14 Eylül 2018 Cuma

SA6818/KY1-CÇ540: Picador

"Hizmetli başın kaldırıp kaldırımın sonuna yeniden baktı. İki üç yüz metre kadar kalmıştı.  Yeniden kirli beziyle alnında, boğazında biriken teri sildi."


Otuz yaşlarında esmer, saçları kısa, altında kısa mavi bir şort üzerinde gri bir tişört site hizmetlisi yarım gün yevmiye ile çalışan yirmili yaşlarında gençle sitenin sınırlarını belirleyen duvarların dibinde neredeyse bir kilometre uzunluğundaki kaldırımda köpek pisliklerini hızlı hızlı temizliyorlardı. Saat akşamın altısına geliyordu. 


Hizmetli arada bir doğruluyor, omzuna astığı kirden griye dönüşmüş bezle alnından gözlerine inecek gibi olan terini silip kaldırımın en sonuna bakıyordu. Yarıyı geçmişlerdi. Söylene söylene temizliğe devam ediyor, arada bir hemen bir adım solunda duran gencin işten kaytarıp kaytarmadığını gözetliyordu. Genç nedense neredeyse hiç terlememiş gibiydi. Terden sıkıntısı olan kendisiydi. 


“İlginç!” diyordu kendi kendine, “Bazı insanlar isterse kırk derece altında olsun zırnık terlemezler.. ne hikmettir bilinmez ben güneş görmüş buz gibiyim.. şıpır şıpır!”  iş site yöneticisi Dursun Gülmez gelmeden bitecekti. Böylece yöneticinin fırça atma hevesi kursağında kalacaktı.

- Abi sana niye Picador diyorlar? Diye sordu genç gülerek biraz soluklanmak için durduklarında. 


Kendisine lakabıyla seslenilen görevli gence kaşlarını çatarak baktı. Alnını, yüzünü, kollarını kirli bezle sildi. Yeniden eğilip köpek pisliklerini temizlemeye koyuldu.


- Ağzını değil, ellerini çalıştır, dedi.


- Hem çalışıp hem konuşamaz mıyız? Dedi genç.


- Sen çalışmıyor duruyorsun.. dedi Hizmetli.


- Sahi niye diyorlar? Diye üsteledi genç.


- Picador’un ne olduğunu biliyor musun? Bilmiyorsan google'a sor.. araştır öğren..


- Biliyorum abi.. Picador’un boğayı sinirlendirerek matadora hazırladığını biliyorum.. da niye sana öyle dediklerini anlamıyorum.. bağlantı kuramıyorum..


- Hadi.. hadi çenen düştü.. 


- Bu acele niye abi? Dedi genç.


- Emir büyük yerden.. sabah bir ton fırça yedim. 


- Bu kaldırım site içinde değil ki.. biz niye temizliyoruz?


Hizmetli faraşı, süpürgeyi bıraktı. Gence baktı.


- Doğru diyorsun.. ama ip ipsizin elinde.. Gestapo şefi sabah bir hışımla..


- Dursun bey.. diyerek sözünü kesti Hizmetlinin.


- Ta kendisi.. ondan başka kim hakkeder ki gestapo şefliğini? Her neyse bir hışımla –ben o arada yönetim bürosunun önündeki çiçekleri suluyorum- geldi ve haytanın biri olduğumu, siteyi bok götürürken sırt üstü yatıp durduğumu, yaptığım tüm işlerin göstermelik olduğun ve daha niye benzeri şeyleri, ha bir de hakaret imalı bir ton laf sayıp durdu. Yanlışın var dedim, bana sitede bir tek kedi, köpek pisliği gösteremezsiniz.. gerçekten gösteremezdi çünkü üç dört liseli genci kafalayıp tüm siteyi bir güzel dolaşmıştım geceden.. adamlar köpek seviyor gel gör ki pisliklerini görmezden geliyor.. bunlardan mesela H Blok 9’da oturan emekli defterdar şefine ‘Burhan bey gelin size bir film izleteyim!” dedim. telefonu açtım. Youtube girdim ve Avrupa sokaklarında, Amerika’da köpek besleyenlerin köpeklerinin pisliklerini nasıl topladıklarını gösterdim. Fakat mendebur ne dese beğenirsin?


