28 Ocak 2018 Pazar

SA5556/KY59-MLÖZ34: Paranoya mı Yoksa İnce Hesap mı, Hangi Ülkeler Rusya’yı Müdahale Etmekle Suçladı?

Sonsuz Ark'ın Notu:
Aşağıdaki çeviri, somut kanıtların olmadığını iddia etse de Rusya'nın hemen her ülkede yalan haberlerle kamuoyunu etkilemeye çalıştığını inkâr etmiyor... Türkiye-Rusya ilişkilerinin dalgalı seyrine göre RT İngilizce ve Sputnik Türkçe İnternet siteleri ve sosyal medya (Twitter-Facebook)'ta Türkiye ve Erdoğan hakkında çıkan yalan haberlerle (Yolsuzluk #Rusya’da düştü, #Türkiye’de yükseldi'#Taksim'deki tekbirli ve #cihat temalı #Halep protestosuna polis göz yumdu, destek verdi' ) Türkiye kamuoyu çok sık karşılaşmaktadır. (Seçkin Deniz olarak seçim dönemlerinde ya da herhangi bir ulusal ya da uluslararası olgu ya da olayın yansıtılması konusunda onlarca yalan haber için Sputnik'i uyardım2 Temmuz 2017'de Sputnik Türkiye'ye şöyle yazdım: Sputnik, Türkiye aleyhine yayın yapmaya devam ediyorsun, bu anlaşılan bir Putin politikası, unutma seni yasaklamak gerekebilir) Dün (27 Ocak 2018) Rus haber ajansı RİA Novosti'nin PYD/YPG terör örgütünün sözde temsilcisine dayandırarak paylaştığı ve Sputnik'in Twitter hesabı ve internet sayfasında yayınladığı "Afrin'de Türk helikopteri düşürüldü" haberi yalanlandı (Örnek görsel için  analizin sonuna bakınız).
Seçkin Deniz, 28.01.2018

Паранойя или расчёт? В каких странах уже обвинили Россию во «вмешательстве»

İç siyasi sorunlarının çıkmasında Rusya’yı sorumlu gören ülkelerin sayısı bir düzineye ulaşmış durumda. Genellikle kimse “müdahale"nin güçlü kanıtlarını sunmaz ve Moskova’nın söylediklerini dikkate almaz.



14 Kasım günü İspanya, Kremlin’i Katalonya’daki olaylara ilişkin şüpheli Rus internet trafiği konusunda bilgilendirdi. İspanya Dışişleri Bakanlığına göre bu hesaplar aracılığıyla Katalonya krizi hakkında yalan yanlış bilgiler yayılıyordu. İspanyol makamlar doğrudan "Rus müdahalesi" ifadesini kullanmadılar ancak kastedilen tam olarak buydu. Aynı gün İngiltere Başbakanı Theresa May, Rusya'nın yanlış bilgiler yayarak Batı demokrasilerini baltalamaya çalıştığını söyleyerek sert bir açıklamada bulundu. Biz de yakın zamanlarda başka kimlerin Rusya’yı müdahale etmekle suçladığını hatırlatmaya karar verdik. 




ABD (Temmuz 2016 - Şimdiki Zaman)


Rusya’yı Amerikan seçimlerine karışmakla ilk önce Demokrat Partisinin ABD Başlan adayı Hillary Clinton suçlamıştı. Bu olay, parti yöneticilerinin yazışmalarının Wikileaks sitesinde yayınlandıktan sonra geçen senenin yaz aylarında oldu. Yazışmalarda yönetiminin ön seçimlerde Bernie Sanders’e karşı Clinton’u desteklediğini ortaya çıkmıştı. 


6 Ocakta seçimler sırasında CIA müdürlüğü tarafından ABD sitelerine yapılan hacker saldırılarının “büyük olasılıkla Vladimir Putin’in özel emriyle gerçekleştirildiğini” belirten bir rapor yayınlandı. 


Raporda kanıtlara yer verilmiyordu. Şubat-mart aylarında ABD medyasında Donald Trump’ın takımındaki kişilerinin Rus diplomatlar ve iş adamlarıyla yapılan görüşmeler hakkında haberler çıkmaya başlamıştı. Trump’ın çevresiyle yakın ilişkiler içinde olan ve “Kremlin’in ajanı” olmakla suçlananlar arasında şarkıcı Emin Ağalarov, ABD'nin Rusya Büyükelçisi Sergey Kislyak, avukat Natalia Veselnitskaya, iş adamı Yuri Milner ve diğerleri bulunuyordu. 


