Sonuna kadar okumanızı, kendi hayatınızı düşünmenizi ve sonra da değerlendirmenizi tavsiye ederim.

SA4262/KY31-FG6: ABD’nin Suriye Hamlesi ve Arap Kamuoyundaki Yankısı

"Tabii ki Trump’ın, Arapların kalplerini ve zihinlerini kazanması için katetmesi gereken daha uzun bir yol var. Ve elbette tek bir askeri harekat – sebebi ne kadar haklı olursa olsun – Amerikan liderliğini tamamen onarmayacak ya da kaybolan güveni ve krediyi geri getirmeyecek."


Körfez ülkeleri ve diğer birçok Arap ülkesinin, ABD’nin Suriye’de uçak ve yakıt depolarını hedefleyen Tomahawk füze saldırısına tam destek vermesi sürpriz olmadı. Ancak en az bunun kadar kayda değer olan bir diğer gelişme, saldırının Arap kamuoyu tarafından da büyük ölçüde onaylanmasıydı. Öyle ki BBC, sosyal medyadaki Arap yorumcuların Suriye hükümetine karşı ilk ABD askeri operasyonu emrini veren Başkan Trump’a övgüler yağdırdığı gözlemini yaptı.

Askeri operasyon sonrası, Twitter’da sanal bir anket düzenleyerek, 112 bin takipçime ABD’nin Suriye operasyonunu haklı bulup bulmadıklarını sordum. 

SA4261/KY33-YO185: FETÖ’den ‘Soruşturulan’ İlk Bakan

"Demek ki önce aklı ve mücadele ederken de adaleti kaybetmemekten başka yol yok."


FETÖ’nün kayıp siyasi ayağına galiba sonunda ulaşıldı. Hem de en az ilk bakılması gereken yerde çıkıverdi karşımıza; Bakanlar Kurulu salonunda!

23 Nisan 2017 günü Başbakan Binali Yıldırım başkanlığında toplanan Bakanlar Kurulu’nda bakan koltuklarında bir 23 Nisan geleneği olarak çocuklar oturmuştu. Yıllar önce hoş bir gelenek olarak başlayan 23 Nisan’da koltuğu çocuklara bırakma âdeti, zamanla çocukların birkaç dakikalığına bile çocukluk yapmasından endişe eden endişeli ve garantici bürokratlar sayesinde, çocukların kendilerine ezberletilen, günün anlam ve önemine göre değişen mesajları büyükleri taklit ederek okumasına kadar evrildi…

27 Nisan 2017 Perşembe

SA4260/ÇY4-DB81: Bir Agnostik Tarafsız Olabilir mi? -Hazleton ve The First Muslim-

16 Nisan referandumu sonrası 17 Nisan'da Paylaştığı tweette,"Çok üzgünüm Türkiye" diyen biri Hazleteon.


Lesley Hazleton İngiliz asıllı ABD’li bir yazar. 1945 yılında İngiltere’de doğmuş, 1994’te Amerikan vatandaşı olmuş. Psikoloi okumuş ve özellikle Ortadoğu, din ve siyaset üzerine araştırmaları var. On iki yıldan fazla bir süre Kudüs ve Ortadoğuda muhabirlik yapmış. Time, New York Times,Harpers’ta yazılar yazmış.

Hz. Muhammed’in hayatını anlattığı The First Muslim (İlk Müslüman) kitabı 2013 yılında yayınlanmış. Oldukça ses getiren kitap eleştirmenlerce oldukça başarılı bulunmuş olmalı ki Türkiye baskısındaki ilk sayfalar bu övgülere ayrılmış.

SA4259/SD660: Seçkin Deniz Twitter Günlükleri 171 (11-15 Aralık 2013)

  “Tarih, yazanların değil yorumlayanların toprağıdır.”

  (Lütfen Twitter tweet akış grafiğine göre, aşağıdan yukarıya doğru okuyunuz)

(11-15 Aralık 2013)  (Aralık 2013: 4.433  Tweet+Önceki Toplam: 92.507=  96.940 Tweet)

Seçkin Deniz@Seckin_Deniz
@SonsuzArk Sonsuz Ark'ın Facebook Sayfası an itibarı ile ziyaretinize açıktır... Hayırlı olsun, dostlar facebook.com/SonsuzArk

 Seçkin Deniz@Seckin_Deniz
Sonsuz Ark 18 ayın sonunda 500.yazısı ile yayına devam ediyor;katkıda bulunan tüm dostlara teşekkürederiz @SonsuzArk sonsuzark.com

 Sonsuz Ark@SonsuzArk
Sonsuz Ark: SA500/SD83: Çelik Çekirdek ya da Çelik Örümcek sonsuzark.com/2013/12/sa500s…
@Seckin_Deniz retweetledi

SA4258/KY35-YTK178: Dünyanın Seçimi

"Bu büyük çaresizlik güvensizlik kaos psikolojisi kitlelerin tercihleri kadar yöneticilerin kararlarını da öngörülemez hale mi getiriyor git gide?"


