1 Şubat 2022 Salı

SA9541/SD2313: Jin Canrong/ Çin: Rusya ve ABD; Kim Blöf Yapıyor?

  Sonsuz Ark/ Evrensel Çerçeveye Yolculuk

Sonsuz Ark'ın Notu:
Çince'den çevirisini yayınladığımız röportaj, Çin'li Guānchá Zhě Wǎng (Observer Network-Gözlemci Ağı) muhabiri Li Ling tarafından, Çin Renmin Üniversitesi, Uluslararası İlişkiler Okulu, Amerika uzmanı Profesör Jin Canrong ile yapılmıştır ve Ukrayna gerilimi üzerinden Rusya-Batı ilişkilerine odaklanmaktadır. Putin'in Doğu Avrupa'yı da içeren SSCB öncesi ve sonrası Rusya'nın çıkarlarını, Orta Afrika Cumhuriyeti'nden Kazakistan'a, Belarus'tan Suriye'ye, Libya'dan Ermenistan'a ve Batı Balkanlar'dan Gürcistan'a dek uzanan büyük coğrafyada tarihteki en yüksek seviyeye çıkarma hırsının bir sonucu ya da bu sürecin bir parçası olarak Ukrayna gerilimi, üzerinde çok çalışılması gereken ve küresel sonuçları da büyük olan bir sorunlar almaşığıdır. Bir zamanlar ülkesi Rusya'nın da üye olmak için can attığı, ancak Rus Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov'un şimdi alaya aldığı NATO'nun değil, Avrupa'daki üyeleriyle NATO'nun da patronu olan ABD'nin Putin liderliğindeki Rusya ile kurmak istediği işbirliğine dikkatle bakmak gerekmektedir. Aşağıdaki röportaj, 'Biden yönetiminin Hint-Pasifik'te Çin'e odaklanmak için gerçekten Rusya ile gerilimi azaltmak istediği yönünde' şeklindeki klasik Çin resmî söylemlerini (daha doğrusu bu söylem ABD'li bazı düşünce kuruluşlarının bir önerisi olarak ortaya çıkmıştır) yansıtmakta ve Çin'in de Rusya gibi yayılmacı politikalarının amacının ABD imparatorluğunun boşalttığı alanlara yerleşmek olduğu, bunun da ABD ile müzakereler sonucunda elde edildiği varsayımını güçlendirmektedir. ABD Rusya ile savaşmayacağı gibi, Çin ile de savaşmayacaktır; çünkü bu üç ülke müzakereler sonucu elde edebilecekleri şeylerle dünyayı yönetmeye devam etmek istemektedirler; gerilimler onların tampon bölgeler üzerinden yürüttükleri çıkar savaşları için uygun ortam hazırlamak amacıyla kasten üretilmektedir. Türkiye bu oyun içindeki oyunlara dikkatle yaklaşmaya ve iç ve dış politikada kendi oyununu kurmaya devam etmelidir.
Seçkin Deniz, 01.02.2022


金灿荣:俄罗斯和美国,谁在虚张声势?

[Giriş] Rusya ve Amerika Birleşik Devletleri, 10-13 Ocak tarihleri ​​arasında NATO ve Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) ile Rusya ve Amerika Birleşik Devletleri'nin stratejik istikrarı ve NATO'un doğuya doğru genişlemesi gibi konularda bir dizi müzakere gerçekleştirdi. ancak müzakerelerde önemli bir ilerleme kaydedilmedi.. Dikkatleri üzerine çeken Ukrayna konusunda ise Rusya ve Batı daha fazla çıkmaza girmiş durumda.

Yapılan üç başlıklı müzakereler neden çıkmaza girdi? NATO'nun doğuya doğru genişlemesi karşısında, Rusya neden artık geri çekilmenin imkansız olduğu bir duruma düştü? Guānchá Zhě Wǎng (Observer Network-Gözlemci Ağı), Çin Renmin Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Okulu'nda profesör olan Jin Canrong ile ilgili konularda röportaj yaptı.

Guānchá Zhě Wǎng (Observer Network-Gözlemci Ağı): Rusya ile Batı arasındaki üç müzakere sona erdi, ancak müzakerelerin çıkmaza girdiği söylenebilir, bazı yorumcular onları "yalnızlıktan bahsettikleri" için alaya aldılar. Bu üç müzakerede sizce hangi noktalar dikkate alınmaya değer?

Jin Canrong: Rusya ile Batı arasındaki son etkileşim ilginç. Bir yandan Rusya-Ukrayna sınırında askeri çatışma riski arttı. Son zamanlarda Batı, Rusya'nın Rusya-Ukrayna sınırına tamamı ağır teçhizatla donanmış olan 175 bin asker konuşlandırdığını sık sık dile getiriyor, aynı zamanda ABD, Rusya'nın iç siyasetine müdahale etmeye başladı. Rusya'ya yönelik yaptırım taslakları arasında Putin'e bizzat yaptırımlar da yer alıyor.

