10 Ocak 2014 Cuma

SA521/AŞ34: Krizler ve Sinerji Arasında Kızıl Elma Koalisyonu

“Genç, dinamik bir ülkeyiz, sürekli krizlerle yaşıyoruz, bu bir sinerji oluşturuyor.”
Ahmet Davutoğlu, Dışişleri Bakanı, 09.01.2014/24TV

Yorgun insanların ülkesindeyim. Yorgun, ama vazgeçmemiş insanların ülkesi. Yoruluyorken dinlenmeyi öğrenen imkânsız ilişkiler ülkesi güzel ülkem; Türkiye. Paris’te ya da Londra’da doğmuş olmaklığı hiçbir zaman şanslı doğmak olarak algılamadım; aksine coğrafyaların kaçınılması imkânsız merkezinde, Müslüman olarak doğmuş olmaktan dolayı, Allah’a şükrediyorum. Ve biliyorum ki; hiçbir nimet kendi sınama araçlarını sırtında taşımadan bizlere gelmez, gelmeyecektir de. Her ay, her gün sınanıyoruz krizlerle, saldırılarla; ama ayaktayız, ayakta dinlenmeyi öğrendik
.
Başbakan Erdoğan bu gece Malezya’da. Bir yığın işbirliği anlaşmasına eklediği serbest ticaret dosyası ile imparatorun ağırladığı uzak doğunun suskun ve yalnız ülkesi Japonya’dan sonra, geçtiği Singapur’da Botanik Park’ta eşiyle el ele yürüdü Erdoğan.

Başbakan sabahı daha erken olan uzak doğuda, bir gece daha geçirirken “Türkiye Malezya’mı olacak?”sorusu dalgalandı zihnimde. Doğan Medya’nın iştirakçi medyayla birlikte sistematik biçimde pompaladığı bu soru, nedense çekik gözlü Malezyalı Müslümanlarla aramıza aşılmaz sıradağlar ördü. Başbakan Şubat 2011’de Türkiye’yi ziyaret eden Malezya Başbakanı Necip Abdülrezzak ile karşılıklı vizeleri kaldırdıktan 2 yıl sonra ilk defa bu algıyı yenecek adımlar attı; Malezya’yı gezisinin son durağı yaparak.


Erdoğan, Malezya’da iken Cemaat- AkParti, Gülen-Erdoğan kavgasını sevinç çığlıkları atarak izleyen Doğan Medya, araştırma şirketi SONAR’ın yaptığı yeni bir anket yayınladı. Doğan Medya'nın Yayınladığı anketi yapan SONAR'ın sahibi Hasan Bayrakçı, 17 Aralık operasyonunda yolsuzluğa ve rüşvete karşı bayrak açan cemaatin amiral gemisi Zaman’a göre 1999 seçimlerinde MHP’den İstanbul milletvekili adayıydı, Ulusal TV’de programlara çıkıyordu ve post ulusalcı Yılmaz Özdil'i ‘mükemmel hiciv yapan’  biri olarak tanımlıyordu. Demirel, Ecevit, Baykal, Denktaş ve Türkeş’e, yani ‘Beş Benzemez’e sorduğu SONAR Araştırma şöyle bir şeydi: 'Tutarlı, ciddî, tarafsız, bilimi esas alan, halkın düşüncelerini ve duygularını gerçeğe yakın şekilde saptayan, hassas, gelişmiş batı teknolojilerini kullanan bir şirket.'

İlginçtir; tarihin tozlu sayfaları arasında üstteki paragrafta saydığım tüm kurum, kuruluş ve isimler rakip algılarla birbiriyle mücadele halindeydi. Singapur’da eşiyle el ele Botanik Park’ta dolaşan Erdoğan hepsini birleştirmişti. Tabi, Türkeş’in yerini Bahçeli doldurmuştu karşı blokta, Ecevit ve seks kasetiyle koltuğunu kaybeden Baykal’ın yerini ise Kılıçdaroğlu.

İki üstteki verilere göre ‘Beş Benzemez’in tarif ettiği SONAR’ın tarafsız bir anket yapması imkânsız, ama buna kim aldırır ki? Maksat Erdoğan’a her açıdan bir darbe indirmek ve onu dizlerinin üstünde çöktürmek. Hani zavallı Amerika’nın 12 yıldır bir türlü yapamadığını yapmak. Bu sefer partnerleri güçlü, içeriden; bütün gücüyle saldıran ve saldırdığı iki ay boyunca da her gün güç, taban ve sempati kaybeden cemaat ve lideri Fethullah Gülen. 2007’deki Zaman’a göre, “Anketler, isabetli tahrif’ ediyor!”. Bu aralar cemaate ait POLLMAR, sitesi askıda olsa da Gezi Parkı’nda Ak Parti’nin oy kaybettiğini iddia eden anketler yayınladı.

