"Dileriz ki uyum yasalarıyla birlikte siyasi partiler yasası ve seçim yasası da ele alınsın ve önümüzdeki seçimler barajsız yapılsın, baraj nedeniyle yapılan zorunlu ittifaklar son bulsun, dileyen dilediği şekilde seçimlere girebilsin."
Cumhur-Başkanlık sisteminin referandum yoluyla kabulünün ardından seçimlere bir çok yenilikle gidileceği, siyasal partiler ve seçim yasasının kökten değiştirileceği tahmin ediliyordu..
Tahminler doğru çıkmadı ve sadece partiler arası ittifakların yolu açıldı ve bu şekilde seçimlere gidildi.
Gidildi de ne oldu?
Siyaset ortasından ikiye bölündü ve kimsenin aklının ermediği, kimin kime destek olduğu, neyin ne olduğunun bilinemediği bir tablo ortaya çıktı.
Sonuçta da ittifaklarla birçok siyasi parti T.B.M.Meclisi'ne girdi.. Sonuçlara göre Meclis'te 12 siyasi parti temsil edilecek.
Yüksek Seçim Kurulu’nun geçici seçim sonuçlarını açıklamasının ardından, Cumhur İttifakı’nı oluşturan 3 parti, Millet İttifakı’nı oluşturan 4 parti ve HDP’nin yanı sıra HDP listelerinden seçime giren HTKP, EBP, ÖSP ve SYKP' de Meclis tablosuna isimlerini yazdırdı..
Bilindiği gibi CHP, Saadet Partisi’nden bazı adayları listesine almıştı.. Konya 2. sıra adayı Abdulkadir Karaduman ve İstanbul 3. Bölge 9. sıra adayı Nazır Cihangir İslam, TBMM’ye CHP Milletvekili olarak girdi. Böylece Saadet Partisi 11 yıl sonra TBMM sıralarına CHP ile birlikte taşınmış oldu..
İYİ Parti listesinden de Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal Afyonkarahisar Milletvekili seçildi.
CHP'nin destek oylarıyla Meclise giren HDP ise birçok partiye çatı oldu.
HDP listelerinden seçilen eski TKP Genel Başkanı olan ve ayrışma sırasında Halkın Türkiye Komünist Partisi’ne (HTKP) geçen Erkan Baş, Ezilenlerin Sosyalist Partisi’nden (ESP) Murat Çepni, Özgürlük ve Sosyalizm Partisi’nden (ÖSP) İmam Taşçıer, Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi’nden (SYKP) Tülay Hamitoğulları Adana Milletvekili oldu.
Bu tablo % 10 barajının varlığına rağmen ortaya çıkmışsa demek ki baraj hiçbir işe yaramadı.
İşe yaraması bir yana siyaseti de içinden çıkılmaz hale soktu.
HDP'nin barajı aşması CHP'nin (buna belki de diğer parti seçmenlerinin de katkısı var) ödünç oylarıyla mümkün oldu ve bununla birlikte sonu gelmez tartışmalara yelken açıldı. Bu tartışmalarla birlikte yeni gerilim alanları oluştu..
Oysa yapılması gereken şey seçim barajını tümüyle kaldırmak ve her partinin kendini tanıtmasına imkan vermek, onları seçmenlerle buluşturmak olmalıydı.
Ayrıca partiler arası ittifaklar da yine yapılabilmeliydi.
Böylece dileyen siyasi partiler seçime ittifakla girebileceği gibi dileyen partiler de kendi amblemi altında, bağımsız olarak seçime girebilmiş olacaktı..
Eğer böyle bir durum olsaydı; bütün partiler kendi oyunu almış olacak ve kimin ne kadar oy aldığı net olarak ortaya çıkacak, siyasi partiler gelecek stratejilerini ona göre belirleyecekti.
Eğer bu yapılabilseydi; şimdi oy transferleri üzerinden tartışmalar, gerilimler yaşanmayacağı gibi, hiçbir partinin de sonuçlar karşısında bir bahanesi olmayacaktı..
Artık seçimler geri kaldı.
Dileriz ki uyum yasalarıyla birlikte siyasi partiler yasası ve seçim yasası da ele alınsın ve önümüzdeki seçimler barajsız yapılsın, baraj nedeniyle yapılan zorunlu ittifaklar son bulsun, dileyen dilediği şekilde seçimlere girebilsin.
Kimsenin oyu boşa gitmesin ve partiler arası sûni ilişkiler, hülleler gelişmesin.
Adnan ONAY, 04.07.2018, Sonsuz Ark, Konuk Yazar, Gündem'in Düşündürdükleri
Takip et: @adnanonay
Sonsuz Ark'tan
- Sonsuz Ark'ta yayınlanan yazılardan yazarları sorumludur.
- Sonsuz Ark linki verilerek kısmen alıntı yapılabilir.
- Sonsuz Ark yayınları Sonsuz Ark Manifestosu'na aykırı yayın yapan sitelerde yayınlanamaz.