Fransa'daki Cumhurbaşkanlığı seçimi ilk turunun ardından sokak protestoları, televizyon tartışmaları derken “Dünya nereye gidiyor?” sorusu daha belirgin hale geldi.

İlk tur önceki gün yapıldı ve birbirine yakın oy alan dört adaydan ikisi 7 Mayıs'ta yapılacak finale kaldı.

İpi göğüslemek için sadece birbiriyle yarışacak adaylardan birinin soyadı zaten ne olduğunu kim olduğunu söylüyor; Le Pen.

SA4257/KY49-İTIĞLI45: Güney Afrika’daki Son Osmanlı

"Hişam Efendi hiçbir zaman bir Osmanlı torunu olduğunu unutmayan, daima Osmanlının sağladığı barış ve huzur ortamını kendi vatanında da sağlamak isteyen bir mücadele ve tefekkür adamı."


Birkaç gün önce Güney Afrika ziyaretimde yakın dostum Halim Gençoğlu ile Cape Town’da sohbet etme imkanı buldum. Halim Gençoğlu Cape Town Üniversitesi’nde akademik çalışmalarını yürüten genç bir tarihçi. Bir süre önce Tezkire Yayınları tarafından “Güney Afrika’da Osmanlı İzleri” adlı kitabı yayınlanmış, fakat çok istememe rağmen bir türlü bu kitabı elde edememiştim. Halim Hoca sohbet sırasında kitabını imzalayarak bana takdim etti.

Cape Town’dan Addis Ababa’ya uzanan uçak yolculuğumda kitabı okuma imkanı buldum. Eser, yazarın akademik çalışmalarının bir sonucu olarak ortaya çıkmışsa da kitabı okurken bir sohbet üslubu içerisinde yazıldığını fark ediyorsunuz. Bu özgün eser sahasında ilk eserlerden biri. 

26 Nisan 2017 Çarşamba

SA4256/KY56-HS1: Sonsuzluk Ağacı- Tree of Life-Kabbalah -1-

Sonsuz Ark'ın Notu:
Adem'in bildiklerini bilseydik, neler değişirdi bilmiyoruz, ama en azından ondan günümüze dek Allah tarafından dünya ve ahiret mutluluğumuz için gönderilen tek din olan İslam'ın aslında tam olarak ne olduğunu çok iyi bilirdik. Evet, tahrif edilmesine Allah'ın izin vermediği Hakiki İslam'ın anlatıldığı son kitap Kur'an var elimizde, ancak onu da küfrün, yani zulmün, yani karanlığın en vahşi, en şeytanî yetenekleri ile okunmaz, anlaşılmaz diyerek, önceki kitaplar gibi insandan uzaklaştırdılar. Gönderilen peygamberleri yalanlayanlar, öldürenler kim idiyse onlar hep birbirlerine şeytanın yolunu öğrettiler binlerce yıl, biz Adem'in bildiklerini bilmemekle büyük bir zaaf içerisinde onların bize ne yapmayı tasarladığını fark etmekte çok zorluk çektik, halen de çekiyoruz, ama aramızda iğne ile kuyu kazar gibi çalışan ve akleden samimi insanlar da var ve aramızdan birileri şeytanın yolunda çalışıp çabalayanların birbirleri ile ilişkilerini görebiliyor artık ve anlatmaya çalışıyorlar. Aşağıdaki yayında, maksadı bu zemin olmak üzere, emeği geçen herkese teşekkür ediyoruz.
Seçkin Deniz, 26.04.2017


 Sonsuzluk Ağacı - Tree of Life -Kabbalah

        *Nursi'nin 111'i Kabbalah'dan olsa ne olur diyenler için...


SA4255/KY37-AZ170: Gazeteci Siyaset Yapacaksa Seçime Girsin...

"Bu meslek son yıllarda yanlış yolda. Tartışma programlarında siyasetçilerden çok, gazeteciler kavga ediyor. Televizyon ekranlarında siyasete akıl veren çok. Köşe yazıları ise, ülkeyi birbirine cepheleştirmenin gayretinde."


Her işin bir haddi, hududu var... Siyaset, siyaset insanlarının işidir. Onlar tartışır, parti kurullarında alınan kararlar doğrultusunda karşılıklı siyasi disiplin sergiler, o günün siyaseti neyi gerektiriyorsa, o hedefler doğrultusunda mesai verirler.

Parti kadrolarında yer alırsın... Seçimlerden geçersin... Mahalli teşkilattan Ankara’daki meclise uzanan yolu yürürsün, geldiğin noktada birikim ve yeteneklerine göre görev alırsın...

