19 Kasım 2015 Perşembe

SA2064/YB35: Dostluklara İlişkin Didikleniyor Düşüncelerim / Sınanmış Renkler 34

Sonsuz Ark/ Evrensel Çerçeveye Yolculuk

“Dostluk bir bağımlılık değildir dostlarım, öyle baktığınızda dostunuzu kaybetmeye başlarsınız.”

İnsan, alışkanlıklarına mahkûmdur dostlarım. Bu o kadar uzun bir hikâye ki, yaratıldığı günden bu yana ısrarla anlatmıştır bu mahkûmiyeti insanoğlu… Ağlayarak anlatmıştır, bağırarak anlatmıştır, öfkelenerek anlatmıştır, şarkı söyleyerek anlatmıştır, öldürerek anlatmıştır. Alışkanlıklarını terk etmek istemiştir ya da oldukları gibi sürsünler diye çabalamıştır. Terk etmek istediği zaman başka, sürdürmek istediği zaman başka davranmıştır; bundan bir hayat üretmiştir.

Açık sularda dingin düşüncelerin teni çok yumuşak, dokundukça hassaslaşıyor gibi bütün düşünceler; inceliyor, parlıyor ve şeffaflaşıyor. Gördüklerimi size anlatırken, bir tür geçmiş-gelecek muhasebesi yapıyorum sanki. Ölçebildiklerim, sınandığım zamanların başından bağlanıyorlar benden önceki sınanmışlara. Sonra size bu sınanmışlığın bende kalan hatırâlarını anlatıyorum.

Belki de bende alışkanlık yapanlardan size ulaşanlar bu alışkanlığın verdiği mahkûmiyetin eseri. Anlatma alışkanlığına mahkûmmuşum gibi hissediyorum. Sizde de dinleme alışkanlığına olan mahkûmiyet var. Ben anlatmaktan vazgeçsem, siz de dinlemekten; hep beraber rahatsız olacağız muhtemelen. Buna mahkûmuz galiba; ama ne tatlı bir mahkûmiyet; keşke bütün alışkanlıklara mahkûm olduğumuzda böyle hissedebilsek… Ama maalesef öyle değil.

Dostluklara ilişkin didikleniyor düşüncelerim. Fark ediyorum; dostluk dediğimiz şey asla gerçekten ve daima var olacak kadar güçlü bir şey değil, bir tür hayâl. Bu hayâle tutunarak alışkanlıklar üretiyorlar insanlar ve buna dostluk diyorlar… Heyhât ki, bu alışkanlıklar asla dostluğun bizzat kendisi olmuyor.

Alışkanlıklarımız rahatsız edildiğinde önce dostluk duygularımızı hırpalıyoruz, sonra dostlarımız dediğimiz insanların kusurlarını tesbih taneleri gibi tek tek seçiyor ve sorguluyoruz…  Neticesi kaybetmek oluyor bu devinimin. Dostluk dediğin alışkanlıklarla kurduğun şey, artık istemediğin terk edilmek üzere olan birer yük oluyorlar bir süre sonra.

Elbette acı çekiyorsun, terk ettiğin alışkanlıklarla meşgul olamayınca. Mahkûmiyetten kurtuluyorsun, doğru; ama başka bir mahkûmiyete doğru dümen kırdığını fark etmiyorsun. Acı daha büyük bir mahkûmiyet çünkü.

Dertleşmek için ya da bir yerde sen ne zaman istersen seni daima anlamak için hazır tuttuğun bir affedici duvar gibi alıştırmışsın kendine dostu, dosta da kendini. Böyle bir çıkarcı mekanizma kurulmuş tâ ilk insandan bu yana. Ve sana kadar gelmiş; çaresiz dost ya da değilin içerisinde acı söyleyen, uyaran, susan, kızmayan, kızsa da küsmeyen ve bunları yapmadığı zaman dost saymadığın insana bu ihtiyaçların yüzünden mahkûmsun. Bu ihtiyaçlarına da alışkanlıklarından bir kısmı diyebiliriz, değil mi dostum?

Kolay kaybediyoruz, zor kazandığımız hâlde. Güvensizliğin hüküm sürdüğü yeryüzünde güvenmeyi başarabildiğiniz bir insana karşı daima dikkatli ve nazik olmalısınız dostlarım. Sert bir ruhla yanınıza çıkageldiklerinde, dostlarınızı önce sakinleştirin; onları dinleyin… hemen karşılarına kendi nefsinizi dikmeyin, onun alışkanlıklarının içine kendi dostluğunuzun güzel ve iyi alışkanlıklarınızı itiverin, yumuşasınlar; öfkelerini ezsinler… zaten bu değil midir dostluk?

