29 Nisan 2024 Pazartesi

SA10718/SD3093: Nezdîra | Nesnel Dokunuşlar 12: Mustafa Kemal ‘Kayıp Kuşak’ Sayılabilir mi, Ne Dersiniz?

      Sonsuz Ark/ Evrensel Çerçeveye Yolculuk

"Düşünün; sonraki kuşaklardan birinin adı ‘Mim Kuşağı’ olacak; eğlenceli olmaz mı, ‘mim’ koyduğumuz bu hususa özel olarak?"

‘Z Kuşağı’ vurgusunu kalınlaştırarak ve ‘kuşak’ bilgeliğinizi ısrarla gözlerimizin içine sokarak yaptığınız yorumlarla ‘çok büyük entelektüel bir eylem gerçekleştirdiğiniz itkisiyle’ her yere karamsarlık yaydığınızı, bunu yaptıktan sonra da kendinize lezzetli bir pirzola ziyafeti çekmiş gibi keyifle köşenize çekildiğinizi düşündüğümde, sizi rahatsız edecek sorular sormak isterim.

Üstelik izninizi de alarak bunu yapmak isterim, ancak izin vereceğinizi sanmıyorum, hatta öfkeleneceğinizi ve bana haddimi bildirmek için elinizden ‘ne’ gelirse yapacağınızı biliyorum, ama yine de içinizde kalmış olmasını umduğum küçük bir ‘insan parçasına’ amacımın onu kırmak olmadığını belirterek sormak isterim:

‘Nesilleri ya da sizin tabirinizle ‘kuşakları’ harflerle isimlendirmenizin nedeni nedir? Z harfinden sonra hangi harfi kullanmayı düşünüyorsunuz? Z harfinden sonra herhangi bir harf kalmadığına göre kıyamet kopana kadar doğan insanlar ‘Z Kuşağı’ mı sayılacak?’

Nesnel sorularımın alışkın olduğunuz sorulara benzemediğini biliyorum. Kuşakları harflerle isimlendirenlerin de sizler olmadığını biliyorum. Soykırımlarla dolu bir tarihe sahip olan Batı’nın -son birkaç yılda medyada karşınıza çıkmış olan- birkaç metninde gördüğünüz için kuşakları harflerle sınıflandırdığınızın da farkındayım.

Hatırlatmak istediğim ilk şey şu; son üç kuşak X,Y,Z olarak adlandırıldı, ondan önce harfler sadece ve yalnızca ABD üniversitelerindeki Masonik örgütlenmelerde kullanılmıştı (Alfa, Beta, Teta gibi Grek harfleriyle) Ve bu seçilmiş gençlerin hiyerarşideki yerlerini simgeliyordu; sıradan sizlere de önce sıfatları, sonra da harfleri uygun gördüler; tıpkı bir fabrikadan seri olarak çıkan herhangi bir ürüne verilen etiket gibi.

Küçük bir dipnotla ilerleyelim mi?

Mesela kuşak sınıflamasına 1880’lerden başlıyor Batı ve bu kuşağa ‘Kayıp Kuşak’ diyorlar. O yıllarda doğan Mustafa Kemal ‘Kayıp Kuşak’ sayılabilir mi, ne dersiniz?

Hadi sayalım kuşakları:

Kayıp Kuşak (1883-1900), Muhteşem Kuşak (1901-1927), Sessiz Kuşak (1928-1945), Baby Boomers (Bebek Patlaması) (1946-1964), X Kuşağı (1965-1980), Y Kuşağı-Milenyumlar (1981-1996), Z Kuşağı (1997-2010)

Sorularıma geri dönelim mi?

‘Nesilleri ya da sizin tabirinizle ‘kuşakları’ harflerle isimlendirmenizin nedeni nedir? Z harfinden sonra hangi harfi kullanmayı düşünüyorsunuz? Z harfinden sonra herhangi bir harf kalmadığına göre kıyamet kopana kadar doğan insanlar ‘Z Kuşağı’ mı sayılacak?’

Şu sorumun cevabı çok önemli:

Masonların nedeni belli, Batılıların nedeni de belli, peki sizin ‘Nesilleri ya da sizin tabirinizle ‘kuşakları’ harflerle isimlendirmenizin nedeni nedir?'

Buna cevap verebilecek kapasitede olduğunuzu sanmıyorum, eğer birkaç şey okumuşsanız, Batılıların belirlenen yıllar arasında doğan insanları ortak özellikleriyle ayırdıklarını söyleyeceksiniz ve sizin nedeniniz olmadığı için verebileceğiniz bir cevabınız da olmayacak. Sorumun temellenişi de bu koşul önermesine bağlıydı aslında.

Mesela Z kuşağının kızlarının ergenlikte Y kuşağı gibi kolayca gebe kalmadığına ve dinle hemen hiç ilgilerinin kalmadığına dair verilere sahipler Batılılar, sizde bu tür veriler var mı? Sizin nedeniniz ne?

Şu sorum itiraf etmeliyim ki nesnelliği çok zorlayan bir soru: 'Z harfinden sonra hangi harfi kullanmayı düşünüyorsunuz?'

Sorumu biraz daha genişleterek yeniden soruyorum:

‘Harf kurgusuna devam ederek başa dönüp Latin Alfabesinin ilk harfine isnaden 2010 sonrası seri üretim çocuklarınıza ‘A Kuşağı’ mı diyeceksiniz?’ 

