17 Kasım 2014 Pazartesi

SA993/TG73: TGB'nin Çuvalı'ndan Çıkan Neocon Sonuç: "Türk’ün Türk'ten Başka Dostu Yoktur"

"Türkiye oldukça kutuplaşmış bir ülkedir, fakat her kesimi bir araya getiren bir şey varsa o da Türklerin, ABD ve onun bölgedeki kötü niyetlerine yönelik komplo teorilerine olan sevgileridir."
Berivan Oruçoglu, 14 Kasım 2014, Foreign Policy
Sonsuz Ark'ın Notu:
Önce Sonsuz Ark'ın çevirip yayınladığı “Türk Halkı ABD'ye Olumlu Bakmıyor” başlıklı  neocon PEW anketini, sonra İşçi Partisi ile organik bağı bulunan TGB'nın 12 Kasım'da NATO Tatbikatı dönüşü İstanbul'a uğrayan ABD'li askerlerin kameralar eşliğinde başına çuval geçirme girişimini (SHaber,'Etrafta hiç sivil polis yok' diyen fon sesi ile bu girişimin görüntülerini dakikalarca yayınladı) ve Foreign Policy adlı neocon kuruluşta yayınlanan aşağıda çevirisini verdiğimiz, Türkiye'yi yalnızlaştırmayı amaçlayan, Perinçek'in TGBlilerini 'Milliyetçi' diye tanımlayan, Türkiye'yi 'oldukça kutuplaşmış bir ülke' olarak tasvir edip, tüm kutuplaşmaların ABD karşıtlığında eridiğini, her kesimin bir araya geldiğini 'iddia' eden, iddiasını da PEW'in yayınladığımız üretilmiş anketi ile destekleyen Türk isimli bir analistin 14 Kasım tarihli analizini ve bu analizin içeriği ile tıpatıp aynı içeriğe sahip 17 Kasım 2014 tarihli (90'lı yıllarda PKK lideri Öcalan'ı Bekaa Vadisi'nde ziyaret edip onunla keyifli yemekler yiyen, şimdinin PKK karşıtı, 68 kuşağının solcu liderlerinden, 28 Şubat destekçisi, Erdoğan'a darbe planlayan Ergenekon Terör Örgütü hükümlüsü) Doğu Perinçek'in açıklamalarını okuyacaksınız. En sonda da Doğu Perinçek'in Wikipedia'dan aldığımız öz geçmişini inceleyecek ve işbirliğinin fotoğrafını net bir şekilde göreceksiniz. 
Seçkin Deniz, 17.11.2014

Transitions: The Turk Has No Friend but the Turk

Amerikalıların Gaziler Günü'nü kutlamasının ertesinde dünyanın farklı bir parçasında dikkatleri nahoş bir şekilde çekmek amacıyla üç Amerikan donanma askeri seçilmişti [1]. Bir grup Türk milliyetçisi, Karadeniz'deki NATO tatbikatının ardından, Amerikan donanma gemisi Ross'un dört günlüğüne İstanbul'a demirlemesini protesto etmek amacıyla İstanbul'un turistlerce sık ziyaret edilen bir mekânında gösteri düzenledi.

Türk Gençlik Birliği (TGB) üyeleri, denizcilere yaklaşarak onları tartakladı hatta başlarına elbise başlığı (Çuval) geçirmeye çalıştı—bu, 2003 senesinde gerçekleşen ve Kuzey Irak'ta Amerikan birliklerinin bir grup Türk askerini tutuklayarak üç gün boyunca alıkoyduğu onur kırıcı bir olaya yapılan göndermeydi.

Grup tarafından yayınlanan bir videoda [2] bir TGB üyesi şöyle diyor: “Amerikan ordusuna mensup olduğunuzu doğruladınız. Biz sizi katil olarak tanımlıyoruz. Sizden ülkemizi terk etmenizi istiyoruz. Size karşı protesto hakkımızı kullanıyoruz !”

