26 Haziran 2018 Salı

SA6389/SD1039: Sonsuz Ark Sohbetleri 8

"Yeni dönemde Erdoğan(Ak Parti)-Medya ilişkilerinin daha serin bir atmosferde sürmesi gerektiğini düşünüyoruz; yeterince etkin bir uzaklık duygusu hem medyanın denetleyici niteliğini ortaya çıkaracak hem de insanların manipülatif ve spekülatif haberleri ayırdetme zorluğunu ortadan kaldıracaktır."

 

Türkiye, büyük bir gerilim atmosferinden, 24 Haziran 2018 pazar günü yapılan Cumhurbaşkanlığı ve milletvekili seçimlerinin Erdoğan'ın (%52.59) ve Ak Parti-MHP-BBP üçlüsünün oluşturduğu Cumhur İttifakının (%53.66) zaferi ile sonuçlanması sonrası yavaş yavaş kurtuluyor. Çünkü bu seçimle birlikte ilk kez uygulanacak Cumhurbaşkanlığı Hükümet sistemi gerilim üretecek bir yapıya sahip değil; devlette iki başlılık (Cumhurbaşkanı-Başbakan) riski yok ve seçimlerin getirdiği stres, özellikle CHP'nin tek taraflı yaydığı kaos duygusu, yine seçim sonuçlarını kabullenen CHP Cumhurbaşkanı adayı'nın geri dönüşleri ile zayıflıyor.

Demokrasiyi zaafa uğratmak üzere sosyal mühendislik projeleri olarak tasarlanan sokak çatışmaları da böylece rafa kaldırılmış olarak geçmişe gömülüyor. Erdoğan karşıtı eski Ak Partililerin (Gül-Davutoğlu ve ekürisi) dipten CHP'ye (SP ve İP) verdikleri destek de artık başarısız olduğu kesinleşen bir seçim stratejisinin çökmesi ile etkisiz hale geliyor.

Kuşkusuz seçimde ABD-AB politikacıları ve batılı medya ile zirveye ulaştırılan gerilim atmosferinin yavaş yavaş dağılması, gerilimin Türkiye'den uzaklaştığı anlamına gelmiyor, ancak artık daha yönetilebilir bir denge noktasına doğru kayıyor. Denge noktası da yeni kararlar almayı gerektiriyor. Çünkü konu sadece CHP üzerinden yürütülen dış gerilim değil, etkin bir grup tarafından üretilen dip-iç gerilim daha tahrip edici sonuçların ortaya çıkmasına neden oldu, bu problemin de kökünden çözülmesi gerekiyor.

Yeni dönem eskisiyle ilgisiz çok farklı politik alışkanlıklar da üretecek; doğal olarak kendilerini küskün olarak tanımlayan bu tipler, eski alışkanlıklarla ürettikleri dip gerilimin sona ermesi için yine her zamanki gibi özeleştiri yapmadan Erdoğan'a yükledikleri 'kırgınlıkların giderilmesi' gibi bir parametreye umut bağlamış durumdalar; oysa kırdıkları Erdoğan'dır ve Erdoğan'a oy vererek onu her dönemde destekleyen Ak parti seçmenidir; sahneye geri dönmek için rol kapma çabaları anlamsızdır. 

Eski alışkanlıkların ürettiği politik hantallığın yeni dönemde çözülmesi mümkün değil, çünkü ortada kırgınlık olarak tanımlanabilecek bir konu yok; Erdoğan'a rakip olan ve asılsız iddialarla onu zayıflatan, Ak Parti'ye oy vermeyen ve karşı propaganda yapıp verilecek oyları da etkilemeyi amaçlayan 'küskünlerin' meselesi kırgınlık değil, tipik geleneksel 'sahip olma hırsı', ancak 'kırgınlığı' yeni dönemde tekrar 'itibar' elde etmek için masaya sürüyorlar. Her devir kendi başarısızlarını tarihe gömdüğü gibi bu devir de yeni devre dönüşürken başarısızlarını tarihe gömecektir, aksi halde yeni devir yeni dönem demenin bir anlamı yoktur.

24 Haziran seçimlerine yaklaşan son iki ay içerisinde 'küskünler' olarak tanımlanan, aslında 'hainler' olarak tarihe geçmeleri gereken siyaset, akademi, bürokrasi, iş ve medya dünyasının proaktif bu elemanlarının yayın organlarında çarpıtma haberlerle, yorumlarla, stratejik yalanlarla ortaya koydukları çaba dip gerilimin artmasına ve  Erdoğan ve Ak Parti seçmeninin kararlılığın azalmasına-(Ak Parti 1 Kasım 2015'e göre %7 oy kaybına uğradı) neden oldu. 

Bu çabalarını medyada, sosyal medyada ortaya koydukları performansta tek tek izledik ve hem kişisel hem de Sonsuz Ark olarak özellikle bu kara propaganda faaliyetlerine karşı koyduk, okurlarımıza ülkemizin gerçekleri ile ve değerleri ile sıkı ilişkili analizlerle ulaşmaya çalıştık.

Onların küskün ya da kırgın olmadığını, aksine 15 Temmuz FETÖ-NATO-ABD-AB askeri darbesinden önce, Ak Parti'yi ele geçirerek Erdoğan'ı yalnızlaştırmaya çalışan bir ekibin üyeleri olduğunu bütün Türkiye ile birlikte biz de biliyorduk. CHP'nin ürettiği yapay gerilim Erdoğan ve Ak Parti oylarını doğrudan olumlu etkileyecekken bu grup dipten ürettikleri dalgalarla bu etkiyi olumsuza döndürmeyi başardı. Bu sebeple yeni dönem bu ekibi olduğu gibi tarihe emanet etmeyi zorunlu kılmaktadır. Devlette ve partide çift başlılık olmayacağı için de tasnif doğal bir sürecin de sonucu olacaktır.

Yeni dönemde Erdoğan (Ak Parti)-Medya ilişkilerinin daha serin bir atmosferde sürmesi gerektiğini düşünüyoruz; yeterince etkin bir uzaklık duygusu hem medyanın denetleyici niteliğini ortaya çıkaracak hem de insanların manipülatif ve spekülatif haberleri ayırdetme zorluğunu ortadan kaldıracaktır. Erdoğan'ı destekleyen medya organlarının manipülatif-spekülatif haberleri deşifre etmeye veya teyide zorlamaya harcadıkları enerji yeni dönemde ortaya konması gereken daha sakin bir eleştiri mekanizması için harcanmalıdır.


Seçkin Deniz, 26.06.2018, Sonsuz Ark, Sonsuz Ark Sohbetleri
Sonsuz Ark Sohbetleri





Sonsuz Ark'tan

  1. Sonsuz Ark'ta yayınlanan yazılardan yazarları sorumludur. 
  2. Sonsuz Ark linki verilerek kısmen alıntı yapılabilir.
  3. Sonsuz Ark yayınları Sonsuz Ark Manifestosu'na aykırı yayın yapan sitelerde yayınlanamaz.


Seçkin Deniz Twitter Akışı