Bir yıl boyunca Amerika Birleşik Devletlerinde çeşitli siyasi güçler başkanın görevden alınma konusunu gündeme getirirken Rusya’nın seçimlere müdahale etmesini de gerekçeler arasında gösteriyorlardı. Bu suçlamaların ardından ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı Michael Flynn ve FBI Başkanı James Comey görevlerinden uzaklaştırıldılar. Trump'un seçim kampanyası merkezinin eski başkanı Paul Manafort ABD aleyhine komplo kurmakla suçlandı.




Almanya (Eylül 2016)

Anayasayı Koruma Federal Dairesi başkanı Hans-Georg Maassen, Rusya’nın Bundestag’a ve bir takım siyasi partilere karşı siber saldırılar düzenlediğini söylemişti. Saldırıların en az bir Alman medya kuruluşuna ve yurtdışındaki birkaç hedefe yönelik olduğunu söyledi ama herhangi bir kanıt elbette ki sunmadı. 


Birleşik Krallık (Aralık 2016)


İngiltere İşçi Partisi milletvekili Ben Bradshaw İngiltere'nin AB'den çıkmasıyla ilgili yapılan referandumun sonuçlarını Rusya'nın müdahalesinin belirlediğini söyledi. Bradshaw'a göre, sonuçlar "Moskova destekli" bilgisayar korsanları tarafından çarpıtıldı. “Elimizde herhangi bir kanıt bulunmuyor ama bunun böyle olmasının olasılığı yüksek olduğunu düşünüyorum” dedi milletvekili. 


Gerçi parlamentoda yapılan tartışma sırasında Bradshaw’un Muhafazakâr partisinden karşı konuşmacı Rusya'ya yapılan bu tür saldırıların Soğuk Savaş zamanlarını hatırlattığını ve "propaganda gazetesine layık" olduğunu söyledi. Fakat Bradshaw söylediklerinde ısrarlıydı: “Önde gelen dünya devletleri Rusya'nın içişlerine müdahalesinin boyutunun farkına varmazlarsa, yakında tüm dünya çöküşün eşiğine gelebilir.”


Fransa (Şubat 2017)


Fransa’nın Başkanı Emmanuel Macron’un seçim bürosunun basın sekreteri Benjamin Griveaux Rusya’yı seçimlere müdahale ettiği gerekçesiyle suçladı. Düzenlediği basın toplantısında şöyle demişti:  


“Bugün şu gerçeklere bakmak gerekiyor: Rus devletine ait iki büyük medya kuruluşu, RT ve Sputnik yalan haberler yayınlıyor. Sonra bu haberler alıntılanıp demokratik yaşamımızı etkiliyor.” 


Böyle bir tepkinin sebebi Sputnik’in “Macron, Bankaların Menfaatleri Doğrultusunda Hareket Eden Bir Amerikan Ajanı Olabilir" başlığı altında yayınladığı makalesi oldu. Makalede cumhuriyetçi milletvekili Nicolas Dhuicq, Macron'un "ikili bir hayat" yaşadığını ve "zengin bir gay lobisi" tarafından desteklendiğini söyledi. Benjamin Griveaux, Rus medyasında Macron’a yapılan saldırılarının nedeninin onun Rusya’ya karşı sergilediği sert tutumunun olduğunu söyledi. Daha önce röportajlarından birinde Macron, "Rusya Federasyonu karşısında güçlü bir Avrupa oluşturmak" istediğini söylemişti.




Karadağ (Şubat 2017)

Karadağ savcısı, Rus makamlarını ülkede hükümet darbesine hazırlık yapmakla suçladı. Ülkenin Parlamento seçimlerinin arifesinde, 16 Ekim 2016 tarihinde Rus milliyetçilerinin telkinleriyle komplo hazırlığında olduğu düşünülen yaklaşık 50 kişilik güçlü bir örgüte üye olan Sırp uyruklu 14 kişilik bir grup tutuklanmıştı. Milo Đukanoviç’in başında olduğu hükümetin devrilmesi teorik olarak bu Balkan ülkesinin NATO’ya katılımını engelleyecekti. Bu olaylardan sonra Moskova, Karadağ'daki yasadışı eylemler ile hiçbir ilişkisinin olmadığını defalarca belirtmişti.



