16 Kasım 2018 Cuma

SA7129/KY48-SY80: Jurassic Kamera

"Telaş başlamış, sürüyordu. Kızı kurtarmak isteyenlerin çığlıkları ve o mekâna aniden yayılan insanî velvele, onun genetik, o ürkünç soğukkanlılığına ve kararlılığına dokunamadı hiç." 


09 Aralık 1999, Perşembe

Her şey yolundaydı. Eşya, tabiatına uygun bir biçimde, yerli yerinde öylece durmuş bekliyordu. Kırmızı gözlüklü kız, ses-ayar cihazının üzerine oturmuş şarkı söylüyordu. Şarkı mı söylüyordu? Galiba öyle, evet. Sonra yolun bir yerinde, ne oldu nasıl oldu bilinmez, kayıt cihazı Charly Chaplin''in "Asri Zamanlar" filmine bir gönderme yaptı: Filmde, bir işçi (Şarlo) makinenin koluyla yemek yiyor, yine makinenin öbür koluyla ağzının silinmesini bekliyordu. 

Bu arada kendi elleri, işini yapmaya devam edecekti. Ancak bir aralık, makinenin yemek veren kolu bir kısa devreye kurban gidince, Şarlo''nun ağzını yemek yemeden silen kol gelip silmişti de, ünlü işçi, tulumunun içinde, gözlerini pörtleterek, derin bir şaşkınlık içinde kola bakakalmıştı! 

Neyse işte, cihaz söylemeye devam ederken, sesin sahibi susmuştu. Alnı kırışıklıklarla doluydu artık. İşaret parmağına, başının yanında daireler çizdirerek bir şeyler anlatmaya çalışıyordu. Sonra beli yavaş yavaş büküldü, büküldü ve evet, yerde! Kız yere yığıldı. Şarkı sürüyordu...
Kız, cansız bir biçimde yere düşmüştü ve hedef işte oradaydı! Fırsat, büyük fırsat sadece 1 m. uzaklıkta bulunuyordu.

O ana kadar sürpriz bir av şansı olmadan, kendine yeterli olacak miktardaki besinin hortumlarını midesine bağlamış bir biçimde, karşıda yattığı yerde bekliyordu. Ama kız yere düşer düşmez anladı her şeyi! O dakikada kavrayıverdi hemen büyük bir silâh olduğunu ve diğerleri gibi aslında görmeye ve göstermeye değil; çevirip kuşatarak tüketmeye geldiğini. Kızın yere yığılışı, onun ruhunun derinliklerinde uyuyan öteki bukalemunu, asıl canavarı uyandırdı: "Önce ben öldürmeliyim! Ben öldürmeden ölürse, varoluş sebebim yara alır." Telâş başlamıştı. Diğer canavarlar da aynı şeyi düşünmüşlerdi. Bir refleks kadar katı, peşin bir haleti ruhiye ile sıska ayakları üzerinde doğrulup gözlerini dört açtı: Av 1 m. uzaklıkta, oradaydı! Av partisi başlamıştı. Arkasında, onu yönlendiren eller, insanlık tarihini değil belki; ama insaniyet tarihini acı acı gülümsetecek biçimde, bir insanın elleriydi...

Telaş başlamış, sürüyordu. Kızı kurtarmak isteyenlerin çığlıkları ve o mekâna aniden yayılan insanî velvele, onun genetik, o ürkünç soğukkanlılığına ve kararlılığına dokunamadı hiç. Telaşlı eller, can havliyle onun kurbanına doğru yaklaşan başını, boşuna öteye beriye itmeye çalıştılar. O, şifresi insan beyninin kıvrımlarında eriyip tükenmiş bir şeyin yerini doldurmak üzere zembereklenmiş ve kurulmuş bir oyuncaktı: Kendisini yapanları yiyip tüketen skandal bir yaratık!

Sonra kızı yaka paça dışarıya çıkardılar. Karga tulumba arabaya koymaya çalışıyorlardı. Ve o takip ediyordu gene. Ormanda, yalpalayarak ilerleyen bir kan çizgisini çatal burnuyla bir canlı nasıl izlerse, öyle... Kırmızı gözlüklü kızın kollarını, bacaklarını, yırtılmış bez parçaları gibi toparlayıp arabanın içine yığdılar. Yol vermiyordu. Araba zorlukla yola çıktı. Hızla uzaklaştı ve ardından bakıyordu hâlâ. (Bu arada, hengameye benzer bir karışıklık oldu. Arkasındaki insan, elleri ve kollarıyla onun üstüne kapaklanıp kaldı. Jurassic kameranın içinde, tam midesinde, kırmızı gözlüklü kızın ölmüş sûreti vardı ve onun üzerine hemen paravan olmazsa, bu görüntü zedelenebilirdi.)

Sonra da kımıldanıp, tekrar yürümeye başladı. Yalpalayarak uzayan kırmızı çizgiyi takip edecekti...


Selahattin Yusuf, 16.11.2018, Sonsuz Ark, Konuk Yazar, Yolda
Selahattin Yusuf Yazıları



Sonsuz Ark'ın Notu: Selahattin Yusuf Beyefendi'nin 2006'den geriye doğru yayınladığımız yazılarının büyük bir kısmını Şimdiki Zamanın İzinde adlı kitabında bulabilirsiniz.




Sonsuz Ark'ın Notu: Selahattin Yusuf  Beyefendi'ye, 'tamamen hür, tamamen geniş nefesler alarak' yazdığı yazıları bizimle paylaştığı için teşekkür ederiz... Seçkin Deniz, 15.04.2016



İlk yayınlandığı yer: Yeni Şafak




Sonsuz Ark'tan
  1. Sonsuz Ark'ta yayınlanan yazılardan yazarları sorumludur. 
  2. Sonsuz Ark linki verilerek kısmen alıntı yapılabilir.
  3. Sonsuz Ark yayınları Sonsuz Ark manifestosuna aykırı yayın yapan sitelerde yayınlanamaz.

Seçkin Deniz Twitter Akışı