22 Ekim 2017 Pazar

SA5046/KY59-MLÖZ20: Suriye'de Rus Özel Askerî Şirket Askerleri; Kiralık Katiller- Kelle Avcıları

Sonsuz Ark'ın Notu:
Aşağıda Paralı bir Rus özel Askerî Şirket askerinin itiraflarını okurken, 5000 ruble ödüllü kelle avcılarını, Rus devlet ideolojisinin yayılmasını, işsiz eşi çocuk izninde iki çocuk babası hukukçuların kiralık katil-paralı asker olarak geçimlerini sağlamasını, eski sabıkalıların bu tür proxy savaşlarında etkin bir şekilde kullanılmasını, para karşılığı bakire kızlarla kurulan cinsel tezgahlar, kirli savaşlardaki Özel Askerî Şirket rekabetlerini göreceksiniz ve Irak'ta katliamlar yapan vahşi Amerikan Blackwater'ini hatırlayacaksınız; tiksineceksiniz... Suriye'de aslında ne olduğunu göreceksiniz. Röportajın başlığını bu yüzden değiştirdik.
Seçkin Deniz, 22.10.2017



"Savunma bakanlığında biyografisi kötü biriyle sözleşme yapmazlar. Bizde ise daha önce hüküm giymiş olanlar, evde iş bulamayanlar, parasız dolaşanlar, Rostov’daki askeri toplantıya gelen eski gönüllüler, milisler, hatta etnik Ukraynalılar, Donbass’a karşı savaşanlar bile vardı."

Откровения бойца частной военной компании в Сирии: «С оружием беда»

 Suriye’deki Rus Özel Askerî Şirket Askeri'nin İtirafı: “Silahların Eksikliği, Büyük Sorun”

“Kum Havuzunda” Para ve Kan

Suriye'de DEAŞ’in eline esir düşen iki Kazak’ın haberleriyle birlikte artık neredeyse bütün büyük medya kuruluşları Suriye’de savaşan Özel Askeri Şirketlerin paralı Rus askerlerini konuşmaya başladı.

Kim bu insanlar, acımasız paralı askerler mi, yoksa romantik savaşçılar mı? Geri dönenler “oradaki” görevin detaylarını fazla anlatmıyorlar. Sözleşmeye göre, konuşmanın yasak olduğunu söylüyorlar. Gizlilik anlaşması imzalıyorlar. Ama biz şu an cephede bulunan bir askere ulaşmayı başardık.

Aralarında Suriye için “Kum havuzu” diyorlar. Çünkü her taraf kum. Bir sürü kum. Ve artı elli derece hava sıcaklığı. Biliyorlar ki bir şey olduğu zaman onları hiç kimse kurtaramaz. Onların kemikleri sonsuza kadar bu yakıcı güneşin altında çürüyecek, kalan işi ise çakallar bitirecekler. 

Sözleşmede: Kargo –200’ün geri dönüşünün olmadığı (ölmüş veya öldürülmüş kişilerin mühürlü bir çinko tabutunda gömülme alanına nakli için kullanılan askeri terim. Bu deyim Afganistan'daki savaştan sonra kullanılmaya başladı. Kargo – 200,  cesetle birlikte gönderilen belgenin standart formun numarasıdır (№  200). Çev. notu) yazılı. Maliyeti çok fazladır çünkü.


Sergey’in telefonunda sıradan telefon zili yerine neşeli bir melodi var.

Sergey yaklaşık otuz yaşlarında, Donetsk’li eski bir hukukçu, ama mesleğini dört yıldır yapmıyor, çünkü savaş var. Önce, Ukrayna’daki savaş, sonra buradaki, Suriye’deki. Kuralları olmayan bir savaş. Bu yüzden o güzel hukuk terimlerine ihtiyacı yok; çatışmada onu kurtaramazlar.

“İş tamam, toplanmamız için birkaç saat var. Suriyeli şahinlere ablukayı kırmalarında yardım ettik. Turistler gelsinler, Şam, Palmira, fark etmez. Bizi ise evimizde, para, kadınlar ve şarap bekliyor”; kötü çocuklar şimdiki “Şans avcıları” şarkılarında olduklarından bile kötü görünmeye çalışıyorlar.