Bakın Cumhurbaşkanı Erdoğan’a, kendinden söz ettiğinde “40 yılın üstünde siyasetin içindeyim” diyor, belli ki 20’li yaşlarından bu yana siyasetin bütün kademelerini görmüş-geçirmiş, bugün, dünyanın konuştuğu bir lider olmuş.

SA4254/KY38-SevDur53: En Güzel Kampanyayı Millet Yaptı



Takdim

“Ben neler gördüm biliyon mu sen?” diyen bir amca düşüyor ekrana. Gördüklerinin de yaşadıklarının da gerçekliği öyle işlemiş ki ses tonuna, anlattığı her şey insanın yüreğine dokunuyor. Onulmaz acılardan bahsettiğini de zannetmeyin üstelik. Bundan 10-15 yıl önceki Türkiye’yi anlatıyor, unutmuş olanlara hatırlatıyor kısaca. 

16 Nisan’da ülkemizde yapılacak olan referandumda Hayır için amcaları nasıl ikna ederiz çalışmasından bir kesit. Bu sefer kampanyalar çok doğal, çok içimizden çıktı nedense. Profesyonel kliplere, tumturaklı sözlere gerek kalmadı. Bazen “Hayır”ı anlatırken “Evet”e hizmet edildi, bazense bir inşaat işçisi, hukukçuların anlatmayı beceremediği Evet deme gerekçelerini sıraladı. Bu dergi çıktığında referandum bitmiş, oyların rengi belli olmuş olacak. Fakat referandum sürecine damgasını vuran bu sahneler hiçbir zaman akıllardan silinmeyecek. “Ben neler gördüm biliyon mu sen” diyen amcayı ikna etmek için çabalayan Hayırcıların çaresizlikten geldikleri son noktayı kimse unutturamayacak.

SA4253/KY33-YO184: Atatürk’e Babasından Miras Kalan Kitap

"Orada emredildiği gibi işlerimizi hâlâ istişare ile yürütmeye, daha çok konuşmaya, birbirimizi anlamaya ihtiyaç var. Çünkü ortak bir hikâyenin çocuklarıyız…"


Vasilis Dimitriadis, 1955-1984 yılları arasında Selanik’te bulunan Makedonya Devlet Arşivi’nin müdürlüğünü yapmış, Girit Üniversitesi’nden emekli olmuş 86 yaşında bir tarih profesörü.

2010 yılında 80 yaşındayken Yunanistan’daki arşivleri didik didik tarayarak yazdığı “Bir Evin Hikâyesi; Selanik’teki Mustafa Kemal Atatürk’ün Evi ve Ailesi Hakkında Türkçe ve Yunanca Belgeler” adlı çalışması Türk Tarih Kurumu tarafından altı yıl sonra basıldı. Aslında 6 yıllık bir gecikmeyle basıldı demek daha doğru.

SA4252/KY36-CK171: İHH

"Dış politika açısından İsrail'le ilişkileri düzeltirken, özellikle Suriye meselesinde Türkiye'nin yüz akı yardım çalışmaları yapan bir kurumun itibarını zedelemenin kime ne faydası var?"


En son söyleyeceğimi ilk söyleyerek başlayayım:

Türkiye'nin İsrail ile ilişkilerini geliştirmesi son derece doğru ve olumlu bir gelişmedir. Lakin bunu yaparken, züccaciye dükkânındaki bir fil hoyratlığına varmadan davranmak mümkün.

İktidara yakın bazı "kanaat önderleri"nin Mavi Marmara ve İHH konusunda, sadece İslamcıları değil, tüm Türkiye'yi şoke eden bazı ifadeleri real politik ile bile açıklanamaz.

Türkiye'nin uluslararası sularda, vahşi bir baskınla kaybettiği vatandaşlarının aziz hatırasına yapılan bu hakaretlerin toplumda meydana getirdiği antipati bir yana, bu tür bir yaklaşımın dış politikada bir getirisi de yoktur.

25 Nisan 2017 Salı

SA4251/SD659: "kalbinizdedir an'lar, an'lar kalbinizdir" /29.09.2005/ 406. patika



...her an'ı kuşatılmış insan adına...
...zihnindeki 'an' dan gayri hiçbir şey olmayan insan adına...
...anların kesintisiz birleşmesiyle oluşan daha büyük anlar adına...
...anlarla değişen kuşatılmışlıklardaki sığlıklar ve sonsuzluklar adına... insandaki aczi görün...
...anlar, kalb dediklerinizdir...
...kalb yoktur; cismiyle ruhunuzun içinde...
...o an ne düşündüğünüzdür kalb...
...o an neleri planladığınız ve neleri değerlendirdiğinizdir...
...o an neleri hayal ettiğiniz ve neleri sevdiğinizdir...
...ve insandaki kalb, anların ansız varlıklarıyla var olur ömrün sonuna dek...
...kalbinizdedir anlar, anlar kalbinizdir...
...kuşatılmış da olsa insan...
...sürekli işte o güç...

