Sonsuz Ark/ Evrensel Çerçeveye Yolculuk
A Tale of Two Pastors
Denver'deki (Colorado) Papaz Eligio Regalado, cemaatinin üyelerini milyonlarca dolarlık değersiz kripto para birimi satın almaya ikna ettikten sonra birden fazla dolandırıcılık ve diğer yasadışı faaliyetlerle suçlanıyor. Regalado ve eşi, topladıkları 3,2 milyon doların neredeyse yarısını ceplerine indirdi ve birkaç yüz bin doları evlerini yeniden şekillendirmek için kullandı.
Fotoğraf: Nathaniel St. Clair
Eylemlerini gerekçelendiren papaz, "Tanrı'nın" kendisine bunu yapmasını söylediğini iddia etti ve "Tanrı'nın sözünü dinledik ve net bir çıkışı olmayan bir kripto para sattık" dedi. Regalado şimdi karşı karşıya olduğu suçlamaları açıklamaya çalışırken, "Ya Tanrı'yı yanlış duydum," ya da "Tanrı'nın bu projeyle işi hala bitmedi ve yeni bir şey yapacak" dedi.
Bu hikayeyi başı dertte olan bir başka papazın hikayesiyle karşılaştırınız. Bryan'da (Ohio) Dad's Place (Baba'nın yeri) adlı bir kiliseyi yöneten Chris Avell, işyeri olarak sınıflandırılan kilisesini konut amaçlı kullandığı için imar yasalarını ihlal etmekle suçlandı.
Ancak Avell, cemaatini ya da şehri kandırmak için haince bir plan yapmıyordu. Bunun yerine, o da Tanrı'nın sözüne bağlı kalarak, kışın ortasında kilisesini evsiz insanlara açarak onları soğuktan korumaya yardımcı oluyordu. Avell, "Tanrı'nın sözü bunu öğretiyor," dedi.
Commondreams'ten Julia Conley'e göre, "Baba'nın Yeri bir evsizler barınağının yanında yer alıyor, ancak tesisteki aşırı kalabalık Avell'in evsiz insanlara yer sunmaya başlamasına neden oldu." Kilise, kışın ısınmak için evsiz insanları kendi mekanında ağırlama alışkanlığına sahip. Ohio'da kışlar o kadar soğuk geçiyor ki eyaletin sağlık bakanlığının web sitesinde ölümcül olabilecek bu havalarda nasıl hayatta kalınabileceğine dair tavsiyeler içeren bir sayfa bulunuyor. Ve hayır, evi olmayanlar için herhangi bir rehber yok.
Her ne kadar bu papazlar Tanrı'dan birbiriyle tamamen çelişen iki mesaj aldıklarını iddia etseler de, çoğu inançlı birey Avell'in Hıristiyanlık versiyonunun, hemcinslerine şefkat ve özen göstermeye dayanan dini ideallere sadık olan versiyon olduğu sonucuna varabilir.
Ancak Papaz Regalado'nun Hıristiyanlık anlayışı, ABD'deki pek çok Hıristiyan liderin benimsediği, Tanrı'nın inançlı insanların her ne pahasına olursa olsun zengin olmalarını istediği fikriyle trajik bir şekilde çok daha uyumlu. Regalado "Tanrı'nın finans sektöründe bir mucize yaratacağına" inanıyor. Regalado'nun tek hatası, cemaatine ödeme gücü olmayan bir kripto para satarken ne yaptığını bilmemesi gibi görünüyor.
Ancak mali konularda bilgili olan Hıristiyan liderler için Kilise bir bankaya benziyor. Gezegendeki en zengin 10 papazdan sekizi ABD'de yaşıyor ve 20 milyon dolardan 300 milyon dolara kadar servetleri var. Hıristiyanlığı kapitalist bir girişim olarak görenler için kutsal kitap ile zenginlik arayışı arasında bir çelişki yoktur. Baylor Üniversitesi'nde seçkin bir profesör olan Rodney Stark'a göre, Batı'nın Amerika ve diğer sömürgeler üzerindeki hakimiyeti, Hıristiyanlıktan kaynaklanan bir dizi ideal olan kapitalizm sayesinde mümkün olmuştur. "Kapitalizmin yükselişi... kiliseden ilham alan aklın bir zaferiydi" diye yazmıştı 2005 yılında, kapitalizme, sömürgeciliğe ve Hıristiyanlığa açık bir övgüde bulunarak.
Aslında, Kutsal Kitap sadece kapitalizmi teşvik etmek için değil, aynı zamanda Amerikan kapitalizminin temelini oluşturan köleliği ve yerleşimci sömürgeciliği meşrulaştırmak için de kullanılmıştır.
Hıristiyanlığın kötüye kullanımı sadece geçmişte kalmış bir şey değildir. Günümüzde Hıristiyanlık, özellikle de "dini özgürlük" kisvesi altında, kürtaj yasakları, LGBTQ çocuklara ve özellikle de trans gençlere yönelik saldırılar ve hatta Filistin'in İsrailli yerleşimciler tarafından sömürgeleştirilmesi gibi her türlü adaletsizliği meşrulaştırmak için kullanılmaktadır. Özellikle Katolik kilisesi pedofilik rahiplere sığınak sağlamıştır.