- Ben boşuna mı aidat veriyorum! diye hemen atıldı genç.


- Aynen, dedi Hizmetli.. aynen öyle dedi. Ödediği aidatı köpek pisliğini temizlemeyi de kapsıyor sanki. 


- Site içini anlayayım da.. bu site dışındaki kaldırım.. dedi genç dudak bükerek.


- Gestapo şefi eşiyle her akşam gezinti yapar.. bu kaldırımda üç dört tur atarlar.. böylece spor yapmış oluyorlar.. eh sen de görüyorsun dediği gibi ortalığı da it boku götürüyor, bu bölge sanki it çiftliği.. sadece sitedeki itler değil, sokak itleri de bu kaldırımı kendilerine eğlence edinmişler..


- Sizin sitede de epey köpek var abi! Dedi genç.


- Aynen.. ve canımı sıkıyorlar.. dedi Hizmetli öfkeyle.


- Ya Picador adı, dedi genç..


Hizmetli başın kaldırıp kaldırımın sonuna yeniden baktı. İki üç yüz metre kadar kalmıştı.  Yeniden kirli beziyle alnında, boğazında biriken teri sildi.


- Niye bana Picador diyorlar.. anlatmazsam meraktan çatlarsın.. sık boğaz eder durursun.. öyle ise biraz soluklanırken senin de merakını giderelim.. caminin taşı düşmez ya.. efendim.. işe girdiğimin ikinci yılıydı. Bundan beş yıl önce.. K Blok beşinci katta yetmiş yaşlarında meymenetsiz, mendebur dul bir erkek kalıyordu, karısı sekiz dokuz ay önce ölmüş. Suratı kömür gibi.. pisliğin tekiydi, karısı ölerek kurtulmuş adamın elinden, günahı anlatanların boyunlarına.. sabah akşam kadına hakaret edip dururmuş.. sadece karısını mı.. hemen herkesi bir şekilde aşağılar, kavga ederdi. Durup dururken, sebepsiz yere.. bizim gestapo şefi bile ondan yaka silkerdi. Üstüne üstlük teşhircinin tekiydi. Zaman zaman eskort kızlar çağırır, onları çırılçıplak dolaştırırdı. Fakat kendisi görünmezdi.


- Vay kodoş! Dedi genç gülerek.


- Hem de ne kodoş! Dedi Picador.. Hoş bir halt ettiği yoktu..  her neyse.. ama bizim kodoş bir şeyler yapıyormuş havalarındaydı. Millet şikâyet etse de o tınmıyor, kızlar çıplak dolaşmışsa onun bunda ne kabahati var, diye kendini aklama yoluna gidiyordu. Aklıma koydum. Bunu kızdırıp çırılçıplak balkona çıkaracak fotoğraflarını çekecektim. Bu planı uygulamaya koyuldum. Ne zaman karşılaşsak kendisinin iktidarsız olduğuna ilişkin imalarda bulunmaya başladım. Köpürüyordu. Sitenin sosyal tesisi önünden geçerken birilerinin yanında olmaya dikkat ediyor ve sonra o bize bakarken, onu görmüyormuş gibi yapıp gülüyorduk. İyi bir tezgâhtı. Ama istediğim olmadı.. Yine de beklenmedik bir anda, benim tezgahımın hemen başlangıçlarında kalp krizinden öldü. O öldü bana da Picador adı verildi.. ister bağlantı kur ister kurma.. hayır yani doğrusunu istersen ben bile bağlantı kuramıyorum.


- Adamı öfkeden deliye döndürmüşsün abi, bunda anlaşılmayacak ne var.. dedi genç kaşlarını çatarak..


- Aynen öyle, dedi hizmetli.. gel gör ki.. istediğim olmadı..




Cemal Çalık, 14.09.2018,  Konuk Yazar, Sonsuz Ark, Öykü

Cemal Çalık Yazıları









Sonsuz Ark'tan
  1. Sonsuz Ark'ta yayınlanan yazılardan yazarları sorumludur. 
  2. Sonsuz Ark linki verilerek kısmen alıntı yapılabilir.
  3. Sonsuz Ark yayınları Sonsuz Ark Manifestosu'na aykırı yayın yapan sitelerde yayınlanamaz.

Seçkin Deniz Twitter Akışı