1 Temmuz 2013 Pazartesi

Sonsuz Ark 1. Yaşında; Yayınlar, İstatistikler, Siber İstila /2012-2013 Raporu

Sonsuz Ark, yayınladığı manifestosuyla, yeni bir düşünme biçimi/biçemi, 
hayat ve gerçek algısı oluşturma iddiasında BİR YIL'ı geride bıraktı.


İnternet yayıncılığının, 20. Yüzyılın klasik medya anlayışını keskin ve acımasız bir hamleyle tarihe gömdüğü günümüzde, sosyolojik herhangi bir olgunun ya da olayın, bireylerin psikolojisini eskisi gibi tek yönlü olarak etkilemediğini, bireylerin karşı tepki üreterek sosyolojik baskıya müdahale ettiğini görüyoruz. Buna kısaca ‘Etkileşimli İletişim’ demek mümkün. Bir kişi tek başına, ikna edebilirliği oranında çok büyük işler yapabiliyor.

Tarih, geçmişte yaşanan diğer evrilmeler gibi başka türlü evriliyor; bunun şaşkınlık verici bir tarafı yok. İktidarlar her evrilme anında bocaladılar, şimdi de bocalıyorlar; en erken strateji geliştirenler daha hızla yol alacak ve kontrol ettikleri alanları genişleterek kalıcı hale gelecekler. Buna da ‘Siber İstila’ diyebiliriz. İşin en çarpıcı yanı, her bireyin istilacı olabileceği bir alandan bahsediyor olmamız.


Elbette her siber istilanın bir de karşı çıkanları olacak. Şu anda siber casusluk dışında, siber istilaya karşı çıkanlar da, geçmişten uzanıp günümüze kadar yaşamaya devam eden devletler; yani kurtuluş savaşı veren gerillalar ya da mücahidler değil. Kanunlar, engellemeler sürecek.

Hiçbir istila sonsuza dek sürmez ve durulmamış istila da yoktur. Bazen istila sürerken kanunlar üretilir bazen de bittiğinde. Her ikisi de normaldir. Zira hiçbir istilanın herhangi bir istilacıyı rahatsız etmemesi gibi somut bir gerçek de giderek belirginleşiyor. Etkileşimli iletişim alanlarında ‘Arkadaşlarımdan çıkar, engelle, spam’ seçenekleri şimdilik devletlere ait yargının işe müdahale etmesine izin vermeyen bir istila bilinci olduğunu gösteriyor olsa da, insan er veya geç bir başka düzenleyiciye ihtiyaç duyacak.

Modernite ve  karşıtı gibi görünen postmodernite aynı etki panayırının iki farklı ürünüydü. Siyasal iktidarların sosyolojik hammaddelerini hazırlayan gazeteciler, yazarlar, şairler, filozoflar, akademisyenler, tiyatrocular, sinemacılar, heykeltraşlar, ressamlar, müzisyenler çok büyük rant elde ettiler. Sistemi besledikleri sürece sistem de onları besledi; kibirleriyle ulaşılmaz olduklarında yetkinlik iddiaları da güçleniyordu. Ne söylediklerinin önemi yoktu. Gerçek, onları varsıllaştırdığı sürece gerçekti. Bu hastalıklı yapı siber istila ile  net bir şekilde görüldü.

Geçmişin din adamları da seküler alanların rant beygirleri gibi, sistemleri beslediler ve gerçeği tersyüz ederek aynı kibirli konaklarda, sofralarda fetvalar, yasaklar, onaylarla dolu bir ömür geçirdiler. Onlar da diğerleri gibi korkuyla tarihin kibir mezarlığına gömülmeye başladılar.

İnsanların bilgi kaynaklarını seçme özgürlükleri genişledikçe gerçeğe ilişkin düşünce zamanları daha hızlı yorum yapma gücü kazandırıyor. Bilginin doğruluğu ve yorumun hızı, üretilen diğer bilgilerin sağlığını ve yayılma reflekslerini güçlendirebiliyor; tam tersi de mümkün. Güvenilirlik isimlerden, markalardan, kurumlardan kurtularak paylaşımların kalitesine bağlanıyor… basit bir rumuz, nick ya da müstear isim ünvanlardan çok daha güçlü bir profil oluşmasına engel değil.