Balıklar bile alışkanlıklarının peşinden giderler… yunuslar mesela, köpekler, kediler, eşekler, atlar… Onların bu alışkanlıklarını fark ettiğimizde dostluk diye takılır aklımıza onların bu ısrarlı yolculukları… Ya da durup düşündüğünüz yerde bir meyhaneye dadanmış olan bir ayyaş, bir avın peşinde günlerce koşturan bir avcı, parmaklarını ve zihnini yazmaya alıştıran bir yazar, gündelik devinimlerine namazı iliştirmeyi başarmış bir mü’min, şiirin alternatif ruhlarında özgürlük derleyen bir şair, insanları sömürmeyi meslek edinmiş bir tefeci, kazdığı mezarları tek tek hatırlayan bir mezarcı aklınıza doymamış alışkanlıkları getirse de bu alışkanlıklara dostluk da sığdırılmış gibi gelir size. Ama bu dostluk mudur, başka şey midir? Hastalıkla, yani bağımlılıkla dostluğu karıştırıyoruz gibime geliyor; birinin yerine diğerini koyduğumuzda eksik kalıyor çünkü olan biten her şey.

Dostluk bir bağımlılık değildir dostlarım, öyle baktığınızda dostunuzu kaybetmeye başlarsınız. Bağımlılıklar bir ihtiyaca binaen başlayan alışkanlıklardır evet; dostluk da bir ihtiyaca binaen başlayan alışkanlıklarla başlamıştır, ama bağımlılık gibi tek taraflı bir duygu yoktur dostlukta… Birdenbire terk edip gidemezsiniz, birdenbire tekmelerinizle bütün iyi ve güzel paylaşılmışların üzerinde tepinemezsiniz. Bu sizi gelmiş geçmiş en aşağılık yaratık hâline sokar; yine siz üzülürsünüz.

Varsayalım ki dostunuzu yordunuz, dostunuz sizi yordu; oturun düşünün ince ince…. Tüm iyi ve güzel hatırâlarınızı sevin tek tek ve onları asla incitmeyecek bir şekilde kendinizi dostunuzdan, dostunuzu da kendinizden eksiltin. Çünkü bir gün geldiğinde ona anlatmak isteyeceğiniz güzel şeyler biriktirmiş olacaksınız.

Soğuk denizlerin yuvalarından uzaktaki insanlara hatırlattığı çok şey var dostlarım. Ben bir gezginin ruhuyla bunu daha iyi hissediyorum. Dostluğa dair çok hatırâlarım var, kendi hayatlarının içinde eriyip giden dostlarımı hatırlamıyorum onlar böyle istedikleri için. Ancak onlara dair olan her şey güzelce paketlenmiş bir şekilde duruyor bir yerlerde, ki eğer incitmeden gitmişlerse…

Alışkanlıklarınız değişir, dudaklarınız başka isimler söyler; ama unutmamanızı istediğim bir şey var dostlarım; Allah’tan daha güzel bir dost yok. Bu yalnızlığın içinde en çok gördüğüm, anladığım ve hissettiğim bu.

Allah’ı incitmek mümkün değil, ama eğer dost edinmişsek onu, çok hassas olmalıyız diyorum kendi kendime… Günahlarımız ve kusurlarımız azalmalı her geçen gün.

Hoş ve hoşnut kalınız.

Selam ve sevgiyle.


<<Önceki                        Sonraki>>


Yaşlı Bilge, 18-19.11.2015, 23:46Sonsuz Ark, Peynir Gemisi'nden, Sınanmış Renkler 34



Sonsuz Ark'tan
  1. Sonsuz Ark'ta yayınlanan yazılardan yazarları sorumludur. 
  2. Sonsuz Ark linki verilerek kısmen alıntı yapılabilir.
  3. Sonsuz Ark yayınları Sonsuz Ark manifestosuna aykırı yayın yapan sitelerde yayınlanamaz.
  4. Sonsuz Ark Yayınlarının Kullanımına İlişkin Önemli Duyuru için lütfen tıklayınız.


Seçkin Deniz Twitter Akışı