Sonsuz Ark/ Evrensel Çerçeveye Yolculuk
Sonsuz Ark'ın Notu:
Çevirisini yayınladığımız analiz, "Lee Camp ile Bu Gece Redacted" adlı komedi haber programının sunucusu ve baş yazarı Lee Camp'e aittir ve 18 Kasım 2025'te BMGK'de oybirliği ile kabul edilen Trump liderliğindeki ABD'nin Gazze tasarısına odaklanmaktadır. Analistin, 'ABD ve İsrail tarafından çalınan Gazze'nin %58'i Filistinlilere ait olmayacak veya Filistinliler tarafından yönetilmeyecek. Gazzeliler buraya bir gün girebilecek olsa bile, hayal edilebilecek en faşist gözetim sistemi altında olacak.' şeklindeki değerlendirmeleri Gazze için ciddî varoluşsal tehditlerin devam ettiğine işaret etmektedir.
Seçkin Deniz, 20.11.2025, Sonsuz Ark

Trump’s Gaza Colonization Coming To Fruition
Yaşadığımız giderek daha da tehlikeli hale gelen dünyada, bir ülke etnik temizlik kampanyasının nasıl ilerleyeceğini açıkça ortaya koyabiliyor, ancak ana akım medyada neredeyse hiç yer almıyor. ABD ordusunun Gazze'nin ikiye bölünmesi / açlığa mahkûm edilmesi / yozlaşması / yok edilmesiyle ilgili planlama belgeleri artık herkesin erişimine açık.
The Guardian'ın haberine göre;
ABD, Gazze'nin uzun vadede İsrail ve uluslararası askeri kontrol altında 'yeşil bölge' olarak bölünmesini, yeniden inşa çalışmalarının burada başlamasını ve 'kırmızı bölge'nin ise harabe halinde bırakılmasını planlıyor.
Anahtar kelimeler "harabe". Ve asıl gerçek şu ki, hayatta kalan Gazzelilerin neredeyse tamamı bu "kırmızı bölge" içinde. Yani harabeye dönecek olan sadece binalar değil. Sağlık sistemleri de. Gıda sistemleri de. Su sistemleri de. Her yaştan Gazzelinin güzel bedenleri de. Aileleri de. Umutları ve hayalleri de. Gelecek de.
Harabe halinde bırakıldı.
BM Güvenlik Konseyi dün, Çin ve Rusya'nın çekimser oylarıyla bu yıkıcı planı oybirliğiyle onayladı.
Çoğu insanın artık bildiği gibi, Gazze 70.000 ton patlayıcıyla, yani altı Hiroşima atom bombasıyla tamamen yerle bir edildi. Tüm yapıların yaklaşık %83'ü yıkıldı veya hasar gördü. İşte haklı olarak kırmızı, derin yaralar olarak tasvir edilen harabelerin haritası.
Biz (ya da daha doğrusu yönetici seçkinler) dünyamıza uzaktan da olsa insanlığı ön planda tutan bir bakış açısıyla baksaydık, Gazze'nin tamamının yeniden inşasına izin vermekle kalmaz, aynı zamanda dünyanın gördüğü en agresif insani yardım operasyonlarından birine ev sahipliği yapardı. Ama biz o dünyada yaşamıyoruz. Yönetici seçkinlerimiz ise saç ektiren sosyopat asalaklardan ibaret. (Ruhları varmış gibi görünmelerini sağlayan ruh ektirme™ diye bir şey var mı?)
Milyonlarca insan sadece birkaç adım ötede acı çekip ölürken, ABD ordusu ve diğerleri, sömürgeciler tarafından çalınan Gazze'nin %58'ini yeniden inşa edecek. Sadece yeniden inşa etmekle kalmayacak, aynı zamanda Trump, ailesi ve sayısız zengin yatırımcı için devasa bir gayrimenkul zenginliğine dönüştürecek. Başarılı bir soykırımın ardından gelen bu dizginsiz yağma gizlenmiyor, aksine birkaç ay önce gururla sunuldu.