Bu akşam Doğan Medya’ya düşen salt ulusalcı, MHP’li Hasan Bayrakçı’nın SONAR şirketi şöyle diyor: “Bugün seçim olsa AKP  tek başına iktidara gelemiyor”  1- Bu Pazar günü Bir Genel Seçim yapılsa hangi partiye oy verirsiniz? Sonuçlar: AK Parti: %42.3, CHP: %29.8, MHP: %18.7, BDP: %5.6 (Kararsızlar dağıtılmış) 

SONAR’a göre Ak Parti Eylül 2011’de aldığı %52.8’den sonra sürekli oy kaybetmiş, CHP ve MHP de sürekli oy arttırmış.

SONAR gündemdeki yolsuzluk ve rüşvet operasyonu maskesi altında yapılan ‘Suikasti’ de sormuş deneklerine. Hem de operasyonların adını ‘Yolsuzluk’ koyarak: 

2- 17 Aralık’ta başlayan Yolsuzluk Operasyonlarının haklı operasyonlar olduğunu düşünüyor musunuz? Sonuçlar:  Evet %60.3-Hayır: %28.1- Fikri yok: %11.6

SONAR sonraki soruda 2. Soru olarak verdiğim sonuçlarla çelişkili sonuçlar eşliğinde algı yönetecek: “Toplum, bazı bakanların yakınlarının yolsuzluk yaptığına inanıyor”.  Oysa sonuçlara göre “ Toplum bazı bakanların veya akrabalarının yolsuzluk yaptığına inanıyor” demesi gerekirdi. Tabi soruda ‘Yolsuzluk Operasyonları’ yok ‘17 Aralık Operasyonları’ var:

3- 17 Aralık Operasyonlarındaki iddialara göre bazı bakanların veya akrabalarının iddia edildiği gibi bazı yolsuzluklara karıştığını düşünüyor musunuz? Sonuçlar: Evet: %67.8 –Hayır: %19.2- Fikrim Yok: %13.0

2. sorudaki oranla 3. sorudaki oranın değişmesi imkânsız. Çünkü iki soru dolaylı olarak birbirinin aynısı, ama bu kez evet diyenlerin oranı %7.6 artmış, denekler aynı. Fikrim yok diyenlerin oranı da epey değişiyor.

Doğan Medya’nın paylaştığı son veriyi de 4. Soru olarak alacağım.  Güya asıl darbe bu: 

4. 17 Aralık Yolsuzluk Operasyonu’nu yapan emniyet ve adalet görevlilerinin hükümet tarafından durdurulmasını veya görevden alınmasını doğru buluyor musunuz? Sonuçlar: Evet: %30.9 - Hayır: %57,6- Fikrim yok: %11.5

Dikkat ederseniz 4. soruda artık karar verilmiş;‘17 Aralık Yolsuzluk Operasyonu’ olmuş yönetilen algıdaki son çerçeve.

Erdoğan’ın karşısındaki ‘Kızıl Elma Koalisyonu Gülen Cemaati ile genişledi zannediliyor; ama görünen köy öyle demiyor. Kılavuzlar da SONAR Anketi’nden görüleceği gibi mükemmel derecede bilimsel ve tarafsız.

Daha tartışacağımız çok şey var. Ergenekon davasının anlı şanlı savcısı, gözaltına aldırdığı, iş adamının finansman desteği sağladığını iddia ettiği Dubai tatilinin belgelerini açıklamayı vaat etmesine rağmen, bunu ikna edici bir şekilde yapmadı. 

Doğan Medya’ya ait Radikal Gazetesi’nin internet sitesinde savcının “Dubai'de 5 yıldızlı bir otelde bir hafta tatil yaptığı ve 37 bin dolar ödediği iddialarına ilişkin 'o otel'den bir açıklama geldi: "4 kişinin 4 gün boyunca ödeyebileceği 37 bin dolar olamaz."  

