2 Ekim 2025 Perşembe

SA11641/AF86: Doha Suikast Komplosu, Acil Zirve ve Trump'ın İkiyüzlülüğü

 Sonsuz Ark/ Evrensel Çerçeveye Yolculuk

Sonsuz Ark'ın Notu:

Çevirisini yayınladığımız analiz, çeşitli ulusal ve uluslararası yayınlar için Arap dünyasının sorunlarıyla ilgili yazılar yazan,  'Children of Catastrophe: Journey from a Palestinian Refugee Camp to America' (Felaketin Çocukları: Filistin Mülteci Kampından Amerika'ya Yolculuk) adlı kitabın yazarı Jamal Kanj'a aittir ve İsrail'in 9 Eylül 2025'te DOHA'daki Hamas bürolarına yönelik saldırılarında ABD Başkanı Donald Trump'ın ikiyüzlülüğüne odaklanmaktadır. Analistin şu sorusu çok aydınlatıcı bir niteliktedir: "Eğer Doha semaları IAMD ve Al Udeid Hava Üssü tarafından korunmuyorsa, o zaman gerçekten neyi koruyor? İsrail'i mi?" 
Seçkin Deniz, 02.10.2025, Sonsuz Ark 


The Doha Assassination Plot, Emergency Summit, and Trump’s Double-Cross

Geçtiğimiz hafta (9 Eylül 2025) Katar'ın başkenti Doha'da Filistin müzakere ekibine yönelik başarısız suikast girişimi, saldırının çok ötesine uzanan kritik soruları gündeme getirdi. Sorunun özü birbiriyle bağlantılı üç meselede yatıyor: bireyleri hedef almada artan  yapay zeka (YZ) kullanımı, ABD liderliğindeki hava savunma sisteminin başarısızlığı veya kasıtlı ihmali ve Katar'ın hem büyük bir ABD üssüne hem de ateşkes müzakerelerine ev sahipliği yapan savunmasız konumu.

İsrail'in Katar'a düzenlediği hava saldırısı bölgedeki diğer ülkelere keskin bir uyarı niteliğindedir: Sözde koruyucu hangi tehditleri engelleyip hangilerine izin vereceğine karar veriyorsa ABD ile askeri ittifakın değeri nedir? Görselin kaynağı: X ekran görüntüsü.

Yapay zekanın kullanımı ileride yapılacak bir analizin konusu olacaktır. Bu arada, Katar'a yapılan baskın tek başına gerçekleşmedi. Doha semaları, Orta Doğu'daki en büyük ABD askeri tesisi olan Al Udeid'deki Amerikan Hava Üssü tarafından izlenmektedir. Bu üs marjinal bir ileri karakol değil; ABD'nin Orta Doğu'daki askeri operasyonlarını denetleyen ABD Merkez Komutanlığı USCENTCOM'un ileri karargâhı.

Teorik olarak, Körfez İşbirliği Konseyi'ne (KİK) hava koruması sağlayan gelişmiş Entegre Hava ve Füze Savunma (IAMD) sistemi tarafından tespit edilmeden Katar hava sahasına ya da yakın bölgeye hiçbir şey giremez: Katar, Suudi Arabistan, Bahreyn ve BAE'nin yanı sıra Ürdün. IAMD mimarisi ABD komuta-kontrol ağına entegre edilmiştir ve USCENTCOM tarafından Katar'daki ABD üssünden işletilmektedir.

İsrail jetleri, görünüşte IAMD savunma şemsiyesi altında korunan aynı hava sahasını ihlal etti. Bir düzineden fazla İsrail jeti alarm vermeden ya da IAMD hava savunmasını tetiklemeden 2000 KM'den fazla yol kat etti. CENTCOM'un, masrafları büyük ölçüde KİK tarafından karşılanan IAMD'yi aktive etmeme kararı ya da aktive edememesi, her bir senaryonun hesap verebilirlik gerektirdiği iki kritik soruyu gündeme getirmektedir: Katar'ı savunmasız bırakan kasıtlı bir tercih miydi, yoksa feci bir sistem hatası mıydı?

İlk olasılık, ABD ordusunun yaklaşan İsrail uçağının tamamen farkında olduğunu ve geri çekilmeyi seçtiğini varsayar. Bu karar yerel komutanlar tarafından tek başına alınmış olamaz. Yabancı bir ordunun ABD'nin en büyük üssünün bulunduğu korunaklı gökyüzüne girmesine izin vermek için ABD hükümetinin en üst kademelerinden izin alınması gerekirdi. Bu durumda Washington, müttefikinin egemenliğini ve Filistinli müzakerecilerin hayatlarını feda ederek operasyona fiilen yeşil ışık yakmış oldu.

İkinci olasılık daha da korkutucudur: IAMD yabancı uçakları hiç tespit etmedi. Eğer bu doğruysa, Amerika'nın bölgesel güvenlik mimarisinin tam merkezinde bariz bir güvenlik açığı ortaya çıkar. Orta Doğu'daki en büyük ve en gelişmiş askeri üs, yakın hava sahasına giren düşman jetlerini nasıl fark edemez? Böyle bir başarısızlık üssün varoluş gerekçesini zayıflatacak ve IAMD'nin ve ABD'nin bölgesel katılımcıları savunmak için verdiği güvenlik garantilerinin güvenilirliğini sorgulanır hale getirecektir.