SA4250/SD658: Telveler 45



Kendi içinize baktığınız zaman kaçmak ister misiniz?...

İçinizde kalmak bir hâz mı olur yoksa?...

Sırlarınızın çokluğu saklamanız gereken ayıplarınızdan mıdır?... Önceki zamanınızda "bilmeden yaptıklarınız" sizi çok üzüyor mu?...

İnsan düşünebildiği ve düşünerek sorunlarını aşabildiği için özeldir... Sizler bazen "kişilik kirlenmesi"ne yakalandığınızı düşünebilirsiniz, fazla üzülmeyin; bu sizler kadar tüm insanlığın daimi sorunu...

SA4249/SD657: Seçkin Deniz Twitter Günlükleri 170 (06-10 Aralık 2013)

  “Tarih, yazanların değil yorumlayanların toprağıdır.”

  (Lütfen Twitter tweet akış grafiğine göre, aşağıdan yukarıya doğru okuyunuz)

(06-10 Aralık 2013)  (Aralık 2013: 4.433  Tweet+Önceki Toplam: 92.507=  96.940 Tweet)

 Merve Özgül@zglmrve
BM insan hakları kom. yüksek komiserliği ofisi Bangladeş hükümetine idamı durdurması için yazı gönderdi." #Bangladeşidamıdurdur"
@Seckin_Deniz retweetledi

 Seçkin Deniz@Seckin_Deniz
@dilekyaras hayırlı geceler:)

 Seçkin Deniz@Seckin_Deniz
Çok değil birkaç hafta sonra Balbay'ın bütün marifetlerini göreceğiz... yargıtay cezasını onamaz da bozarsa görün Türkiye'nin halini...

24 Nisan 2017 Pazartesi

SA4248/KY33-YO183: Atı Alıp Üsküdar’da Biraz Dinlenmek...

"Yani atı aldıktan sonra Üsküdar’da biraz dinlenip, muhasebe yapıp, yola öyle devam etmekte fayda var..."


Üsküdar, 1994’ten beri Refah Partisi, Fazilet, AK Partili belediyeler tarafından yönetiliyor. Ev sahipliği yaptığı Cumhurbaşkanı Erdoğan ve ailesi yıllarca oturdukları Emniyet Mahallesi’nden sonra yine Üsküdar’ın semtlerinden Kısıklı’ya taşındılar. Pek çok muhafazakâr ailenin, iş adamının, entelektüelin adresi olan Üsküdar, 15 Temmuz gecesi Köprü, Çengelköy, Bağlarbaşı, Selamiali, Acıbadem’de şehitler vermiş, darbeye en doğrudan muhatap olmuş ilçe.

2014’ten 2017’ye 2 genel, bir yerel, bir Cumhurbaşkanlığı seçimi ve bir referandum geçiren Üsküdar’ın seçim karnesi, duymak isteyene bir şeyler söylüyor.

SA4247/KY28-ATA273: Kıbrıs’ta Rum Olmayana Yer Yoktur

"Bilmekte fayda var. Aramızdaki bazı kimlik bunalımındaki kişileri “Türkçe konuşan Kıbrıslı” olduklarına inandırmaya çalışan güçler, Kıbrıslı Rumlara siz de “Rumca konuşan Kıbrıslılar”sınız demeğe cesaret bile edemiyorlar."


Genelde Kıbrıs’ın yakın tarihi, özellikle de 1950-1974 arası beni çok ilgilendiriyor. 

Kıbrıslı Rumların sapıttığı ve asırlardır adada yaşamlarını sürdüren Kıbrıslı Türklere rağmen, Türkiye’yi de yokmuş gibi farz ederek adayı Yunanistan’a bağlamak için yaptıkları çılgınlıklarla doludur bu çeyrek asırlık dönem.

Bunların içinde en dikkatimi çeken Polikarpos Yorgacis’dir.

38 yıllık kısacık hayatı, 15 Mart 1970 tarihinde Yunanistan’dan gelen suikast timinin kendisini Haspolat ovalarında infaz etmesi ile sonra ermişti.

23 Nisan 2017 Pazar

SA4245/SD656: Seçkin Deniz Twitter Günlükleri 169 (01-05 Aralık 2013)

  “Tarih, yazanların değil yorumlayanların toprağıdır.”


  (Lütfen Twitter tweet akış grafiğine göre, aşağıdan yukarıya doğru okuyunuz)

(01-05 Aralık 2013)  (Aralık 2013: 4.433  Tweet+Önceki Toplam: 92.507=  96.940 Tweet)

 Gazeteport@Gazeteport_com
Birleşmiş Milletler Fransa'nın Orta Afrika Cumhuriyeti'ne askeri müdahale kararını oybirliği ile kabul etti.... fb.me/3it2MFRZK
@Seckin_Deniz retweetledi

 Seçkin Deniz@Seckin_Deniz
@melikeeaydogan Hangi doğruyu nerede söyleyeceğine kim karar verecek?:)

 melike@mlkaydgnn
Her sözün doğru olmalı,fakat her doğruyu söylemek doğru değildir !
@Seckin_Deniz retweetledi

SA4244/KY35-YTK177: Siz de İsteyin

"Aslında küçücük insanî şeyler biliyorum ama gözümüze çok şey istiyorum gibi geliyor."