Dubai’deki otelden yapıldığı iddia edilen açıklamalarla savcının beyanları desteklendi, ancak (Doğan medya’ya ait diğer şirket, CNNTürk Ana haber spikeri Nevşin Mengü’nün 8 Ocak Twitter açıklamalarına göre “Bu arada dış haber servisimiz Dubai'deki söz konusu oteli aradı, biz herhangi bir açıklama yapmadık yanıtını aldı.”) otel yetkilileri böyle bir açıklama yapmadıklarını söylediler. 

Doğan Medya’ya ait iki medya birbirini tekzip ederek ‘kafa karışıklığı’ oluşturuyor; savcı üzerinde oluşmuş şüpheleri yönetmeyi hedefliyorlardı. Savcı 17 Aralık operasyonunu yöneten savcıydı. Ve Operasyon sürerken, kendi seçtiği basın mensupları ile sürekli görüşüyor ve soruşturma hakkında bilgi veriyordu. 

Dubali tatili tartışmaları sonrası savcı Ergenekoncuların da hedefindeydi. Hem Ergenekon davaları tartışılıyordu şahsı üzerinden hem de cemaat ve cemaatle işbirliği yapan hükümet. 

17 Aralık operasyonu çok da ısrarcı olmak isteyenlere açık deliller sunuyor. Kimler işbirliği halinde neler yapıyorlar, elbette bunları sadece Allah biliyor, ama kuldan da saklanmadığını görüyoruz zaman geçtikçe.

HSYK, yargı, savcı, emniyet bürokrasisi, bakanlar ve nihayetinde geride geniş tabanlı olamayıp tepede geniş görünen ilişkiler zinciri ile Kızıl Elma Koalisyonu.

Anketteki soruları bana sorsalardı ne derdim, anlatabildim mi bilemiyorum.

Yukarıdaki yazı anket sorularına nasıl cevap vereceğimin belgesidir.

Saf ve masum bir şekilde rüşvet ve yolsuzluk üzerine aformizmalar üreten dostlarımız, daha gerçekçi bir zamana, yargıya ve insanlara muhtaçlar.

Yorgunuz ve yorulurken dinleniyoruz. Güzel bir ülkemiz var. Davutoğlu’nun bu gece 24TV’de dediği gibi, “Genç, dinamik bir ülkeyiz, sürekli krizlerle yaşıyoruz, bu bir sinerji oluşturuyor.”

Hükümet’i yolsuzluğa destek vermekle suçlayanlar unutmasınlar; iddialara konu olan bakanlar hükümet dışı; Halk Bankası genel müdürü ve iki bakan çocuğu hâla tutuklu. 

Yolsuzluk dolayısıyla CHP'den ihraç edilen biri İstanbul Büyükşehir Belediyesi CHP Adayı, eski Bir MHP'li ise Ankara Büyükşehir Belediyesi CHP adayı.

Anlaşıldı mı, dostlar?



 Arif Şahin, 09.01.2014, Sonsuz Ark, Şaşkınların Tarihi 34





Not:

Yeni Şafak'ta yayınlanan DENGE Araştırma Şirketi Sonuçları: 

"Hükümeti hedef alan 17 Aralık operasyonunun 'yolsuzlukla mücadele' bahanesine vatandaşlar da inanmadı. Denge Araştırma'nın yaptığı ankete göre halk operasyonu 'paralel devlet'in komplosu olarak görüyor ve arkasında Gülen Hareketi'nin olduğuna inanıyor."

"Denge Araştırma'nın 4-8 Ocak 2014 tarihleri arasında 25 ilde 3 bin 738 kişiyle yüz yüze görüşerek yaptığı ankete göre, halkın yüzde 53'ü 17 Aralık süreci ve sonrasında yaşananların arkasında Gülen Hareketi'nin olduğu görüşünde. Yüzde 44,4 operasyonların AK Parti hükümetine karşı dış destekli bir komplo olduğunu düşünüyor. Araştırmaya göre, devletin birçok kademesine sızmış olan 'paralel yapı' da halkın gündeminde. Ankete katılanların yüzde 68,6'sı devlet içinde 'paralel devlet' kurulmaya çalışıldığına inanıyor."

"Polis teşkilatındaki görevden alma ve atamaları doğru bulanlar yüzde 51, yanlış bulanlar ise yüzde 29 oranında. Operasyonlar, dershaneler kapatılacağı için yapıldı görüşü ise halkı ikiye bölmüş durumda. Bu görüşe katılanlar yüzde 45,4, katılmayanlar ise yüzde 46,2 oranında."

Seçkin Deniz Twitter Akışı