Ama öte yandan, iki taraf da yüksek profilli müzakerelerde bulunuyor. Rusya, güvenlik konularını içeren bir anlaşma önermek için inisiyatif aldı ve anlaşmada birçok şartı sıraladı. İlginçtir ki Batı, Rusya ile görüşmeyi reddetmedi, hatta üç kez müzakere etti. Tabii ki bir sonuca varılamadı.


10 Ocak'ta ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı Sherman, Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Ryabkov ile görüştü.

Anladığım kadarıyla, mevcut ABD-Rusya ilişkisi iki nedenden dolayı karmaşık.

Benim önsezim, Biden yönetiminin Hint-Pasifik'te Çin'e odaklanmak için gerçekten Rusya ile gerilimi azaltmak istediği yönünde. Bu nedenle, Rusya'nın önerdiği güvenlik anlaşmasını, dikkate alınabileceğini ve müzakere edilebileceğini söyleyerek açıkça reddetmedi. Bununla birlikte, onun bu fikri, çoklu iç ve dış kuvvetlerin sınırlandırılmasıyla karşı karşıyadır.

Dış güçler söz konusu olduğunda, Ukrayna hükümeti düşük bir iç destek oranına sahip, bu nedenle kamuoyu desteğini arttırmak için Ukrayna meselesini ve "yeni Avrupa" olan Doğu Avrupa ülkelerindeki Rus karşıtlığı kartını oynamak istiyor; Amerikalıların şu anda Rusya'dan çok korktuklarını söylediği bu durum da sorun yaratıyor; Polonya, Ukrayna ve Litvanya cumhurbaşkanları geçtiğimiz günlerde "Rusya'ya karşı ortaklaşa mücadele" iddiasıyla bir zirve düzenlediler.

Amerika Birleşik Devletleri'ndeki iç politik durum da, Biden'ın karar verme sürecini etkileyen iki grup insandan dolayı karmaşık. Derin devlet, Rusya ile Batı arasındaki gerilimi, Amerikan halkının kendi içindeki egemen sınıfa karşı öfkesini başka yöne çekmek için kullanmayı umuyor; eğer çatışma daha da tırmanırsa, yine de, Afganistan savaşında elde ettikleri kadar kâr elde edebilirler. Buna ek olarak, Amerika Birleşik Devletleri'nde hala tarih sahnesinden tamamen emekli olmamış bir grup "Soğuk Savaşçı" var; Soğuk Savaş'ın sonunda nispeten gençtiler ve şimdi 60'lı ve 70'li yaşlarındalar. Bu insan grubu her zaman Rusya'yı ilk düşman olarak görmüş ve her zaman Avrupa'yı kontrol etmek ve Batı ile Rusya arasında bir çatışma yaratmak istemiştir.

Rusya'nın son dönemdeki sert hamlelerine gelince, anladığım kadarıyla bunun üç nedeni var. Bunun doğrudan nedeni Putin'in gazetecilere söylediği gibi: Soğuk Savaş'ın sona ermesinden bu yana, birkaç NATO genişleme dalgası Rusya'ya başka çıkış yolu bırakmadı, Ukrayna'nın NATO'ya girmesi Rusya için kesinlikle kabul edilemez. Kapana kısılmış canavarlar savaşmaya devam ederler ve bir köşeye sıkıştırıldıklarında doğal olarak tepki verirler.

Dolaylı sebep, Putin'in Batı'nın pek bütün olmadığını görmesi. Salgın, Batılı ülkelerde ekonomik gerilemeye neden oldu ve başta doğalgaz olmak üzere enerji talepleri hızla arttı ve Putin'in elinde oynayabileceği bazı taktik kartlar var.

Ayrıca Putin, Amerika Birleşik Devletleri'nde de stratejik bir değişim görüyor. Putin, ABD'nin Çin ile Hint-Pasifik bölgesinde daha iyi anlaşmak istiyorsa, stratejik düzeyde Rusya'yı kazanması gerektiğini biliyor ve bu nedenle Batı'ya görüşme teklif etti ve masaya Rusya'nın güvenliği konusunda çok yüksek şartlar koydu. Müzakere amacına ulaşamasa bile, bundan ahlaki bir avantaj elde edebilir; böylece Batı'nın Soğuk Savaş'ın bitiminden 30 yıl sonra Rusya'ya zorbalık yaptığı gerçeğini açıklığa kavuşturacaktır, bu sadece Rusya'nın iç birliğine değil, aynı zamanda Rusya'ya da yardımcı olacaktır. Rusya uluslararası alanda biraz sempati kazanıyor.