Yukarıdaki yapay zekâ kusmuğu ütopik/distopik imge, Filistinlileri ve Filistin egemenliğini herhangi bir şekilde, biçimde veya biçimde içeriyorsa hoş olabilirdi. Ama öyle değil. ABD ve İsrail tarafından çalınan Gazze'nin %58'i Filistinlilere ait olmayacak veya Filistinliler tarafından yönetilmeyecek. Gazzeliler buraya bir gün girebilecek olsa bile, hayal edilebilecek en faşist gözetim sistemi altında olacak. Aslında plan, sekiz "yapay zekâ destekli, akıllı şehir" öngörüyor.
Vampir sömürgecilerin Gazzelilerin en iyi yüksek teknoloji olanaklarına sahip olmasını ve lüks bir hayat yaşamasını istemelerinden değil. Hayır, "akıllı şehir"in, hayal edilebilecek en yüksek gözetim seviyesi için kullanılan, üstü kapalı bir propaganda-saçmalığı olmasından kaynaklanıyor. (Tersine, gerçek özgürlük ve mahremiyetin "aptal bir şehirde yaşam" olarak adlandırılacağını varsayıyorum.)
Ancak itiraf etmeliyim ki, kıyının hemen açıklarındaki o görüntüye petrol kulelerini de dahil etmeleri hoş bir dürüstlük örneği. İsrail, uzun zamandır Gazze sularındaki milyarlarca varil petrole el koymaya çalışıyordu.
Hamas, BM'nin Gazze'nin büyük bir kısmını soykırımcı sömürgecilere bırakma önerisini anlaşılır bir şekilde reddetti. Yanıtları şu şekilde :
“Gazze Şeridi içinde uluslararası güce, direnişi silahsızlandırmak da dahil olmak üzere görev ve roller yüklemek, direnişi tarafsızlığından mahrum bırakmakta ve onu işgalcilerin lehine çatışmanın bir tarafı haline getirmektedir.”
Bu soykırıma oy veren ve destek veren birçok ülke artık soykırımın tarafı haline geldi. Daha önceki bir yazımda da değindiğim gibi, İsrail'in soykırımı bu iki yıl boyunca 63 ülkenin gönüllü katılımını gerektirdi.
Ancak Gazzelilerin her zaman açık hava ölüm kamplarında mahsur kalmaları mümkün değil. Trump'ın planı, "başka bir ülkeye 'gönüllü' gidişler" olarak adlandırdığı şekilde ayrılmalarına izin verileceğini belirtiyor. Ah evet, "gönüllü etnik temizlik".
Bu, bir zamanlar Yerli Amerikalıların anavatanlarını terk edip işgalciler tarafından doğrudan öldürülme olasılıklarının daha düşük olduğu rezervasyonlara yerleşme "seçimini" tanımlamak için de kullanılmıştı. Ayrılmayı "seçen" Gazzeliler için -ve onları kim suçlayabilir ki- bu, kafalarına tam anlamıyla bir silah dayanarak yapılacak.
Yeni planlar yok. Yeni fikirler yok. Sömürgeleştirmenin, boyunduruk altına almanın, baskının, soykırımın, tecavüzün ve yağmanın dili yüzlerce yıl boyunca aynı olmayabilir, ama kafiyelidir.
Bu yazı ilk olarak Lee Camp'in Substack'inde yayınlandı.
Lee Camp, 19 Kasım 2025, CounterPunch
(Lee Camp, "Lee Camp ile Bu Gece Redacted" adlı komedi haber programının sunucusu ve baş yazarıdır. Bu bölüm, Camp'in Jimmy Dore'un giriş yazısı ve Chris Hedges'in önsözüyle kaleme aldığı yeni kitabı "Bullet Points & Punch Lines"tan bir bölümdür.)
Ahmet Faruk, 20.11.2025, Sonsuz Ark, Çevirmen Yazar, Sonsuz Ark Çevirileri
- Sonsuz Ark'ta yayınlanan yazılardan yazarları sorumludur.
- Sonsuz Ark linki verilerek kısmen alıntı yapılabilir.
- Sonsuz Ark yayınları Sonsuz Ark manifestosuna aykırı yayın yapan sitelerde yayınlanamaz.
- Sonsuz Ark Yayınlarının Kullanımına İlişkin Önemli Duyuru için lütfen tıklayınız.