Hollanda (Mart 2017)


Rus siber korsanlarının müdahalesinden korkan Hollandalı yetkililer Parlamento seçimleri sırasında oyların bilgisayar aracılığıyla sayılmasından vazgeçti. Yine de bu durum ABD’nin Dışişleri Bakanı Rex Tillerson’un Rusya’nın Hollanda seçimlerine müdahale edip etmediği sorusuna olumlu yanıt vermesine engel olmadı.


Danimarka (Nisan 2017)


Danimarka’nın Savunma Bakanı Claus Hjort Frederiksen, Kremlin korsanlarının iki yıl boyunca departman çalışanlarının elektronik kutularına erişim sağladıkları konusunda açıklamada bulundu. Ayrıca, söylediklerine göre Rusya, Danimarka Dışişleri Bakanlığındaki bilgisayarlara siber saldırılar düzenledi.


Malta (Haziran 2017)


Avrupa Birliği’nin küçük ülkesinin Başbakanı Joseph Muscat Rusya’yı siber atak düzenlemekle suçladı. Bu, Panama Belgelerini yayınlandıktan sonra gerçekleşti; belgelerde Başbakanın birkaç tane offshore hesabı olduğu belirtiliyordu. Daha sonra, Malta’da Ekim 2017'de arşivlerin araştırmasını yapan gazeteci Daphne Caruana Galizia arabaya yerleştirilen patlayıcının infilak etmesiyle hayatını kaybetti.


İsveç (Ağustos 2017)


“The Guardian” İsveç'in Rus siber saldırılarının ve "yalan haber" kampanyasının hedefi haline geldiğini yazdı. Moskova’nın kampanyayı hangi amaçla düzenlediği haberde belirtilmiyordu.




Uzman Yorumu

Devlet ve Hukuk Enstitüsü Sektör Başkanı William Smirnov:


"Bu konu yalnızca Rusya’nın başka ülkelerin iç işlerine müdahale etme meselesi değil. Burada daha çok Batılı ülkelerin seçkin azınlık yönetimlerinin kendi ülkelerinin nüfusunu iç ve dış siyasi sorunları karşısında birleştirme girişiminden söz edebiliriz. Maalesef bu konsolidasyon Rusya ile ilişkilerin bozulması pahasına gerçekleşiyor. Ancak tüm bu skandallardan sonra sözü geçen ülkelerle ilişkimizin tekrar normal hale gelmesinin imkânsız olduğunu söyleyemeyiz. Aslında Rusya’nın müdahalede bulunduğu suçlamalarına rağmen Moskova’nın Fransa, İspanya, Almanya ve hatta Amerika Birleşik Devletleri ile diyaloğu hala devam ediyor. Siyasi irade sergilendiği zaman ilişkilerin hızla eski haline geleceğini düşünüyorum. Daha birkaç yıl önce ABD’nin Avrupa hükümetlerini gizlice takip ettiği, örneğin Merkel’in telefonlarını dinlediği için nasıl suçlandığını hatırlayalım. Washington için bu macera oldukça ağrısız noktalandı.  Elbette ki ABD, birçok Avrupa ülkesinin en büyük müttefiğidir. Rusya şimdi çok farklı bir durumdadır. Ancak bu olay siyasette her türlü yaranın ne kadar hızlı iyileşebileceğinin bir örneğidir. Yeter ki irade bulunsun."


Gleb İvanov; 15.11.2017




Türkiye Örneği
(27 Ocak 2018) Rus haber ajansı RİA Novosti'nin PYD/YPG terör örgütünün sözde temsilcisine dayandırarak paylaştığı ve Sputnik'in Twitter hesabı ve internet sayfasında yayınladığı "Afrin'de Türk helikopteri düşürüldü" haberi yalanlandı.



Melek Öz, 28.01.2018, Sonsuz Ark, Konuk Yazar, Çeviri-Analiz, Çeviri

Melek Öz Yazıları
 


Kaynak:

http://www.aif.ru/politics/world/paranoyya_ili_raschyot_v_kakih_stranah_uzhe_obvinili_rossiyu_vo_vmeshatelstve


Sonsuz Ark'tan
  1. Sonsuz Ark'ta yayınlanan yazılardan yazarları sorumludur. 
  2. Sonsuz Ark linki verilerek kısmen alıntı yapılabilir.
  3. Sonsuz Ark yayınları Sonsuz Ark Manifestosu'na aykırı yayın yapan sitelerde yayınlanamaz.

Seçkin Deniz Twitter Akışı