18 Eylül 2014 Perşembe

SA893/YB21: Uzun-Uzak Okyanus Gecelerinden Sonra / Sınanmış Renkler 21

Sonsuz Ark/ Evrensel Çerçeveye Yolculuk

“İyiliği ve kötülüğü tanımlayan Allah’ı hatırlamak ve hatırlatmak için lazım değil miyiz birbirimize?” 

Okyanusların hep serin olduğunu düşünenlere hatırlatmak isterim; yanılıyorsunuz. O sonsuz yalnızlık hissinin her tarafınızı sardığı anlarda gökte eğer mevsimin coşarak getirdiği güneş varsa serinlik en çok özlediğiniz oluyor. İnsansız yalnızlığınızda doğanın kendi dengesi içinde size uzattığı ikramlar her zaman sizi hoşnut etmiyor. Dönsem mi diye düşünüyorum yine kıyılara… Serinlik size uğramış artık, diye duyuyorum.

İnsan insandan kaçışını iki sebebe borçlu; İnsan insandan bıkar ve kaçar uzaklara ya da insan insana daha iyi bakmak için kendini çeker alır insandan. Bu iki durum aynı değildir; ama bazen ikisi aynı anda vâki olabilir.  Uzaklara gitmek istemiştim üç buçuk ay önce. İnsanlar yormuştu beni.

Arsızlıkları, hırsları, doyumsuzlukları, sınırsız bencillikleri binlerce ölüm, acı, ayrılık, kavga üretiyordu; engel olamıyordum. Görmek içimi sarsıyordu. Öfkeleniyordum. Öfkelendikçe de bıktığım insan türüne benziyordum. Kendimi korumak ve insana uzaktan bakmak için -ki en çok da insanı unutmak için- gitmek istedim. Çok sıcaktı, serinliği gitmişti bu kıyıların. Öfkeler birbirini dövüyordu, öldürüyordu.

Uzaktayım, henüz kıyılarınızda değilim. Kıyılarınızın bana vereceği şeylere de ihtiyacım yok. Bir ölümlünün ihtiyaç duyacağı çok şey dünyanın her yerinde var. Ama bazen kıyılarınızda demirlediğimde sizin bana kahve içmeye gelme olasılığınızı düşününce, sizin serinlik ihtiyacınızı düşününce, tereddüt ediyorum. Uzaklarda kalarak sizin bana yapacağınız iyiliğe ulaşamam ki… beni ziyaret ederek bana iyilik yapıyorsunuz çünkü.

Güvertede içtiğimiz kahve, size anlatmama bahane oluyor; bildiklerimi, sınadıklarımı size anlatmazsam ne işe yararlar ki? Ben bilmenin sorumluluğunu ancak siz bana geldiğinizde yerine getirebiliyorum ve bu sizin bana iyiliğiniz oluyor… benim size anlattıklarım benim iyiliğim değil, görevim. Benim iyiliğe olan ihtiyacım anlatmakla, sınadıklarımdan elde ettiklerimi size aktarmakla sürüyor. Bir yaranıza, bir kanamanıza dokunabilirsem teskin edici sözcüklerimle, bu bana iyi geliyor…

Uzun geceler var okyanusta. Her gece diğer başka gecelere benzemeyecek kadar zengin. Her gece sonsuzluğun düşlerinde yürüyen şeyler insana dair, evrene dair, Allah’a dair. Bir çözüm buluyorum kendimce bazen, dönüp insanlara anlatmak istiyorum. Birbirinizi incitmeyin, öleceksiniz ve hesaba çekileceksiniz, demek istiyorum. O anda aklıma takılan kılçık bana insanlara yüzlerce peygamber gönderildiğini hatırlatıyor.

İnsanın azgınlığı insanın kendi sorumluluğundadır, diyor evren bana. Dağ gibi dalgaların arasında okyanus kendi coşkusuna uyan hiçbir canlıya kötü davranmıyor çünkü. Küçücük bir balıkçı teknesi, devasa bir gemiden daha güvenli savruluyor dalgaların arasında; yeter ki tekne devrilse de balıkçı devrilmesin. İddialarıyla okyanusa meydan okumasın insan. Balıklar gibi saygı duysun kendisine.

Mümkün olmadı insanın haddini bilmesi bugüne dek. Biliyordum ki; çözümlerimi size anlatsam da kahvemi içmeye gelenler dışında kimse umursamayacak. Bir önceki uzun yolculuğumdan onlar, yani sizler çağırmıştınız beni.

