8 Temmuz 2014 Salı

SA760/ KY12-TG30: Afganistan Seçim Sonuçları Halka Karşı Bir Darbe mi?

“Bugün açıklanan sonuçları kabul etmiyoruz ve bunu halkın oylarına karşı gerçekleştirilmiş bir darbe olarak nitelendiriyoruz.”
Mucib Rahman Rahimi, Abdullah Abdullah’ın seçim kampanyası sözcüsü

Obama-Karzai

“Seçim sonuçları halka karşı bir darbe mi?”

Afganistan başkan adayı Abdullah Abdullah(*)’ın seçim karargahı, geçen ay gerçekleştirilen seçimlerin Pazartesi günü açıklanan ön sonuçlarını rakibi Eşref Gani (Ashraf Gani) ile tehlikeli bir çatışmaya girmesine sebep olan, halka karşı gerçekleştirilmiş bir “darbe” olarak nitelendirdi.

Pazartesi günü Bağımsız Seçim Komisyonu tarafından açıklanan ön sonuçlara göre 14 Haziran’da gerçekleştirilen seçimin ikinci turu, oyların %56.44’ünü alan Eşref Gani(**)  kazandı. 22 Temmuz’da son resmi rakamların açıklanmasıyla sonuçlarda değişiklik olabileceği ifade edildi.

Abdullah taraftarları sahte oyların tamamının geçersiz sayılmadığını belirterek sonucun geçersiz olduğunu söyledi. Abdullah’ın seçim kampanyası sözcüsü Mucib Rahman Rahimi: “Bugün açıklanan sonuçları kabul etmiyoruz ve bunu halkın oylarına karşı gerçekleştirilmiş bir darbe olarak nitelendiriyoruz” dedi.

Hali hazırda aşiretler arasında derin bir ayrışma yaşanan ülkede seçim sonuçlarının bu şekilde reddedilmesi, etnik gruplar arasında kanlı olayların gerçekleşmesine ve hatta kırılgan bir yapıya sahip ülkenin parçalara ayrılmasına sebep olabilir.

Abdullah Abdullah

Eski bir Taliban direniş savaşçısı olan Abdullah, uzun bir süreden beri, karmaşık ve sürüncemeli bir şekilde gerçekleştirilen oy verme işleminde yaygın hilekârlık olduğunu iddia ediyor ve problemli oy verme yerlerindeki sorunlar tamamen giderilene kadar sonuçların ertelenmesi konusunda ısrar ediyordu. 
 
Peştun bir babanın ve Tacik bir annenin oğlu olan Abdullah, desteğinin çoğunu kuzey Afganistan’da bulunan Tacik azınlıktan alıyor ve Pazartesi günü seçim sonuçlarının açıklanmasından sonra toplanan kızgın kalabalıktan anlaşılacağı gibi geniş kitleleri peşinden sürükleme kabiliyetine sahip bulunuyor.

Diğer aday Gani ise ülkenin güneyinde ve doğusunda bulunan Peştun aşiretleri tarafından şiddetli bir şekilde destekleniyor. Sonuçların açıklanmasının ardından Kandahar’da yüzlerce insan sokaklarda kutlama yaptı.

Resmi yetkililer açıklanan sonuçların nihai sonuçlar olmadığı uyarısında bulundu.

IEC başkanı Ahmed Yusuf Nuristani; “Ön sonuçların açıklanması önde giden adayın kazanan olduğu anlamına gelmiyor, şikâyetlerin değerlendirilmesinin ardından sonuçlarda değişiklik olabilir.”

ABD de benzeri bir açıklama bulundu. ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü, Jen Psaki; “Bugün ilan edilen ön sonuçların en son veya güvenilir sonuçlar olmadığını ve kesin sonuçları öngörmediğini, Afgan seçim organlarınca yapılacak son değerlendirmelere göre hala değişebileceğini değerlendiriyoruz. Hile yapıldığına dair ciddi suçlamalar var ve bunların doğru bir şekilde araştırılması gerekiyor.”

Seçimin bu şekilde çıkmaza girmesi, Afganistan’da yumuşak bir şekilde gerçekleşmesi beklenen güç değişimi ümitlerini kırarak, ABD tarafından yönetilen güçlerinin çoğunu ülkeden geri çeken Batı’nın endişelenmesine sebep oldu.

Pazartesi gününden önce Afganistan’ın uzun süreli bir belirsizliğin içine girmesini engellemek amacıyla taraflar son bir uzlaşma arayışına girdi.