Bunları söyleyen kişi ve diğerleri daha sonra denizcilerden birinin başına çuval geçirmeye çalışarak şöyle bağırıyor: “Yankee go home! [Amerikalılar evinize dönün]”

Donanma tarafından yapılan bir açıklamaya göre [3] denizciler olay yerinden zarar görmeden kaçıp kurtulmayı başardı ve güvenli bir şekilde gemilerine geri döndüler. Olayın ardından 12 kişi gözaltına alındı.

ABD Ankara büyükelçiliği tarafından sosyal ağlara gönderilen olay videosu hakkında bir Twitter mesajı yayınlandı ve olay “dehşet verici” olarak tanımlanarak [4] şöyle denildi: “Barışçıl protesto hakkına ve fikir özgürlüğüne saygı duyarken İstanbul’da bugün gerçekleşen olayı kınıyoruz.”

Büyükelçilik, “Türkiye’nin ünlü misafirperverliğine gölge düşürecek böyle bir eylemin reddedilmesinde Türk halkının büyük çoğunluğunun bizimle aynı fikirde olduğundan şüphemiz yoktur” ifadelerini kullandı.

İki ülkenin onlarca yıldır yakın askeri müttefikler olduğu göz önüne alındığında olayın tamamı oldukça dikkat çekicidir. Türkiye, NATO’ya 1952 senesinde katılmış ve 600.000 kişilik aktif birlikleriyle ABD’nin hemen ardından ittifaktaki ikinci büyük ordu haline gelmiştir [5].

Türkçede en sık kullanılan sözlerden birisi “Türk’ün Türk’ten başka dostu yoktur” sözüdür. Bu söz, I. Dünya Savaşı’nın ardından yenilgiye uğramış Osmanlı İmparatorluğu’nun yıkıntıları arasından doğmuş genç Türkiye Cumhuriyeti’nin hissiyatını oldukça güçlü bir şekilde yansıtmaktadır.

Fransa, Büyük Britanya, İtalya ve Yunanistan Osmanlıların çöküşünün ardından şimdi Türkiye topraklarını oluşturan bölgeyi işgal ettiler; Türkler onları, daha sonra Türk devletinin kurucusu olan Kemal Atatürk liderliğindeki bir bağımsızlık savaşıyla topraklarından kovdu.

Pew Research Center (Pew Araştırma Merkezi) tarafından elde edilen kamuoyu verileri bahsedilen sözün günümüzle bağlantısını ortaya koymaktadır. Bu senenin başlarında yayınlanan bir araştırmaya [6] göre Türkler en çok İsrail’den hoşlanmıyor: Türklerin %86’sı İsrail’den hoşlanmadıklarını belirtirken bunu %75 ile İran hakkındaki hoşnutsuzluk izliyor. ABD ve Rusya, yüzde 73 hoşnutsuzluk oranı ile üçüncü sırayı paylaşıyor.

Türkler ayrıca uluslar arası kuruluşlar hakkında da olumsuz düşüncelere sahipler. Türklerin %70’i NATO’dan hoşlanmadığını ifade ederken %66’sı Avrupa Birliği’ne olumlu bakmıyor.

Pew araştırmacıları yazılı bir beyanatlarında şöyle diyor: “Aslında Türk halkının gerçekten hoşlandığı herhangi bir ülke veya organizasyon bulmak oldukça zordur, tabi ki Türkiye haricinde. Bahar 2012’de gerçekleştirilen ankete göre [7] Türklerin %78’i ülkeleri hakkında memnuniyetlerini ifade ediyor.”