Bütün bunlar olurken, iyilikle kötülük mücadele etmeye devam edecek. Sonsuz Ark, yayınladığı manifestosuyla, yeni bir düşünme biçimi/biçemi, hayat ve gerçek algısı oluşturma iddiasında bir yılı geride bıraktı.

Bir yıllık geçmişimizde (1 Temmuz 2012-1 Temmuz 2013 ) hazırlık dönemi dahil olmak üzere, 12 tanesi konuk yazarlamıza, 1 tanesi çırak yazarımıza, 258 tanesi yazarlarımıza ait, toplam 271 analiz paylaştık.  Bu, günlük ortalama 0.74 yayın anlamına geliyor. Gelecekte ortalama günde 1 yayın yapmayı tasarlıyoruz.

Google Analytics verileri ile 1 yıllık istatistiklerimiz şöyle:

Sayfa Görüntüleme Sayısı: 27.361
Ziyaret Sayısı: 10.225
Tekil Ziyaretçi Sayısı: 4.820
Sayfa/Ziyaret: 2,68
Ort. Ziyaret Süresi: 00:07:51

Sonsuz Ark ziyaretçileri (internet arşiv siteleri, istihbarat kurumları dahil) 52 ülkenin 234 kentinden geldiler.

Ziyaret Sayılarına Göre Ziyaretçilerin Geldiği Ülkeler:

1. Turkey , 2. Kaynak belirsiz, 3. Germany, 4. United States, 5. United Kingdom, 6. France, 7. Belgium, 8. Sweden, 9. Azerbaijan, 10. Netherlands, 11. Austria, 12. Canada, 13. Switzerland, 14. Bosnia and Herzegovina, 15. Cyprus, 16. Greece, 17. Macedonia [FYROM], 18. Russia, 19. Saudi Arabia, 20. Bulgaria, 21. Israel, 22. Ukraine, 23. Brazil, 24. South Korea, 25. Poland, 26. Sudan, 27. Indonesia, 28.Iraq, 29. Italy, 30.   Libya, 31. Malaysia, 32. Albania, 33. Australia, 34. Belarus, 35. Colombia, 36. Czech Republic, 37. Denmark, 38. Egypt  , 39. Finland, 40. Hong Kong, 41. Hungary, 42. Ireland, 43.   Iran, 44. Japan, 45. Morocco, 46. Mexico, 47. Peru, 48. Romania, 49. Serbia, 50. Slovakia, 51. Thailand, 52. Tunisia

Bir yılda çekebildiğimiz 4820 ziyaretçimize umarım iyiliğe dair iyi şeyler anlatabilmişizdir. Sosyolojik, siyasî ve ekonomik bazı eleştirilerimizin nesnel olma özelliğinin, zaman zaman sıcak  ve anlık olaylar nedeniyle anlaşılamayabilir oluşu, onların nesnel olmadığı anlamına gelmemektedir. Ziyaretçilerimiz arşivde gezinerek geçmişten bugüne doğru uzanan analitik bakışı ve bu bakışın ürettiği perspektiflerin sonuçlarını test edebilirler.

Sonsuz Ark, peygamberler hariç yaşayan, yaşamayan her insanın eleştirilebilir ve ihmal edilebilir olduğunu, düşünen insanların yazdığı bir siber alan olmaya devam edecek. Kur’an’ı önceleyen ve Kur’an'ı anlamayı amaçlayan zihinlerin Allah’tan başka çekinecekleri, kaygı duyacakları bir güç olmayacaktır. Bu durum Sonsuz Ark’ın bağımsızlığı için yeterince net bir gerekçedir.

Allah'a, yazarlarımıza ve okurlarımıza teşekkür ediyoruz.

Selam ve seygilerimizle…

Seçkin Deniz, Sonsuz Ark, 01.07.2013





Seçkin Deniz Twitter Akışı