Nuristani,  Abdullah’ın seçim merkezi tarafından yeniden sayım yapıldığı takdirde sonuçları önemli ölçüde değiştirebilecek 7000’den fazla oy verme merkezine ait seçim pusulalarının, hileli oy şüphesiyle yeniden değerlendirilmesine yönelik bir talebin komisyona iletildiğini ifade etti.

“Bugün ön sonuçları açıkladık ve şimdi şikâyetle ilgili komisyonun görevi bu durumu araştırmaktır. Sürecin sonuna kadar her türlü desteği vermeye hazırız.”

Tehlikeli Ayrışma

Hamid Karzai’nin yerine geçecek kişinin seçilmesi için gerçekleştirilen seçim işlemi, NATO senenin sonunda birliklerinin önemli bir bölümünü ülkeden çekmeye hazırlanırken istikrara yönelik olarak atılmış çok önemli ve Afgan tarihinin ilk demokratik eylemiydi.

Batılı güçler özellikle de ABD, Afganistan’ı 12 yıl boyunca işgal etmelerinin boşuna olmadığını ve ülkenin milli yapısına katkıda bulunduğunu gösterebilmek için seçim işleminin problemsiz bir şekilde gerçekleşmesini ümit ediyordu. Fakat sürecin en başından itibaren endişe verici boyutta hilekârlık suçlamaları ortaya çıktı.

Afganistan, bütün taraflar tarafından kabul edilen birleştirici bir lider olmaksızın aşiretlerin fay hatları boyunca iki veya daha fazla bölgeye ayrılabilir ve hatta 1990’ların kanlı iç savaşına geri dönebilir.

Abdullah, kendisi de bir Peştun olan Karzai’yi Gani’den yana taraf olmakla suçluyor ve ancak hileli oyların iptal edilmesine yönelik kesin bir kanıt görmesi ve buna göre temiz bir sonuç açıklanması halinde durumu kabul edeceğini ifade ediyor.  

Eşref Gani

Diğer yandan seçim sürecini engelleyeceğine dair yemin eden Taliban direnişçileri de önemli bir güvenlik riski olma özelliğini koruyor. Taliban Pazartesi günü gerçekleştirdiği eylemlerde Herat’ta bir polis şefini öldürdü ve Afganistan’ın kuzeyinde bir kontrol noktasına saldırdı

Yazar: Maria Golovnina,  Editör: Sonya Hepinstall



Tamer Güner, 08.07.2014, Sonsuz Ark, Konuk Yazar, Çeviri



Haberin Orijnali:


(*) Abdullah Abdullah: Bir Afgan politikacı ve tıp doktorudur. Bir danışman olarak Eylül 2001'de öldürülen "Panjşir Aslanı" olarak bilinen Kuzey İttifakı lideri ve komutanı Ahmet Şah Mesud'un yakın arkadaşıydı.[1] Abdullah, Taliban rejiminin yıkılmasından sonra, 2001-2005 yılları arası Afganistan Dışişleri Bakanı olarak görev yaptı. Abdullah, 2009 cumhurbaşkanlığı seçimlerinde bağımsız aday olarak yarıştı ve toplam % 30.5 ile oy alarak ikinci oldu. Nisan 2014 cumhurbaşkanlığı seçimlerinde aday olarak yeniden seçimde yer aldı.

(*) Eşref Gani Ahmadzai: 2002-2004 yılları arasında Afganistan Maliye Bakanlığı görevinde bulunan Gani, sahip olduğu uluslararası kariyeriyle dikkat çekiyor. 1949’da dünyaya gelen Eşref Gani, Kabil’de başladığı ekonomi eğitimini yurt dışında tamamladı. ABD’nin en prestijli üniversitelerinden Columbia’da antropoloji doktorası yapan Gani1991’de Dünya Bankası’nda çalışmaya başladı.11 Eylül olaylarının ardından Afganistan’a dönerek, Hamid Karzai hükümetine katıldı. 2006 yılına gelindiğinde Diplomatik başarılarından dolayı adı bir ara BM Genel Sekreterliği için de geçti. 2009 Devlet Başkanlığı seçimlerinde aday olabilmek için Amerikan vatandaşlığından vazgeçti ancak Hamid Karzai karşısında sadece yüzde 3 oranında oy alabildi. 2014’e gelindiğinde ise en güçlü iki adaydan biri olarak Afgan seçmenden yeniden oy istedi. NATO birliklerinin ülkeden çekilme sürecinde üstlendiği arabuluculuk rolüyle popülaritesini artıran Eşref Gani, Amerikan işgali sonra ülkenin ilk devlet başkanı olmaya hazırlanıyor.



Seçim Kampanyası- Adaylar:

Seçkin Deniz Twitter Akışı