6 Kasım 2019 Çarşamba

SA8109/KY13-AO315: Vicdan Körelmesi

"Kapitalizmin insan ahlakını hızla yok ettiği günümüz dünyasında erdemli insan sayısı gitgide azalmakta, yerlerini her türden düşünceye, ideolojiye sahip, yaptığı yanlışı nakış gibi dokuyarak yanlışını topluma doğrulattıran kişiler almakta."

“Ahlak özel ve pahalı bir lükstür.”
Henry Adams

Bir toplumu yıkacak olan şeylerin başında ahlakî yozlaşma gelir. Zira ahlak yozlaşma kendine kolay zemin bulan, zayıf bulduğu yerden zaaf içindeki kişilerin kalbine rahatlıkla ulaşabilen akışkanlığa, saydamlığa sahiptir.

Hepimizin örneklerinden bildiği gibi; İnsanoğlu hangi düşünceye sahip olursa olsun karakteriyle, genetik kodlarıyla çeşitli zaaflarla yüklüdür. O nedenle; ahlakî yozlaşma içinde olanlar arasında her düşünceye, ideolojiye sahip insanların olması mümkündür.

İster dini bütün görünen, isterse hümanist, seküler veya sosyalist düşünceye sahip görünen kişiler olsun, her birinin arasında böylelerinin olması muhtemel olduğu için, ahlakî düşkünlük içine yuvarlanmış olan hiç ummadığımız kişilerle karşılaştığımızda şaşkınlık yaşamamalıyız..

Kapitalizmin insan ahlakını hızla yok ettiği günümüz dünyasında erdemli insan sayısı gitgide azalmakta, yerlerini her türden düşünceye, ideolojiye sahip, yaptığı yanlışı nakış gibi dokuyarak yanlışını topluma doğrulattıran kişiler almakta.

Alev Alatlı’nın bu tablo karşısında söylediği “her yasal şey, helal değildir.” sözü her şeyi kılıfına uydurup, menfaatine uygun olarak şekillendiren bu tip ahlaki yozlaşmaları özetleyen oldukça güzel bir söz.

Bunun örneği maalesef her yerde görülmekte, bu zihniyet sahiplerinin işgal ettiği kurum ve kuruluşlar bu tip kişilerce bir fırsat yeri olarak görülmekte, buralarda helal olmayan yasal yollarla çeşitli kazançlar elde edilmekte..

Böylesi bir toplumsal çürüme karşısındayız ve bunlara karşı direnmenin çeşitli zorlukları var. Zira bu yapılar içinde bulunan sorumlu pozisyonundaki fırsatçılar yasal zemin içinde hareket ettikleri için ellerindeki güçler/çeşitli doneler bulundukları yerlerdeki varlıklarını sürdürmeye fazlasıyla yetiyor.. Olup bitene karşı yaptığınız itirazlar, direnmeler mevcut yapısal kurgu karşısında sonuç vermiyor.

Bu gidişin nereye varacağını kestirmek zor olmasa gerek..

Eminiz ki; bu gibi şeyler kulun hesap soramayacağı kalıplara dökülse de Allah hesabını sorar.. Herkes yaptığının karşılığını bulur.. Bu hesap hesap günü ayrı, yeryüzünde de bir şekilde çıkar.

İçinde bulunduğumuz bu vicdan körelmesinin insanlığı esir aldığını düşünürsek kendimizi, çoluk, çocuğumuzu bu manzaradan uzak tutmaya çalışmaktan başka elimizden bir şey gelmez..

Doğruya mazeret aramak zorunda kalınılan ve menfaate dayalı yapısal kurguların yasal zeminlerde yol aldığı böylesi bir zaman diliminde bunu yapabilmek de başlı başına bir erdemlilik...



Adnan ONAY, 06.11.2019, Sonsuz Ark, Konuk Yazar, Gündem'in Düşündürdükleri





Sonsuz Ark'tan
  1. Sonsuz Ark'ta yayınlanan yazılardan yazarları sorumludur. 
  2. Sonsuz Ark linki verilerek kısmen alıntı yapılabilir.
  3. Sonsuz Ark yayınları Sonsuz Ark manifestosuna aykırı yayın yapan sitelerde yayınlanamaz.

Seçkin Deniz Twitter Akışı