Yok biliyorum mahsus oluyor bütün bunlar.

Bir yaz ağız tadıyla güneşle muhatap olmayalım diye. Memlekete gidip telefon ne zaman çalacak diye susta duralım diye. Domatesin tadını, taze biberin o hafif acısını anlamadan doyalım diye.

Terliyken arada da olsa esen rüzgârı fark etmeden, bulutların oynadığı oyunları göremeden, tuzlu suyun içindeki küçük balıkların birlikte yürürken bizimle sapsarı kumda gezinen gölgelerini resmetmeyelim diye hepsi.

Sevdiğimizle el ele yaz akşamları yürüyüşü yapamayalım diye…

SA4243/KY37-AZ169: Belli ki, Oyun Bitmedi, Kendini Tekrarlayacak

"Yalnız bizden değil, gözlerini Ankara’ya çevirmiş, Kuzey Afrika’dan Asya içlerine kadar uzanan bir coğrafyadan çekiniyorlar."


Dünyanın yeni dengelerini arayan küresel güçlerin bir hedefi, bizi teyakkuza zorluyor: İstikrarsız Türkiye...

Dışımızdaki planlamaların ipuçlarını elde etmiş durumdayız, 15 Temmuz sonrasında yaşadığımız bir ay ve 16 Nisan’dan 2 ay önce başlayan gelişmeler zinciri bize çok önemli kriterler de verdi.

16 Nisan sonrasında ortaya çıkan tablo, “tamam artık bu meseleyi de atlattık, artık önümüze bakalım” dediğimiz an, oyunun kendini tekrarlayan yapıda olduğunu gösterdi.

22 Nisan 2017 Cumartesi

SA4242/KY1-CÇ391: Referandum Sonrası CHP İptal Geyikleri; YSK, AYM, Danıştay...

"Ben şaka sanıyordum.. ciddi ciddi Danışta'ya da başvurmuşlar ya.. valla bak!" 


Ben anlamıyorum.. anlayamıyorum.. hukukçu arkadaşlar anayasanın 79. maddesini (YSK) bana şerh ederler mi? 

Maddeyi okuyorum.. açık-sarih şerhe gerek olmayan ifadeyle bittiğini sanıyorum.. meğer değil.. hayır yani meğer değil demem anamuhalefetin hukukçularının tavrından ötürü.. 79. madde şu değil mi? 

"Seçimlerin başlamasından bitimine kadar, seçimin düzen içinde yönetimi ve dürüstlüğü ile ilgili bütün işlemleri yapma ve yaptırma, seçim süresince ve seçimden sonra seçim konularıyla ilgili bütün yolsuzlukları, şikayet ve itirazları inceleme ve kesin karara bağlama ve Türkiye Büyük Millet Meclisi üyelerinin seçim tutanaklarını ve Cumhurbaşkanlığı seçim tutanaklarını kabul etme görevi Yüksek Seçim Kurulu'nundur. Yüksek Seçim Kurulunun kararları aleyhine başka bir mercie başvurulamaz." 

SA4241/KY26-CA120: Piltan Sineması Seyircisi

"İlk filmin gösteriminde salonda sandalye bile yoktu. Toplama ağaç taburelerle idare edilmişti."


“Piltan Sineması Seyircisi” başlığıyla sinema yazılarımı yayına hazırlıyorum. Piltan Koçyiğit, çocukluğumu geçirdiğim Refahiye’de ilk sinema salonunun sahibi ve işletmecilerinden, akrabamız bir kadın. Koçyiğit Ailesi çeşitli alanda kasabadaki gelişmelere öncülük ettiler. Bu kasabaya ne getirelim? Kereste atölyesi, köyde (Mondolas’ta) elektrik üretimi… Sinema salonu açalım. Peki, nasıl olacak? Yeni bir yapı yapmaktansa, Kemaliye Mahallesi’ndeki evlerini düzenleyerek bir salon açma fikrine düşüyorlar. Yıl 1968 veya daha erken, 1967’nin sonu.

İlk filmin gösteriminde salonda sandalye bile yoktu. Toplama ağaç taburelerle idare edilmişti.

SA4240/KY55-İER1: Diyojen'in Feneri

"Evrensel değerlere kodlanmış zihinler, bu tasarıma bir anlam veremezken; suçsuzluğu ispatlanana kadar herkesin suçlu kabul edildiği bir vasatta şekillenmiş zihinler, hiç şüpheniz olmasın ki, ne demek istediğinizi hemen anlarlar."