Guānchá Zhě Wǎng (Observer Network-Gözlemci Ağı): Putin'in son zamanlardaki eylemleri gerçekten ilginç ve hatta çelişkili görünüyor. Önce ABD ve NATO'ya bir "güvenlik garantisi anlaşması" önermek için inisiyatif aldı, ancak daha sonra üst düzey askeri yetkililere yaptığı konuşmada Batı'nın güvenilir bir ortak olmadığını ve yazılı bir garanti alınsa bile, bu garantinin güvenilmez olduğunu söyledi; Ancak, güvensizlikle bile, bu zor müzakereler yapıldı. Bunların hepsi sadece ahlaki üstünlük için miydi?

Jin Canrong: Psikolojik bir avantaj elde etmek ilk hedefi olmalı. Ayrıca ABD yönetici takımı da dahil olmak üzere Batı'yı daha fazla bölme olasılığı da var. Size uzlaşmanız için bir şans vereceğim. Anlayamıyorsanız, gelecekteki problemler için beni suçlamayacaksınız.

Guānchá Zhě Wǎng (Observer Network-Gözlemci Ağı): Az önce bunun "Rusya'nın iç birliğine elverişli" olduğundan bahsetmiştiniz. Batı ile zorlu yüzleşme konusunda Rusya'da şu anda çıkan farklı sesler neler?

Jin Canrong: Rus meselelerinde uzman olmadığım için Rusya'daki iç durum hakkında fazla bir şey bilmiyorum. Sadece basında çıkan haberlere bakılırsa, Rusya'nın iç yapısı yekpare değil. Oligarklar, bazı aydınlar ve Batı çıkarlarıyla yakından ilişkili bazı gençler nispeten Batı yanlısıdır ve Rusya'nın Batı ile ilişkileri yumuşatabileceğini umuyorlar; çoğu Rus güçlü milliyetçi duygulara sahiptir ve Putin'in mevcut politikasını desteklerken, Putin'in Batı'ya teklif ettiğine inanmaktadır. Talep çok makul. Batı kabul etmeyi reddederse, bu özellikle mantıksız olur.

Guānchá Zhě Wǎng (Observer Network-Gözlemci Ağı): Az önce Rusya'nın "geri çekilmesi" olmadığından bahsettiniz. Bazı okuyucular, özellikle genç okuyucular merak edecek. Rusya uluslararası politikada büyük bir ülke. Uzun yıllardır iktidarda olan Putin, aynı zamanda katı bir lider. NATO'nun doğuya doğru genişlemesi geri çekilmez bir çıkmaza mı sürüklenecek? İlgili süreci gözden geçirebilir misiniz?

Jin Canrong: NATO'nun doğuya doğru genişlemesinin temellerini Gorbaçov'un attığı söylenebilir. Gorbaçov tam bir inek, dogmatist ve Batı'ya çok güveniyordu, bu nedenle Doğu ve Batı Almanya birleştiğinde Sovyetler Birliği açısından gerekli koşulları ortaya koymadı ve ona bağlı kaldı.

Berlin Duvarı'nın yıkılmasından sonra, Almanya o zamanlar yeniden birleşme konusunda endişeliydi. Eğer Sovyetler Birliği, Almanya'nın yeniden birleşmeden sonra NATO ve Varşova Paktı arasında bağımsızlığını sürdürmesini talep eden koşulları ortaya koyma fırsatını yakalarsa, Almanya büyük olasılıkla kabul ederdi. Sonuç olarak, o dönemde Sovyetler Birliği'nin üst sınıfı topluca Batı'ya yönelmişlerdi ve kendi ülkelerinin temel hak ve çıkarlarını koruma bilincine bile sahip değillerdi. Doğu Almanya, Varşova Paktı üyesi olmaktan çok kötü bir emsal teşkil eden bir NATO üyesine dönüştü ve ardından NATO yavaş yavaş onu ele geçirmeye başladı.

Jin Canrong röportajı, Röportaj/Guānchá Zhě Wǎng (Observer Network-Gözlemci Ağı), Li Ling, 19 Ocak 2022, Guancha-Çin

(Jin Canrong, Profesör,  Çin Renmin Üniversitesi, Uluslararası İlişkiler Okulu, Amerikan konularında uzmandır.)


Not: Basitleştirilmiş Çince'den çevrilmiştir.


Seçkin Deniz, 01.02.2022, Sonsuz Ark, Çeviri, Çeviri ve Yansımalar


Sonsuz Ark'tan
  1. Sonsuz Ark'ta yayınlanan yazılardan yazarları sorumludur. 
  2. Sonsuz Ark linki verilerek kısmen alıntı yapılabilir.
  3. Sonsuz Ark yayınları Sonsuz Ark manifestosuna aykırı yayın yapan sitelerde yayınlanamaz.
  4. Sonsuz Ark Yayınlarının Kullanımına İlişkin Önemli Duyuru için lütfen tıklayınız.

Seçkin Deniz Twitter Akışı