Türklerin İsrail’i sevmemesi bir sürpriz değil. 2010 senesinde İsrailli komandolar tarafından Türklerin silahsız Mavi Marmara gemisine bir baskın gerçekleştirildi ve 10 Türk aktivist öldü. Yakın zamanda Uluslar arası Ceza Mahkemesi (ICC) Gazze’ye doğru yol alan filonun bir parçası olan bu gemiye yapılan baskın nedeniyle İsrail hakkında kovuşturma açılmayacağını (bununla birlikte mahkeme, savaş suçlarının işlenmiş olabileceği noktasında “makul dayanakların” bulunduğunu vurgulamıştır)  ifade etmiş olsa da [8], Başkan Erdoğan ve Türk halkının büyük kesimi gayri meşru olarak gerçekleştirilen bu baskının bir savaş gerekçesi olduğu görüşünü paylaşıyor [9]. 
 
Başkan Esed’in Şam rejimine güçlü bir şekilde destek veren İran ve Rusya’nın neden Türkler arasında sevilmediğini ve kendi insanlarına vahşet uygulayan Suriye başkanından Türklerin neden nefret ettiklerini anlamak hiç de zor değil. ABD’nin tam da tersine bu ülkelerin Ankara ile stratejik bir ortaklığı söz konusu değildir.

Türkiye ve ABD arasında 60 yıldan beri var olan ittifaka rağmen Türkler Amerika hakkında yıllardan beri müphem görüşlere sahipler. Hoşnutsuzluk, Irak Savaşı’nın ardından Türklerin  %83’ünün ABD hakkında olumsuz görüş belirtmesiyle rekor bir seviyeye ulaşmıştır.

4 Temmuz 2013 tarihinde gerçekleşen ve Kuzey Irak Kürt bölgesinde, Amerikan güçlerinin 11 Türk özel operasyon askerini tutukladığı olayın acısı bugün hala unutulmamıştır.

Türkler, elleri kelepçelenen, başlarına çuval geçirilen ve 60 saat sonra salıverilmelerine kadar genelde terörist muamelesi gören askerlerinin tutuklanmasını, Washington’dan Ankara’ya bölgeden uzak durması için yapılan münasebetsiz bir uyarı olarak yorumladı.

ABD’nin, en seçkin askerlerine terörist muamelesi yaparak kendilerini aşağıladığına inanan Türk hükümeti ve halkı çileden çıkmıştı [10]. Bu olay, Amerikan istilası sebebiyle zaten kötü olan Türkiye’deki Amerika imajını iyice kötüleştirdi. Hatta bazı Türkler Amerika’yı Türkiye için en büyük güvenlik tehdidi olarak görmeye başladılar.

TGB, Amerikan karşıtı düşünceleri ile tanınan marjinal bir milliyetçi gruptur ve çoğunluğun görüşlerini temsil ettiğini iddia etmek abartılı bir ifade olacaktır. Bununla birlikte Türkiye’yi ziyaret eden her Amerikan yetkilisi ve servis üyesi bu grubun varlığından haberdardır. Bu onların ilk olayı değildir ve şüphesiz son olayları da olmayacaktır.

Önemli olan Türkiye’deki Amerikan karşıtı duyarlılığın [11] seviyesidir ki neredeyse her zaman şiddet içermeyecek şekilde ifade edilen bu duyarlılık, Pakistan ve Filistin’in de içinde bulunduğu İslam ülkelerininkilerden daha baskındır.

Ankara’ya bir müttefik olarak güvenmeye devam eden Amerikalılar için Türk hissiyatının yoğunluğu biraz muammadır. 

Türklerin Amerikan karşıtı düşüncelerinin nedenleri Amerikan dış politikalarının altında yatmaktadır ki bunun büyük kısmını Washington’un İsrail’e olan desteği oluşturmaktadır. Fakat bunun yanında daha özel bir mesele olan Kürt sorunu da sebepler arasında yer almaktadır.

Türklerin büyük kesimi Amerika’nın sadece Iraklı Kürtleri değil aynı zamanda PKK militanlarını da desteklediğine ve amacının Türkiye’yi bölmek olduğuna inanmaktadır. Türk seküler kesimi ABD’nin politik İslam’a yaklaşımını eleştirerek ABD’yi Erdoğan hükümetine izin vermekle itham etmektedir.