Sınıflandırma size ait olmadığı için bu konuda da bir fikriniz olacağını da sanmıyorum. Batı’nın nasıl bir sınıflandırma yapacağına bağlı her şey; çocuk sizin ama sınıflandırma onların.

Son soruma bakıyorum dikkatle, bu soruyu neden sordum diye soruyorum kendime: 

‘Z harfinden sonra herhangi bir harf kalmadığına göre kıyamet kopana kadar doğan insanlar ‘Z Kuşağı’ mı sayılacak?’

Kötü bir soruydu emin olun, hayır sorunun kendisi çok nesnel, çok doğru ve çok iyi bir soru; sizin cevap veremeyeceğinizi bildiğim için kötü. Sormamam gereken bir soruydu; öyle olmadığınız halde, sağlıklı bir akıl yürütme becerisine sahip olduğunuzu düşünerek bu tür sorular sormak bu soruları ‘kötü’ soru yapıyor, kusura bakmayınız.

Harf kurgusunu sürdüreceğini düşünelim Batı’nın. Ve sizin de bu kurguyu sürdürmekten başka çareniz olmadığına göre, size bir teklifte bulunabilir miyim?

2010’dan sonra doğan çocuklarınıza ‘Elif Kuşağı’ diyebilir misiniz; Arap harfleri ile kuşakları sınıflandırmak aklınıza gelebilir mi? Sonra ‘Be Kuşağı’, ‘Te Kuşağı’, ‘Se Kuşağı’ ‘Cim Kuşağı’ dersiniz sırayla… Elli yılı üç harfle geçiştirdiğinize göre yirmi dokuz harfle yarım bin yılı tamamlarsınız, hem de dünyaya bir teklifiniz olur.

Düşünün; sonraki kuşaklardan birinin adı ‘Mim Kuşağı’ olacak; eğlenceli olmaz mı, ‘mim’ koyduğumuz bu hususa özel olarak?

Gericilik mi olur sizce Arap Alfabesine dönmek?

Sorun değil, Batı 2010’dan sonra doğanlara yeni bir isim buldu bile, ‘Alfa Kuşağı’ diyorlar artık; belki haberiniz yoktur.

Ve üstelik iki bin beş yüzyıl önceye geri giderek Grek Alfabesini kullandıkları için onlara kimse gerici demeyecek; çünkü bu Masonların üç yüz yıldan beri severek, özenerek kullandıkları bir Alfabe, insan soyunu sınıflandırıp köleleştirdiklerini açıkça ilan ettikleri bir yüzyıldayız.

Ve bundan sonraki bütün kuşakları satanist yapacaklarına eminler. 

‘Bunları neden konuşuyoruz ki?’ diyebilirsiniz, bunları konuşmamız gerektiği için konuşuyoruz. Eğer kullandığımız kavramları biz üretmezsek, ürettiğimiz kavramlarla düşünmezsek bugüne dek olduğundan daha kötü şeyler yaşayacak sonraki insan nesilleri.

‘Alfa Kuşağı’  

Bu ses, ‘Alfa Köpeği’ gibi geliyor mu sizin de kulağınıza?

Bilmenizi isterim; kuşakları sınıflandırmayı reddediyorum bir insan olarak. İnsan yetiştirmenin Allah’ın tanımladığı çerçevede bir erdem işi olduğunu düşünüyorum ve hiçbir çağın getirdiklerinin bu erdem olgusuna zarar verebileceğini kabul etmiyorum.

Ve asıl soruma dönüyorum:

‘Mustafa Kemal ‘Kayıp Kuşak’ sayılabilir mi, ne dersiniz?’

Bu soruyu -kuşak sınıflamasından farklı ve bambaşka, Alfabe değişikliğinden ve Arap Harflerine yönelik nefretlerinizden de bağımsız olarak- onun liderlik ettiği savaşlarda yenilen Yunanlara yahut onu öldüren Masonlara sormayı dener misiniz?

Mustafa Kemal'in neden -Masonlar gibi- Grek Alfabesini değil de Türkçe'ye uyarlanmış Latin Alfabesini seçtiğini de sorar mısınız?

Çok mu karışık sorular sordum?

Bence çok nesnel ve yakından bakılarak sorulan sorular, sorulması gereken sorular.

'Mim' koyduğumuz şeyler 'mühimdi' eskiden.

Mim ile attığımız imzalar da.


<<<Önceki                           Sonraki>>>


Seçkin Deniz, 29.04.2024, Sonsuz Ark, Nezdîra | Nesnel Dokunuşlar


Nezdîra | Nesnel Dokunuşlar

Seçkin Deniz Yayınları




Sonsuz Ark'tan
  1. Sonsuz Ark'ta yayınlanan yazılardan yazarları sorumludur. 
  2. Sonsuz Ark linki verilerek kısmen alıntı yapılabilir.
  3. Sonsuz Ark yayınları Sonsuz Ark manifestosuna aykırı yayın yapan sitelerde yayınlanamaz.
  4. Sonsuz Ark Yayınlarının Kullanımına İlişkin Önemli Duyuru için lütfen tıklayınız.

   

Seçkin Deniz Twitter Akışı