Mescid-i Aksa etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Mescid-i Aksa etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

11 Haziran 2022 Cumartesi

SA9705/MT62: Arap Dünyası'nın Divaları

 Sonsuz Ark/ Evrensel Çerçeveye Yolculuk

Sonsuz Ark'ın Notu:
Çevirisini yayınladığımız metin, çeviri, edebiyat, grafik romanlar, Orta Doğu ve çok kültürlülük hakkında yazan yazar, gazeteci ve editör Olivia Snaije'e aittir ve 20. yüzyılın başlarında ortaya çıkan Arap feministlerin ve ülkenin sinemanın altın çağı olarak bilinen ve 1940'lardan 1960'ların sonuna kadar geçen sürede Mısır film ve müzik dünyasındaki kadın sanatçıların hayatlarına adanmış olan ve Mayıs'tan Eylül'e kadar Paris'teki Institut du Monde Arabe'de (IMA) açık kalacak olan sergi ile Mısır tiyatrosunda uzmanlaşmış bir akademisyen olan Raphael Cormack'in “Midnight in Cairo: The Female Stars of Egypt's Roaring '20s” (Kahire'de Gece Yarısı: Mısır'ın Kükreyen 20'li Yıllarının Kadın Yıldızları) adlı kitabını temel alarak Arap Dünyası'nın 'Divaları'na ve hayatlarına odaklanmaktadır. Okuyacağınız metin yıkılan Osmanlı sonrası egemen olan Küresel Satanist Sistem'in Arapları nasıl büyük bir onursuzluğa, sefalete, kaosa sürüklediğini; bugün 'diva' olarak anılan Arap kadınlarının yakından tutulan ışığın altında neler yaşadıklarını göreceksiniz... (Not: Feyruz ve diğerleri.. 'Diva' dediğinizde aslında neyi örtmüş ve ne demiş oluyorsunuz? 'Diva', İtalyanca'da 'tanrıça' anlamına gelmektedir. Lütfen SA10168/SD2748: İnsan Zihnindeki Teolojik ve Kültürel Çürüme: Şeyh, İdol, Diva ve Diğerleri başlıklı yazıyı okuyunuz)
Seçkin Deniz, 11.06.2022, Sonsuz Ark


The Divas of the Arab World
"Institut du Monde Arabe'de uzun zamandır beklenen bir sergi, 20. yüzyılın başlarındaki feminist şarkıcıların hayatlarını nasıl anıyor?"

Gerçek boyutlu siyah beyaz bir filmin kumaş panellere yansıtıldığı ve sizi 1930'ların Kahire'sine götürdüğü karanlık bir sergi alanına adım attığınızı hayal edin: Sokak arabaları, Doğulu ve Batılı kadınların ve erkeklerin olduğu kalabalık caddelerde dolaşıyor. Kırmızıya boyanmış, yan odalar ilk Mısırlı feministlere adanmıştır. 78 rpm'lik bir akustik gramofon, Birinci Dünya Savaşı'ndan önce ticari bir kayıt yapan ender kadınlardan biri olan Munira al-Mahdiyya'nın şarkılarının kaydını çalıyor. Bir kat yukarıda, kırmızı kadife perdeleri aralayarak 1920'lerden 1970'lere kadar büyük Ortadoğu'nun kültürel yaşamında önemli bir rol oynayan olağanüstü sinema ve müzik dünyasına giriyorsunuz.

4 Haziran 2022 Cumartesi

SA9696/MT60: Cennet ve Dünya: Kudüs Muamması

 Sonsuz Ark/ Evrensel Çerçeveye Yolculuk

Sonsuz Ark'ın Notu:
Çevirisini yayınladığımız metin, "Nine Quarters of Jerusalem: A New Biography of the Old City- Kudüs'ün Dokuz Çeyreği: Eski Şehrin Yeni Bir Biyografisi" adlı kitabın yazarı, gezi yazarı ve belgesel yapımcısı İbrani asıllı Matthew Teller'a aittir ve Kudüs'e odaklanmaktadır. "Kudüs'ü hiç kutsal görmüyorum. Hatta kutsal olan nedir? Eski Şehrin tüm dünyadaki en baskılı şehir olduğunu hissediyorsunuz. O duvarın arkasında bir sürü agresif, gergin insan görüyorsunuz. Bu kutsal şehir, sevgi ve paylaşma şehri olmalı. Ama dürüst olmak gerekirse, öyle görmüyorum." diyen İbrani yazarın "Duvarları geçiyoruz, kapılardan geçiyoruz, taşlara dokunuyoruz. Gündelik dünyamızın dış avlularından, en kutsal olanın, en Kudüs'ün iç avlularına giden yolumuzda ilerliyoruz. Erişmek için yeterince şey yaptığımızda, her engel ortadan kalktığında ve her kapı açıldığında, içinde hiçbir şey olmayan bir odaya duygusal bir şekilde ve dehşet içinde varıyoruz. Gizemin tam kalbine nüfuz etmek, bizi boş uzayda kendimize getiriyor. Görünmeyen ve elle tutulamayanla -isterseniz tarif edilemez olanla- böyle bir karşılaşma bu şehrin var olmasının nedenidir. Burada gördüğünüz şey gerçekte olan şey değildir." şeklindeki algısı yeni nesil Yahudi bakış açısına ve Siyonist-Irkçı dindar ya da laik, saldırgan, İsrailli gazete Haaretz'in dediği gibi şizofreniye yatkınlık geniyle mâlûl kesimin Yahudi toplumunca da yadırgandığına işaret etmektedir.
Seçkin Deniz, 04.06.2022, Sonsuz Ark