Aradan (2010'dan sonra) iki seneyi aşkın süre geçtikten sonra nedense artık, durup dururken bize özgü adalet tanrıçası figürü takıldı aklıma...

Hani, Anayasa Mahkemesi yeni binasına taşındığında, bahçesindeki Adalet Tanrıçası heykeli, dikkatlerden kaçmamıştı. Heykeltıraş Aslan Başpınar, heykelin Adalet Tanrıçası olmadığını, kurumun talebi doğrultusunda özgün bir tasarım gerçekleştirdiğini ve heykelin, adaleti temsil eden Anadolu kızı olduğunu açıklamıştı.

Malumunuz; evrensel Adalet Tanrıçası, tarafsızlığının simgesi olarak gözleri bağlı, bir elinde kılıç, diğer elinde terazi tutan, bağımsızlığını ifade etmesi bakımından bakire olduğu iddia edilen bir figürdür. Caydırıcılığını ve kanunların gücünü ifade eden kılıcı tutan eli aşağıda, hafif geride; adaleti temsil eden teraziyi tutan eli ise bariz olarak yukarıda ve öndedir. Pek dikkat çekmese de yerde bir yılan figürü vardır ve tanrıçanın bir ayağı, kanunu temsil eden kitaba basar. 

21 Nisan 2017 Cuma

SA4239/KY28-ATA272: Rumların İnsan Hakları Çirkinliği

"Sırp Büyükelçiliği görevlisi Dejan Bivolarevic, Rum yetkililerin, Sırp çocuk kafilesinin geçiş yapmasına izin vermediği yönünde resmi açıklama yaparken Sırp halk dansları grubu direktörü Dejan Tosic de hep beraber sınır dışı edildiklerini belirtti Sırp basınına." 


Rumlar, “Kıbrıs adasında egemen olan benim. Ben ne dersem o olur ve de olmalıdır. Kıbrıslı Türklerin hiçbir hakkı yoktur” havasında 1960 yılından beridir.

Bunun son örneğini de, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı çerçevesinde KKTC’de bu yıl 19'cusu organize edilen Uluslararası Çocuk Festivali'ne katılmak için Larnaka Havalimanı'na gelen Sırbistan çocuk gösteri grubunun, KKTC'ye geçmelerine izin vermemekle ve buna ilaveten de hepsini topluca özel bir uçağa doldurup geri göndermekle ortaya koydular.

SA4238/KY1-CÇ390: Hangisi Sen?/ Roman-Bölüm III-Girizgâh

"Bana bir dakikanı bağışlar mısın?"


Bölüm Üç
-Girizgâh 1-

Henüz yaşıyordum yeniden yeni
Bir şubat gününün güzelliğini.
Cahit Sıtkı Tarancı
Bahtsızlık barındırmayan hiçbir güzellik tanımadım.
Charles Baudelaire

E. Kenti,  25 Şubat 1978,  Cumartesi günü saat 14:29


Sacit emin olmak için saatine bir daha baktı. İkiyi yirmi dokuz dakika geçiyordu. Üstünü başını kontrol etti, saçlarını elleriyle düzeltme gereksinimi duydu ve saçlarını düzeltti. Her şey hazırdı. 


Bugün deyim yerindeyse dananın kuyruğu kopacaktı zira ilan-ı aşk etme kararını vermişti, ilan-ı aşk edenlerin bildik suların sürgünü olabilme olasılığının oldukça güçlü olduğunu bile bile yapacaktı bunu, kararı kesindi. Yer kaynasa gök devrilse dağlar hallaç pamuğu gibi atılsa bunu yapacaktı, her şeyi göze almıştı. Sıradan bir ilan-ı aşk olmayacaktı –bu her ne demekse- neler neler söylemeyecekti ki.

SA4237/KY31-FG5: Suudi Kralı Asya’da Neden Bir Ay Geçiriyor?

 "Kral Selman’ın ziyareti Doğu Asya ülkelerini, ABD’nin hakim olduğu bir düzenden, daha çok aktörün yer aldığı daha komplike bir düzene doğru kayan Körfez güvenliği dinamiğine daha çok entegre edecek gibi görünüyor."


Suudi Arabistan Kralı Selman bin Abdul Aziz, geçtiğimiz hafta Malezya, Endonezya, Japonya, Çin ve Maldivler’i kapsayan bir aylık Asya gezisine başladı. Körfez İşbirliği Konseyi (KİK) ülkeleri ve Çin hükümet yetkilileri arasındaki üst düzey ziyaretlerden sonra gelen resmi gezi, Körfez ile Doğu Asya arasındaki ilişkilerin derinleşmekte olduğunun açık bir göstergesi. 

Her ne kadar ticaret, Suudi heyeti için önemli bir gündem maddesi olsa da, Asya’nın Körfez güvenliğinde artan rolü söz konusu ziyaretin temel taşlarından biri olacak.