Evanjelikler, Trump'ın ahlaki karakterinin Hıristiyanlığın temel ilkeleriyle açıkça çelişmesine rağmen Donald Trump'ın 2016 başkanlık yarışını kazanmasına yardımcı oldular. Seçimin muhafazakâr Hıristiyanlığın zayıflamasıyla sonuçlanması bir yana, başlangıçta kiliseye gitmeyen pek çok beyaz Trump destekçisi, Trump'ın başkanlığı sırasında kiliseye çekildi. Şimdi, Evanjelik muhafazakârlar bir kez daha Donald Trump'ı tüm güçleriyle destekliyor ve bu ulusu 2024 yarışına kadar faşizme doğru giden bir yola geri döndürmekle tehdit ediyor.
Böyle bir ulusal bağlamda, Ohio'lu Papaz Avell'in Hıristiyanlığın Amerikan versiyonuna bu kadar aykırı olduğu için cezai suçlamalarla karşı karşıya kalması şaşırtıcı değil. İyilik, merhamet, fedakarlık ve sevgi, bireysel servet birikimini ve savunmasız insanların kontrolünü tercih eden kapitalist bir Hıristiyanlıkla çelişmektedir.
Pew Research'ün son bulgularına göre tek umut ışığı, Amerikalıların bir bütün olarak Hıristiyanlıkla olan aşk ilişkilerini sona erdiriyor gibi görünmeleri. 2019 yılında yapılan bir güncelleme, daha az sayıda Amerikalının kendisini Protestan ya da Katolik olarak tanımladığını ve "belirli bir şey yok" diyenlerin oranının yüzde 26'ya, yani tüm Amerikalıların dörtte birinden fazlasına yükseldiğini ortaya koymuştur. Bu sayı şu anda tüm Amerikalıların yüzde 28'ine ulaşmış durumda.
Dahası, daha fazla sayıda Amerikalı "dindar" yerine "ruhani" bir kimliği benimsemekte, bu da örgütlü dini reddediyor gibi görünmektedir. Amerikalıların yüzde 61'i kendilerinden farklı bir inanca sahip arkadaşları olduğunu söylerken, ABD'de belki de demografik değişimle uyumlu olarak daha fazla dini çeşitlilik yaşandığı görülmektedir.
2020 ABD Din Sayımı, siyasete bağlı olarak değişen bir dini manzara gösterdi. Siyaset bilimci Ryan Burge sayımın sonuçlarını şöyle özetledi: "Demokratlar dinin azaldığı bölgelerde kazanımlar elde ediyor." Cumhuriyetçiler muhafazakar Hıristiyan nüfustaki artışlar sayesinde Teksas ve Florida gibi bazı eyaletlerdeki hakimiyetlerini arttırırken, Burge "Demokratların ağırlıklı olarak beyazların yaşadığı ve dinin boyut ve öneminin azaldığı banliyö ilçelerinde zemin kazanmaya devam edeceğini" öngörüyor.
Hıristiyanlığın bazı mezhepleri arasında her zaman güçlü bir ilerici gelenek olmasına rağmen, ilerici kilise muhafazakar meslektaşlarına kıyasla seçmenleri inanç temelinde sandık başına götürme konusunda geleneksel olarak daha az başarılı olmuştur. Ancak bu durum değişiyor olabilir. Örneğin, Faithful Democracy adlı bir koalisyon "sadece sağlıklı, iyi işleyen bir demokrasinin inancımızın bizi ele almaya çağırdığı sistemik ırkçılık, iklim değişikliği, açlık, şiddet, yoksulluk, sağlık hizmetleri ve daha fazlası gibi konularla ilgilenme kapasitesine sahip olduğu" fikri etrafında örgütleniyor. On yıl önce de Kuzey Carolina'da Rahip William Barber, ekonomik adalet arayışında olan inanç temelli siyasi protestolar olan "Ahlaki Pazartesi"lere öncülük etmeye başladı.
Söz konusu din ve maneviyat olduğunda (ya da olmadığında) kişinin kendini nasıl tanımladığına bakılmaksızın, temel soru şudur: Amerikalılar Pastör Avell'i harekete geçiren kolektif refah ideallerini mi yoksa Pastör Regalado'yu motive eden bireysel bencilliği mi seçecekler?
Bu makale Independent Media Institute'un bir projesi olan Economy for All tarafından hazırlanmıştır.
Sonali Kolhatkar, 30 Ocak 2024, Counter Punch
(Sonali Kolhatkar, Free Speech TV (Dish Network, DirecTV, Roku) ve Pacifica istasyonları KPFK, KPFA ve iştiraklerinde yayınlanan bir televizyon ve radyo programı olan "Rising Up With Sonali "nin kurucusu, sunucusu ve yönetici yapımcısıdır.)
Eyüp Kaan, 15.02.2024, Sonsuz Ark, Çevirmen Yazar, Sonsuz Ark Çevirileri
- Sonsuz Ark'ta yayınlanan yazılardan yazarları sorumludur.
- Sonsuz Ark linki verilerek kısmen alıntı yapılabilir.
- Sonsuz Ark yayınları Sonsuz Ark manifestosuna aykırı yayın yapan sitelerde yayınlanamaz.
- Sonsuz Ark Yayınlarının Kullanımına İlişkin Önemli Duyuru için lütfen tıklayınız.