Heaven and Earth: Jerusalem the Enigma
"Harika bir şehir inşa etmek için garip bir yerdi, ama kesinlikle bu kadar çok farklı insan için bu kadar çok anlam katmanı olan başka bir yer yok."

Hepimizin Kudüs'ü var. Cennetteki mükemmellik yerimiz, neşe şehrimiz. Umutlarımızın doruk noktası ve hayallerimizin somutlaşması. Kesinliğin rahatlığında ve rahatlığın kesinliğinde insanlık ve daha yüksek güçlerle birlik içinde yaşayacağımız gerçek bir yuva.

10 Eylül 2018 Pazartesi

SA6794/KY60-ES79: Solcular Filistin’e Gerilla Olmaya Gitti



1960’lı yıllarda sömürgecilik karşıtı bağımsızlık mücadeleleri verilirken çözüm sosyalist ideolojilerde aranıyordu. Filistin’deki sol tandanslı hareketlerin İsrail karşısında verdiği bağımsızlık mücadelesi de dünyada bu antiemperyalist çerçevede destekleniyordu. Türkiye’den Filistin direnişine de her görüşten solcular gönüllü olarak gitti. Silah kullanma, bomba kullanma, yapma eğitimleri, gerilla eğitimleri aldılar. Amaçları Filistinliler gibi İsrail’le savaşmak değil, gerilla eğitimi alıp Türkiye’ye dönerek gerilla savaşını başlatmaktı.

6 Eylül 2018 Perşembe

SA6772/KY60-ES78: Mescid-i Aksa’da Cemaat Azaldı Baskınlar Arttı




Fanatik Yahudiler Mescid-i Aksa’yı ele geçirebilmek için her yolu deniyorlar. Sık sık yaptıkları baskınlar da bu projelerinin bir parçası. 2018 yılının ilk altı ayında Mescid-i Aksa’ya baskın düzenleyen fanatik Yahudilerin sayısı 22 bin 206’ya ulaştı. Baskınları önlemenin tek yolu ise Mescid-i Aksa’yı Müslümanlarla doldurmak. 

Kudüs Bilinci Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Merve Pınar, “Yapılacak tek şey oraya giderek namaz kılmak, oruç tutmak, Kuran okumak ve bu şekilde Müslüman varlığını korumak. Mekke-Medine nasıl hiç boş kalmıyorsa Mescid-i Aksa’yı da hiç boş bırakmamalıyız” diyor.

7 Ağustos 2017 Pazartesi

SA4693/KY60-ES8: Direniş Ruhu Beyazıt’ta Doğdu

" Darbeye direnmek için, Cumhurbaşkanı Erdoğan sokağa çağırmadan önce sokağa çıkanların, Beyazıt eylemlerinden gelen tecrübeye sahip insanlar olduğu bu tespitlerden biri."


İsrail’in Mescid-i Aksa işgaline karşı Filistinli kardeşlerimize destek için geçtiğimiz hafta Beyazıt Meydanında düzenlenen eylem, 90’lı yıllarda “Türkiye Müslümanları” imzasıyla yapılan eylemleri hatırlattı. 

Seksenlerin sonu, doksanların başında kıyamın, direnişin, umudun diğer adıydı Beyazıt Meydanı. Burada haksız hukuksuz uygulamalara direnilirken, mazlum coğrafyalardaki Müslümanlara selam çakılırdı. Başörtüsü yasaklarına, Bosna, Çeçenistan, Filistin ve dünyanın dört tarafındaki zulümlere en sert tepkiler burada verilirdi. Bu meydandan yükselen her ses Anadolu’da fazlasıyla karşılık bulurdu.

Seçkin Deniz Twitter Akışı