Gelmiştim, tekrar gidene dek sohbet etmiş ve kahve içmiştik. Yaralarınız vardı, kahırlarınız vardı, dinmek bilmeyen acılarınız vardı. Hepsine usulca dokundum, bunun için gelmiştiniz zaten. 

Dokundum hepsine  tek tek… ben size ölümü hatırlatıyorum varlığımla çünkü. Bana, ölümü hatırlamak ve ölümün dinginleştirici iyiliğinden umut tazelemek için geldiğinizi hep beraber biliyorduk. Hem kaç kişi ölümü hatırladığında onun dinginleştirici iyiliğinden umut tazelemek ister ki? İnsanlar ölüleri neden yakıyorlar ya da mezarlıklardan neden uzak kalıyorlar sanıyorsunuz?

Uzaklaşmak da öyledir; ölmek gibidir.  Ecel vaktine dek ölüp geri gelmek biz insanoğlu için mümkün olmadığına göre, ölmeye en yakın olan şeyi yapıyoruz; uzaklaşıyoruz. Tüm iyiliklerden de uzaklaşıyoruz elbette, tüm kötülüklerden uzaklaşmak için çekip gittiğimizde. Kalarak engel olabileceğimiz kötülükler, kalarak üreteceğimiz iyilikler de alacaklı oluyor bizden. Ama işte, kaldığımızda öfkelenerek öfkeli insana benzeme imkanına yakın olmaya başlayınca tedirgin oluyorsunuz.

İnsan huzuru bulmak için çabalar, bulduğunda da onu korumak için emek sarf etmez. Hiç şaşırmam ben buna. İnsan sofradan da doyduğu anda kalkar. İşi bitmiştir çünkü. Huzur’u elde ettiğinde de huzur bulduğu yerden, insandan, duygulardan uzaklaşmaya başlar. Kendi döngüsü bunu arzulamak için yaratılmıştır çünkü. Böyle sınanmaktadır. Şükredecek midir,  şükür etmeyerek elindekilerden tek tek kurtulmak mı isteyecektir?

Huzurunu korumak için o huzuru herkese yayması gerektiğini, buna da Allah’ın emrettiği iyiliği yaymak diye sarıldığını bilen bir insan, insandan daha fazla uzak kalabilir mi?

O sonsuz okyanus gecelerinde gökyüzünden içime yayılan serinlik, beni çağırdığınızı düşündürttü bana. Benim mi size ihtiyacım var, sizin mi bana?

İyilik niye tanımlanmıyor artık biliyor musunuz dostlarım? İnsan, Allah’ın iyilik tanımını reddettiği günden bu yana da huzura kavuşamıyor, kendisi de iyiliği tanımlamayı bıraktı. Çünkü; iyilik ve kötülük ancak inananların yapacağı bir tasniftir. Öteki niye yapsın ki bu tarifi, tasnifi; kendisini niye kısıtlasın ki?

İyiliği ve kötülüğü tanımlayan Allah’ı hatırlamak ve hatırlatmak için lazım değil miyiz birbirimize?

Başka türlü nasıl masum çocukların zincire vurulmasını, öldürülmesini engelleyebiliriz ki?

Kahvemi hazırlamaya hazırsanız, çocuklar ve umutlar için, iyilik için dönmeye, kıyılarınızda demirlemeye hazırım dostlarım.

Sizlere serinlik getiriyor, sizlerin serinliğinde sizlerle güvertede kahve içmek istiyorum.

Hoş ve hoşnut kalınız.

Selam ve sevgiyle.


<<Önceki                        Sonraki>>


Yaşlı Bilge, 18.09.2014, 22:49Sonsuz Ark, Peynir Gemisi'nden, Sınanmış Renkler 21



Sonsuz Ark'tan
  1. Sonsuz Ark'ta yayınlanan yazılardan yazarları sorumludur. 
  2. Sonsuz Ark linki verilerek kısmen alıntı yapılabilir.
  3. Sonsuz Ark yayınları Sonsuz Ark manifestosuna aykırı yayın yapan sitelerde yayınlanamaz.
  4. Sonsuz Ark Yayınlarının Kullanımına İlişkin Önemli Duyuru için lütfen tıklayınız.


Seçkin Deniz Twitter Akışı