"'Sefaletin asaleti' diyorum ben Nepal'e."
Kumari
İnanç merkezli geziler, gerilerinde ruhunuzda ağır bir empati yorgunluğu bırakır. Başka bir dini, üstelik de kendi ortamında tanımaya çalışmak, hayata karşı bambaşka bir göz geliştirmenizi sağlar. Düpedüz bir iç savaştır aslında karşı karşıya kaldığınız. Zihninizde dini kıyaslamalar gider gelir sürekli.
Bu savaştan galip çıkmak için sıkı bir dini alt yapıya ihtiyacınız vardır. Beraber seyahat ettiğiniz bir agnostik, Hindistan ziyaretiniz esnasında, dümdüz bir mantıkla, "Nasıl yani? Tüm bu zavallılar sırf Müslüman olmadıkları için cehenneme mi gidecekler? Bu sefaletin, açlığın mükafatı cehennem mi şimdi? Çok saçma!" diye soruverdiğinde, ruhunuz okkalı bir tokat daha yemiş olur. Bu inanç mücadelesinden nasıl çıkacağınız size kalmıştır artık. Ya inancınıza daha bir sıkı sarılırsınız ya da onunla aranıza bir mesafe girer.