Türkiye oldukça kutuplaşmış bir ülkedir, fakat her kesimi bir araya getiren bir şey varsa o da Türklerin, ABD ve onun bölgedeki kötü niyetlerine yönelik komplo teorilerine olan sevgileridir.  

ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden, 21 Kasım tarihinde Türk liderler ile gerçekleştireceği görüşmeler için Türkiye’ye gidecek. Tek bir görüşmeden çok fazla şey beklemek pek gerçekçi olmayabilir, fakat Washington ve Ankara arasında var olan gerilimin yumuşatılması her iki ülkenin ortak menfaatine hizmet edecektir.

Berivan Oruçoglu, 14 Kasım 2014, Foreign Policy



Tamer Güner, 17.11.2014, Sonsuz Ark, Çevirmen Yazar, Çeviri




 Doğu Perinçek'in 17 Kasım 2014 Tarihli Açıklamaları: 

İŞÇİ Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, Türkiye Gençlik Birliği (TGB) üyeleri tarafından Amerikan askerlerinin başına çuval geçirilmesiyle ilgili, "Amerika’nın Türkiye’de içimizi karıştırdığı, bölücü terör örgütünü açıkça desteklediği koşullarda bu çuval geçirilmesi olayını, 2003 yılında Süleymaniye’de askerimizin başına çuval geçirilmesine bir cevap olarak görmeyip, önümüze baktığımız zaman Amerika’ya bir uyarı bu" dedi. 

İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, Trakya turu kapsamında Edirne’nin Keşan İlçesi’nde konferans verdi. Konferans öncesi düzenlenen kahvaltıda basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Perinçek, geçen Çarşamba günü Karadeniz’de yapılan NATO tatbikatından dönen ve İstanbul Sarayburnu’nda demirli bulunan 71 bordo numaralı USS ROSS adlı ABD savaş gemisinin askerlerinin başına TGB üyeleri tarafından çuval geçirilmesi olayıyla ilgili değerlendirmede bulundu. Doğu Perinçek olayı gerçekleştiren gençleri kutladığını belirterek şöyle dedi: 

"Tam zamanında Türkiye’nin çok kritik bir sorunuyla ilgili olarak bu eylemi başardılar. Amerika Birleşik Devletleri artık gizlemiyor, PKK’ya silah veriyor, PKK’yı destekliyor. Hatta 'Ortadoğu’da ki müttefikim artık Türkiye değildir, Kürtlerdir, Kürdistan’dır.' Hatta daha da ileri gidiyor 'Müttefikim PKK’dır’ diye açıklamalarda bulunuyorlar ve bu bütün dünyanın gözü önünde oluyor. Okullar ateşe verildi. Mehmetçiğimiz Hakkari’de vuruldu kahpece arkadan. Diyarbakır’da yine astsubayımız vuruldu. Mehmetçiğe sıkılan bu kurşunlar Amerika’dan, askerimize, polisimize sıkılan kurşunlar Amerika’dan. Amerika dikkat ediniz çok önemli bir uyarı geldi, Genelkurmay Başkanı bir açıklama yaptı. 'Türkiye’de kalkışmalar olabilir, hazır olmalıyız bu kalkışmalara' şeklinde. Amerika’nın yine bunu kışkırttığını yine Genelkurmay Başkanı söyledi. O bakımdan Amerika’nın Türkiye’de içimizi karıştırdığı, bölücü terör örgütünü açıkça desteklediği koşullarda bu çuval geçirilmesi olayını, 2003 yılında Süleymaniye’de askerimizin başına çuval geçirilmesine bir cevap olarak görmeyip önümüze baktığımız zaman Amerika’ya bir uyarı bu. İP Genel Başkanı Doğu Perinçek, ilçedeki bir düğün salonunda ülkenin genel sorunlarıyla ilgili konferans verdikten sonra Keşan’dan ayrıldı.

