6 Aralık 2018 Perşembe

SA7230/KY13-AO219: Dünya Bundan Sonra da Farklı Dönmeyecek

"Eğer kainatın milyonlarca uyum ve zıtlığı aynı anda bünyesinde barındırdığını biliyorsak, milyonlarca acı ve mutluluğun birlikte harmanlandığını idrak etmeli ve buna göre davranmalıyız."


İnsan, yeryüzüne ağlayarak ilk adımını atar. Bu istem dışı hareket aslında ilk acısı, ilk isyanı ve şaşkınlığıdır insanoğlunun.

Bu bir çaresizlik değildir, acıyla hissedilen bir yol alıştır, ilk dünya yolculuğudur insanoğlunun ve her şey o andan itibaren başlar..

İnsanın adım attığı evren, milyonlarca canlıyı, cansızı içinde barındırır. Milyonlarca farklı varlığın, milyonlarca uyumlu, uyumsuz ortak yanı vardır ve bu ortak noktalarla, zıt noktalar hayatın bir ahenk içerisinde akışını sağlar. 

Farklılıklar tümüyle iç içe geçmiştir ve genel varlık içerisinde bunlar birbirine uyum veya zıtlıklar aşılarlar.

İlahi nizam bu düzen içerisinde sürüp gider. Aradan bir taşı çekseniz her şey üst üste yığılır, evren (kâinat) çöker.

Evrenin doğasına uydukça, yani iyi ile kötünün, acı ile tatlının birlikte, iç içe bulunduğunu idrak eder, bu zıtlıkların ilahi nizamın gereği olduğunu kabullenirsek doğamıza uygun davranmış, kendimizi, kendimize zarar verecek daha büyük sorunlardan korumuş oluruz..

Dünyaya acıyla, gözyaşıyla gelen insan onu anlamaya başlayıp, onun fıtratına uygun davranırsa acısını dindirir, olup bitene karşı varlığını sağlam bir zemine oturtmaya başlar. Bunu başardıkça olumsuz durumlar onu etkilemez, her durumdan kendince bir tat alır ve böylece mutluluğu artar.

Özetle; hayatı acısıyla, tatlısıyla olduğu gibi kabullenmek akışı lehimize çevirmenin, mutlu olabilmenin kuralıdır.. Eğer kainatın milyonlarca uyum ve zıtlığı aynı anda bünyesinde barındırdığını biliyorsak, milyonlarca acı ve mutluluğun birlikte harmanlandığını idrak etmeli ve buna göre davranmalıyız.

İnsanlık tarihine bakıldığında görülür ki, mutlak acı veya mutlak mutluluk yoktur. Hepsi bir bütün içinde, birbirinin tamamlayıcısıdır. O nedenle her önümüze çıkanı aynı yaklaşımla bağrımıza basarsak, en ağır olumsuzluklardan bile kendince olumluluklar üretebilir, çeşitli zorlukların kolayca üstesinden gelebiliriz..

Bu dünya kuruldu kurulalı hep aynı döngüyle döndü. Bundan sonra da farklı dönmeyecek.. Bunu kabullenen bir yaklaşımla olumsuzlukları kendi içimizde karşılayabilecek bir olgunluğa erişebilirsek acılarımız bünyemizi terk eder, yerini mutluluğa bırakır..

Bunu başarmak elimizde ancak hiç de kolay değil elbet...



Adnan ONAY, 06.12.2018, Sonsuz Ark, Konuk Yazar, Gündem'in Düşündürdükleri






Sonsuz Ark'tan


  1. Sonsuz Ark'ta yayınlanan yazılardan yazarları sorumludur. 
  2. Sonsuz Ark linki verilerek kısmen alıntı yapılabilir.
  3. Sonsuz Ark yayınları Sonsuz Ark manifestosuna aykırı yayın yapan sitelerde yayınlanamaz.

Seçkin Deniz Twitter Akışı