SA4236/KY33-YO182: Fi

"Şurası kesin ki bu iki yılda bu altı oranı en iyi anlayan kazanacak..."


Fi ya da Altın Oran, eski Mısırlılar ve Yunanlar tarafından keşfedilmiş, bir bütün parçaları arasında gözlemlenen, uyum açısından en mükemmel oranları veren geometrik oranın adı.

Galiba referandumdan çıkan 51/49 dengesi de Türkiye’nin siyasi "Fi" rakamı.

Bu mükemmel oran bütün Türkiye’ye, iktidara, muhalefete, medyaya ve dünyaya bir şeyler söylüyor.

İlk mesaj dünyaya ve çok net; Türkiye bir muz cumhuriyeti değildir. Türkiye’ye bir Orta Doğu diktatörlüğü muamelesi yapmaktan vazgeçin. 140 yıldır Meclis’i olan, 110 yıldır seçimlerin yapıldığı, 67 yıllık parlamenter demokrasi geleneği olan daha 9 ay önce halkın demokrasiyi canı pahasına sokaktan kurtardığı bir ülkeden bahsediyorsunuz, artık anlayın.

SA4235/KY36-CK170: Referandum Sonrası Fırsatlar

"Ne hükûmetin, ne de AK Parti'nin rehavete kapılmak gibi bir lüksü yok. Zira, Türkiye'yi 2019 yılında en az bu referandum kadar önemli bir seçim bekliyor."


Referandum sonuçlarının ortaya çıkması ile Türkiye ve AK Parti yeni bir döneme girmiş durumda. 

Türkiye istikrar, etkin liderlik ve düzenden yana oy kullanırken, AK Parti seçmeni büyük oranda desteğini sürdürdü. Ancak büyükşehirlerde kaybedilen oylar, bu desteğin ihtiyatlı bir destek olduğunu gösteriyor. Bu referandum ancak ve ancak 2019 yılı başkanlık seçimlerinde tamamlanacak bir süreç.

AK Parti, Türkiye'nin son 15 yılına damgasını vuran bir parti olmasını; sürekli öğrenen, akıllı stratejiler ve ittifaklarla farklı grupları bir arada tutmasına borçlu. Her seçim bu anlamda AK Parti'nin önüne alınacak dersler listesi ve elbette fırsatlar sunuyor.

20 Nisan 2017 Perşembe

SA4234/ÇY4-DB80: Tuhaf İttifak; Hayır Cephesi ve Küresel Medya

"Bu histeriyi gözlemlerken nasıl bir çıkarım yapmak gerektiğini bilemedim. Anlayan beri gelsin…"


Onsekiz maddelik bir anayasa değişikliği için referandum yapıldı dünya çapında. Gülmeyin; öyleydi. Öyle olmasa dünyaca ünlü gazeteler on beş dakikada bir yayınladıkları sosyal medya haberleri ile taraf olmazlardı sanırım. Elbette onlar da 'hayır' diyorlardı. 'Hayır' diyorlardı da 18 maddeden pek bahsetmiyorlardı.

Yazılar, başlıklar "diktatörlük’" üzerineydi. Onlara göre Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan güçlerini genişletiyor, Türkiye’yi karanlık bir yola sürüklüyordu özetle. Bu gazeteler ve medya kuruluşları mazlum ettikleri, her tür operasyonu yapabildikleri coğrafyalarda her zaman yaptıkları şeyi yapıyorlardı.  Zaten bu konuda uzmandılar.

SA4233/SD655: Seçkin Deniz Twitter Günlükleri 168 (26-30 Kasım 2013)

 “Tarih, yazanların değil yorumlayanların toprağıdır.”

  (Lütfen Twitter tweet akış grafiğine göre, aşağıdan yukarıya doğru okuyunuz)

(26-30 Kasım 2013)  (Kasım 2013: 4.306  Tweet+Önceki Toplam: 88.201=  92.507 Tweet)

Seçkin Deniz@Seckin_Deniz
Fethullah Gülen: MGK masumdur, hata yapsa bile sevap alır video.rotahaber.com/detay.asp?vid=… @Rotahaber aracılığıyla

 Seçkin Deniz@Seckin_Deniz
@MetinBosnak selam...şöyle bir haber var... internethaber.com/kufurlu-mail-d…

 Seçkin Deniz@Seckin_Deniz
@zglmrve @egitimgundemi e artık Türkiye Bayrağı da var arabanın birinde...:)

SA4232/KY35-YTK176: Geldiğimiz Nokta

"Biraz dinlensek gerçekten bu yaz."


Duran saat bile günde iki kere doğruyu gösterir ya, benimki de o hesap. “Tutturamam”, “yok, ben tahmin yapmayayım”, “nasılsa bilemeyeceğim”, “boşver ya, zaten ne dersem tersi çıkar” derken derken sonucu en çok etkileyecek etmenleri olsun doğru tahmin ettim galiba.

