Sonsuz Ark/ Evrensel Çerçeveye Yolculuk
Batı insanlığa ne kaybettirdi, hiç düşündünüz mü?
Düşünmüş olabilirsiniz, düşünenlerinizin epeyce fazla olduğunu da düşünebilirsiniz. Batı’yı suçlamak için hazır olduğunuza göre başka türlü düşünemeyeceğinizi düşünmediğinizi biliyorum, ancak size başka bir soru sormak istiyorum:
‘Batı’nın da bir kurban olduğunu ve insanlıkla birlikte kaybettiğini hiç düşündünüz mü?’
Birkaç yüz yıl önce Doğu’nun insanlığa kaybettirdiğini düşünmüştü Batılılar, size de bu yanılgıyı kabul ettirdiler, hep birlikte Doğu’ya yüklendiniz, tıpkı şimdi Batı’ya yüklendiğiniz gibi. En önemli havucunuz insan haklarıydı; ne olduğunu bir türlü belirleyemediğiniz demokrasi ve bütün olarak her ulusun kendisini yönetme hakkı.
Oysa tarihte ulus devletler de kurmuştunuz, yetmemişti, şehir devletleri de kurmuştunuz, çoğu zaman bir kabile ile sınırlı devletlerle varlığınızı güçlendirmek istediniz. İmparatorluklar çağı başladığında bile ulusların özerkliğini korumanın büyük bir kazanım olduğunu anlattılar size. İnandınız ve küçük liderlerinizin silsile halinde bağlı olduğu imparatorlar, krallar ve padişahlar gördünüz.
Peki, ya şimdi?
Bugün dünyaya egemen olan Batı üzerinden insanlığın bütün değerlerinin yok edildiğini görüyorsunuz. Avrupa ve Amerika kıtalarında siyahlarla beyazlar ve ara renkler ulus niteliklerini kaybetmiş topluluklar olarak değersizlikte eşitlenmiş durumdalar ve bu iki kıtanın herhangi bir toprak parçasında insanlığın temel değerlerinden bahsedemez hale gelmiş durumdasınız.
Suçlu arıyorsunuz haklı olarak; atalarınız da öyle yapmışlardı Doğu’dan nefret ederken.
Doğu’nun suçlandığı zamanları yaşadığınız için, bugün Batı’yı suçlayabilecek gerekçeler üzerinden düşünmeye hazırlandınız. İnsanlığa kaybettirdiği şeyler üzerinden Batı’yı suçlamak size tarihin her kavşak noktasında olduğu gibi insan olarak kendinizi aklama hakkı verecekti.
Peki, bütünüyle Batı’ya dönmüş ve atalarınızın içinize ektiği tohumlardan kaynaklanan sebepleri asla unutamadığınız için bir türlü Doğu’ya döndüremediğiniz yüzünüzle kendinizi aklayabiliyor musunuz?
Şeytanın çocukları, dün Doğu’yu, bugün Batı’yı kullanarak önce Doğuluları, sonra Batılıları yaşanan şeytanî vahşetin sorumluları olarak ilan ettiler.
Oysa tarihin her döneminde Doğu’da ve Batı’da yaşayan insanların tamamı birer kurban olarak her şeylerini kaybettiler. Dün Doğu’da kaybedenlerden hiçbir farkı yok, bugün Batı’da kaybeden toplumların..
Kaybeden sadece insan.
Doğu da Batı da Allah’a aittir ve Allah’a ait olan her yerde Şeytanın çocukları insana ve insanlığa kaybettirdiler; fakat siz hep size gösterildiği, işaret edildiği gibi Şeytan’ın çocuklarını değil, doğudakileri ve batıdakileri suçladınız; onların doğmadan öldürülen çocuklarını, birer fahişeye dönüştürülen kadınlarını ve erkekliğin yiğitliğini, şerefini ve izzetini unutan erkeklerini gördüğünüz halde.
Şimdi dünyanın her yeri Batı; dünyanın her yerinde çocuklar doğmadan ya da doğduktan hemen sonra öldürülüyor, kadınlar Uzak Doğu’dan Uzak Batı’ya kadar her yerde birer fahişeye dönüştürülmeye çalışılıyor; erkek bu cehennemde yiğitliğini, şerefini ve izzetini kaybetmiş bir zavallı, bir korkak, bir edilgen nesne.
Suçlayabileceğiniz hiçbir coğrafya yok; doğrudan suçlayabileceğiniz bir kurum ya da kavram yok. Şeytan’ın çocukları, Şeytan’ı ve onun kavramlarını da bilmenizi istemediler. Din size Şeytan’ı anlatıyordu, dinsizlik size şeytanı bilerek ve isteyerek yok ettirdi.
Ve şimdi suçlayacak kimseyi bulamadığınız için kendinizi aklayamıyorsunuz ve yine aldanarak herhangi bir coğrafyada yaşayan kimliği belirsiz suçluları arıyor gözleriniz. Batı’nın insanlığa neler kaybettirdiğini düşünmeye devam ettiğiniz sürece Batı ile birlikte sürüklenmeye devam edeceksiniz.
Şeytan’ın çocuklarını tanımıyor musunuz, yoksa?
Onlar birer mason olarak her ulustan ve her kılıkta her yerdeler; gölgelerde, aydınlıklarda, sahnelerde, tapınaklarda ve aklınıza gelmeyen her yerde.
Fakat biliniz ki onların çoğu, Allah’a inanan Yahudileri de öldüren, Şeytan’ın sadık çocukları olan Yahudilerdir. Onlar hem Doğu’da hem de Batı’dadırlar, ruhunuzun içindedirler çoğu zaman; izlediğiniz filmlerde, dizilerde, dinlediğiniz şarkılarda, okuduğunuz kitaplarda, ettiğiniz dualarda gizlenmiş birer şeytan yatağı olarak döl vermeye devam ediyorlar.
Yoksa, Şeytan’ın çocuklarını tanımıyor musunuz?
‘Vahşi Doğu’nun yerini ‘Vahşi Batı’ aldı ve şimdi dünyanın her yeri ‘Vahşi Batı’ mı diyorsunuz?
Değil, vahşi olanlar sadece Şeytan'ın çocukları.
Bir zamanlar Doğu’da olduğu gibi Batı’nın da bir kurban olduğunu ve insanlıkla birlikte kaybettiğini şimdi daha iyi anlıyor musunuz?
Sorularınıza sahip çıkınız, başkalarının sorularını sorup cevap aradığınızda da onların cevaplarını bulacağınızı unutmayınız.
Olmaz mı?
Mıra | Öznel Şeyler
- Sonsuz Ark'ta yayınlanan yazılardan yazarları sorumludur.
- Sonsuz Ark linki verilerek kısmen alıntı yapılabilir.
- Sonsuz Ark yayınları Sonsuz Ark manifestosuna aykırı yayın yapan sitelerde yayınlanamaz.
- Sonsuz Ark Yayınlarının Kullanımına İlişkin Önemli Duyuru için lütfen tıklayınız.