Doğu Perinçek Kimdir/Wikipedia:

Doğu Perinçek, Ergenekon örgütü soruşturması kapasamında 21 Mart 2008 günü saat sabah 04:30 sıralarında, evine baskın yapılmak suretiyle, Cumhuriyet gazetesi imtiyaz sahibi ve baş yazarı gazeteci İlhan Selçuk, İstanbul Üniversitesi eski rektörü Kemal Alemdaroğlu ve pek çok İşçi Partilinin de aralarında bulunduğu isimlerle birlikte gözaltına alındı. Yapılan sorgunun ardından tutuklandı. 

Perinçek; silahlı terör örgütü kurma, yönetme, zorla hükûmeti ıskata teşebbüs, TC hükûmetine karşı silahlı isyana tahrik, açıklanması yasak belgeleri temin etme suçlamasıyla İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesinde yargılanmştır ve 5 Ağustos 2013'te İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından karara bağlanan Ergenekon davasında 117 yıl hapis cezasına çarptırılmıştır.[19] 06. Mart 2014 tarihinde Özel Yetkili Mahkemelerin TBMM kararı ile kaldırılmasının ardından 10 Mart 2014 akşamında tahliye edilmiştir.

28 Şubat sürecindeki aktif tutumuyla öne çıkan Perinçek, bu dönemde "Cumhuriyet Devrimi Kanunları Uygulansın" kampanyasını başlattı, "Ordumuz tankları resmi geçit için almadı", "TSK, Cumhuriyet devriminin mevzilerine girmiştir" sözleriyle dikkat çekti.  1991 yılında 2000'e Doğru dergisi genel yayın yönetmeni iken, Lübnan'a giderek Bekaa Vadisi'nde PKK lideri Abdullah Öcalan'la görüştü. Görüşmeler önce dergide yayımlandı, ardından kitap olarak basıldı.

Mart 1968'de tamamladığı "Türkiye'de Siyasi Partilerin İç Düzeni ve Yasaklanması Rejimi" adlı doktora teziyle, hukuk doktoru oldu. Yine aynı zamanlarda Fikir Kulüpleri Federasyonu (Dev-Genç) genel başkanlığı görevini üstlendi ve 1968'de gerçekleşen kitlesel gençlik eylemlerinin önderlerinden oldu. 1968 Kasım'ında arkadaşlarıyla birlikte Aydınlık dergisini kurdu. Millî Demokratik Devrim tezlerini savunan Perinçek 1969'da illegal Türkiye İhtilalci İşçi Köylü Partisi (TİİKP) örgütünü kurdu. 12 Mart 1971 Muhtırası'nın ardından tutuklandı ve TİİKP davasında, Türk Ceza Kanunu'nun 141. maddesi uyarınca 20 yıl hapse mahkûm edildi. İki buçuk yıl kadar hapis yatmasının ardından, 1974 Temmuz'unda genel afla serbest kaldı. Bu dönemde Perinçek'e orduya sızma suçlaması da yöneltildi. Perinçek'le bağlantısı olduğu öne sürülen devrimci subaylar, 12 Mart dönemindeki "Kara Kuvvetleri Devrimci Subaylar Örgütü" ve "Şafak Subaylar grubu" davalarından yargılandı.

28 Ocak 1978'de Türkiye İşçi Köylü Partisi'ni kurdu; aynı yılın 20 Mart'ında Aydınlık'ın günlük gazete biçiminde yayımlanmasına öncülük etti. Aydınlık gazetesinin bu dönemde yayınladığı "Bilinmeyen Sol" yazı dizisi büyük ses getirdi.

12 Eylül 1980 Darbesi'nin ardından tutuklandı. 8 yıl hapse mahkûm edilen Perinçek, Mart 1985'te serbest kaldı.


Çeviri Metnin Orijinali:


Çeviri Analizin Referansları:











Seçkin Deniz Twitter Akışı