Milliyetçi ve siyasal olanlar başta olmak üzere Kürt oyları ile orta sınıf'ın etkisini önemsemek gerektiğini savunuyordum, keza bence böyle oldu.

Gerek Güneydoğu'da evet'lerden gelen artış gerek MHP tabanındaki yarılmaya rağmen ama üçte bir ama dörtte birlik yoksa yarıdan fazla mı… bilinmez, bir destek gözle görünür halde sonuçlara bakınca.

SA4231/KY49-İTIĞLI44: Zanzibar: Köleliğin Tarihi

 “Araplar buraya geldiklerinde bize dinlerini verdiler fakat özgürlüğümüzü aldılar. Portekizliler geldiklerinde ise hiçbir şey vermeden her şeyimizi aldılar. İngilizler ise özgürlüğümüzü geri verdiler fakat bizi dinimizden uzaklaştırdılar.”
 Amin Muhammed, Zanzibarlı tarihçi 


Tanzanya’ya yolunuz düşerse Zanzibar adasına uğramadan gitmeyin. Afrika’nın belki de en gizemli ve tarih kokan adalarından biri Zanzibar. Bu adadaki zengin tarih birikimi Afrika’nın diğer ülkelerinde yok.

Zanzibar aslında Unguja ve Pemba adlı iki adanın birleşiminden oluşuyor. Unguja adası aslında Zanzibar’ın kendisi.

Zanzibar’ın ta 9. yüzyıla kadar uzanan bilinen bir tarihi var. Adaya ilk dışarıdan gelenlerin Arap tüccarlar olduğu bilinmekte. Müslüman Araplar Zanzibar’a başlangıçta yerleşmek amacı ile değil, fildişi, baharat ve köle ihtiyaçlarını karşılamak için gelmişler. 12. yüzyıldan itibaren ise hem Araplar hem İranlılar Zanzibar’ın zenginliklerini fark ederek burada yerleşmeye karar vermişler.

19 Nisan 2017 Çarşamba

SA4229/KY38-SevDur52: Bulgaristan Dost Kal, Düşman Olma



Takdim

Bulgaristan Devlet Başkanı Todor Jivkov’un 23 Haziran 1989’da gerçekleştirdiği Moskova ziyaretinde Sovyet lider Mihail Gorbaçov’a söyledikleri geçmişte yaşanan dramın geçmişte kalmayacağının habercisiydi: 

“Ülkemizde iki büyük sorun var. Birincisi ekonomi. Bunu halletme şansımız var. İkinci sorunumuz ise Müslümanlar. Elimizdeki verilere göre bunların sayısı 800-850 bin civarında. Yıllık nüfus artışları ise 15-16 bin. Eğer bir tedbir almazsak 20 yıl sonra Bulgaristan ikinci bir Kıbrıs’a dönüşecek. Bizim hesaplarımıza göre, 500 bin kişiyi göç ettirmemiz gerek. Bunun için yeni bir politika üretmemiz lazım. Ama kesin görüşümüz şu ki; biz bunları asla Türk olarak kabul etmeyeceğiz.”

SA4228/KY37-AZ168: Yalnız Adam

"AK Parti kurmayları açısından “alarm” veren İstanbul ve Ankara’dır… Bu iki önemli metropolde karşılaşılan “direncin” mutlaka siyaset ilmi açısından bir sebep-sonuç ilişkisi olmalıdır."


16 Nisan referandumunun verdiği sonuç, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 2014 cumhurbaşkanlığı seçiminde aldığı oy oranını işaret ediyor…

MHP içinde yaşatılan çalkantılar…

Kendi partisi içinde “ikna olmamış”ların kenara çekilmesi…

AK Parti tabanında 7 Haziran seçiminde ortaya çıkan yüzde 9.5’luk “gitmeye hazır” kesim…

…Ve karşılaşılan devasa algı operasyonu, iç-dış mihraklar ittifakı…

SA4227/KY33-YO181: 15 Temmuz Çatı İddianamesi’nden Öğrendiklerimiz -11-

"Yani darbeciler darbeden 6 ay önce Meclis’ten bir ‘Torba Kanun’un içine atılmış bir kanunla istemedikleri albayları tasfiye edecek bir kanunu geçirtmeyi başarmışlardı."


27 Temmuz 2016’da çıkarılan 668 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin 4. Maddesinin 3. Fıkrasını bilmemekte haklısınız.

Okuyalım:

(3) 27/7/1967 tarihli ve 926 Sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri Personel Kanununun 54’üncü maddesinin üçüncü fıkrasına aşağıdaki cümle eklenmiş, aynı Kanunun geçici 39’uncu maddesi yürürlükten kaldırılmış ve aynı Kanuna aşağıdaki geçici madde eklenmiştir.

Seçkin Deniz Twitter Akışı