Katar için mesaj çok açık. Katar 10,000'den fazla ABD askerine ev sahipliği yapmasına ve üssün bakımı ve desteklenmesi için milyarlarca dolar harcamasına rağmen gökyüzü güvende değil. Bir Amerikan üssüne ev sahipliği yapmak korumayı garanti etmez, daha da kötüsü Hava Üssü sahte bir koruma sağlayabilir ya da ev sahibi ülkenin zararına olsa bile öncelikle diğer ABD müttefiklerinin çıkarlarına hizmet eden bir bekçi görevi görebilir.

Eğer Doha semaları IAMD ve Al Udeid Hava Üssü tarafından korunmuyorsa, o zaman gerçekten neyi koruyor? İsrail'i mi?

IAMD bugüne kadar sadece IAMD sistemine taraf olmayan İsrail'i korumak için iki kez aktif hale getirilmiştir: birincisi, Nisan 2024'te İran'ın misillemesine karşı İsrail'i savunmak; ikincisi ise İran'ın nükleer tesislerine yönelik İsrail/ABD ortak saldırısının ardından İran'ın Al Udeid Hava Üssü'ne füze yağdırmasını engellemek.

İsrail'in Doha'ya saldırısı, Katar üzerindeki Amerikan güvenlik şemsiyesinin gözenekli olduğunu ve kasıtlı olarak tehlikeye atıldığını gösterdi. Amerika'nın “büyük bir müttefike” yönelik saldırıyı tespit etme ve durdurma konusundaki başarısızlığını kabullenemeyen Trump, bunun “bir daha asla olmayacağına” dair boş vaatlerde bulundu. Elbette bu, yönetiminin asıl sorudan kaçma yoluydu: Amerikan yapımı İsrail jetleri yan taraftaki bir yerleşim bölgesini bombalarken Katar tarafından inşa ve finanse edilen ABD üssü neden sessiz kalsın?

ABD'nin cevabı 11 Eylül 2025 Perşembe günü New York'ta net bir şekilde ortaya çıktı. Trump yönetimi, BM Güvenlik Konseyi'nin (BMGK) İsrail'in Doha'ya yönelik saldırısını kınayan bir karar tasarısını oylamasını engelledi. Bunun yerine BMGK sadece baskını kınayan rutin bir basın açıklaması yayınladı. Bağlayıcı bir karar talep etmek yerine, Katar ve medyası bu gereksiz açıklamayı büyük bir diplomatik zafer olarak lanse etti.

Böyle bir açıklama bağlayıcı olmayan bir basın notudur ve yasal olarak önemli bir karar değildir. Bir karar resmi bir oylama gerektirir ve yasal ağırlık taşır, oysa bir basın açıklaması sadece Konsey başkanı tarafından okunan bir bildiridir. Bir basın bildirisine “karar” süsü vermek, Trump yönetimini utançtan korumak ve İsrail'in baskınına verdiği örtülü desteği gizlemek için kasıtlı bir girişim gibi görünmektedir. Katar, yetersiz bir basın açıklamasını kabul ederek, ABD'yi İsrail'in eylemleri konusundaki gerçek tutumunu açıklamaya zorlamak yerine, Trump'ı kesin bir oylama yapmak zorunda kalmaktan korumayı seçti.

Anlık jeopolitiğin ötesinde, İsrail'in Katar'a düzenlediği hava saldırısı bölgedeki diğer ülkelere keskin bir uyarıda bulunuyor: Sözde koruyucu hangi tehditleri engelleyeceğine ve hangilerine izin vereceğine karar veriyorsa, ABD ile askeri ittifakın değeri nedir? Gerçek çok açık: Washington, sadece son iki yılda 17.9 milyar dolardan fazla destek verdiği müttefiki İsrail'in çıkarlarını, Amerikan askeri üssünü 10 milyar dolarla finanse eden ev sahibi ülkenin çıkarlarına tercih etti.

Washington'un bir sonraki adımda hangi ulusu, kimin pahasına yücelteceğini kim bilebilir? Amerika başka bir müttefikinin çıkarlarının kendi çıkarlarından daha ağır bastığına karar verdiği anda ev sahibi ülkelerin çıplak kaldığı bu tür ittifakların riski budur.

Bu hafta Doha'da yapılacak olan acil Arap-İslam zirvesi bu yeni gerçekliği karşılayabilecek mi? Yoksa yeni bir dişsiz deklarasyonla BMGK maskaralığının ikinci perdesine mi dönüşecek ve Trump'a müttefiklerine kazık atması için bir serbest geçiş daha mı verecek?

Jamal Kanj, 15 Eylül 2025, CounterPunch

(Jamal Kanj, 'Children of Catastrophe: Journey from a Palestinian Refugee' Camp to America (Felaketin Çocukları: Filistin Mülteci Kampından Amerika'ya Yolculuk) ve diğer kitapların yazarıdır. Çeşitli ulusal ve uluslararası yorumlar için Arap dünyası sorunları hakkında sık sık yazmaktadır.)


Ahmet Faruk, 02.10.2025, Sonsuz Ark, Çevirmen Yazar, Sonsuz Ark Çevirileri


Ahmet Faruk Yazıları              


Sonsuz Ark'tan
  1. Sonsuz Ark'ta yayınlanan yazılardan yazarları sorumludur. 
  2. Sonsuz Ark linki verilerek kısmen alıntı yapılabilir.
  3. Sonsuz Ark yayınları Sonsuz Ark manifestosuna aykırı yayın yapan sitelerde yayınlanamaz.
  4. Sonsuz Ark Yayınlarının Kullanımına İlişkin Önemli Duyuru için lütfen tıklayınız.

Seçkin Deniz Twitter Akışı