Sergey’den Suriye’deki bu savaşın başka popüler şarkılarını bana dinletmesini rica ediyorum. 

Mesajla bana Viktor Tsoy’un ‘Kukushka’sından uyarlanmış şarkıyı atıyor. Nakarat neredeyse aynı: 

“Avucum yumruğa dönüştü…”

Sergey’ın sigaradan kısılmış sesi uzak geliyor. Bir de barut koktuğunu söylüyor ve bu barut kokusu hiçbir şekilde giderilmiyor. Geri dönse bile. Eğer dönebilirse.

Sergey’ın nasıl göründüğünü tahmin etmeye çalışıyorum; kısa boylu, çevik, eskimiş yeşil bir kamuflajın içinde, sağ kolunun işaret parmağında tetiğe basmaktan dolayı geçmeyen nasır. Omzunda tüfeğin iz bıraktığı morluk var. Bir tek madalya paralı askerlere verilmiyor.

- Bize ödül vermiyorlar. Kazakların unvanları, nişanları var; onlar bunu seviyorlar. Ama savaşmayı bilmiyorlar. Çocuklar bir acemi askere soruyorlar: “Sen nereye düştüğünü hiç anlıyor musun?” O ise aptal gibi: “Ne var ki, İslamcıların arabasını gördün mü, ona bomba atacaksın”. Kahretsin, arabayı gördün mü, kaç oradan bir an önce, çünkü o araba içinde bir ton patlayıcı taşıyor.

- Cihad-mobil mi?

Onlar iki çeşit. Cihad - mobil ve İngimasi, intihar timleridir. Önce sıradan askerler gibi savaşırlar, mühimmatları bittiğinde şehit kemerini patlatırlar. Patlıyor ve ölüyorlar, çevredeki herkesi de kendileri ile birlikte götürüyorlar. Etkisi Hiroşima ve Nagazaki gibi, üzerlerine o kadar trotil patlayıcı bağlıyorlar! Bu anormal fanatiklerin görevi savaş meydanında ölmek. Onlar zaten bunun için geliyorlar. 

Şam yolunda kontrol noktası

- Sizin amacınız nedir?

- Bizim buraya gelmemizin sebebi, para kazanmak. Gerçi Kazaklar kendi kendine güzel masallar uyduruyorlar. Mesela Suriye’nin Hıristiyanlığın beşiği olduğu için uç koşullar altında Ortodoks Hıristiyanlığı öğrenmeye geldiklerini söylüyorlar. Ama bu da sadece bir mazerettir. Genelde insanlar para kazanmak için geliyorlar. Sadece herkes bunu açık ve dürüstçe söyleyemiyor. Bu normal bir şeydir. Biz de gelirken öldürmek için değil, para kazanmak için geldik. Bizi kiralayanlar bize ne diyordu: “İletişim, kontrol noktalarını koruyacaksınız, petrol kuyuları, rafineleri, fabrikaları onaracaksınız. Yerine geldiğimiz zaman, al işte – hemen saldırı taburuna gönderildik!”

- Siz sözleşme yaptınız mı?

- Eğer buna sözleşme denirse. Sadece anlaşma imzaladım diyelim. Orada yapmamız gerekenlerin, sorumluluklarımızın listesi var ama haklarımız belirtilmedi. Eğer bir maddeyi ihlal ediyorsan, mesela cephede içki içiyorsan, para cezası var. Para cezası bütün bölüğe uygulanır. Gerçi içki fazla içmiyorlar; hava çok sıcak. Ama Suriye’deki votka iyidir.

- İşe alım görevlileri potansiyel "müşterilerini" nerede buluyorlar?

- Donbass’taki görevliler 2014 yılından beri çalışıyorlar. Ama ilk yıllarda gidenler azdı. Başlarda kimse Suriye hakkında bir şey bilmiyordu, ikincisi orada bir ideoloji, “Rus Dünyasının” inşası için savaşıyorlardı. Daha sonra her şeyi vülgarize ettiler. Şimdi orada savaş mı var, barış mı, belli değil. Birçok Rus gönüllü asker geri döndü. Milisler de dağıldı. Ama biz savaşmaktan başka hiçbir şey bilmiyoruz. Şimdi Donetsk’te savaşmak için 15.000 ruble alıyorsun. Burada bana ayda 150.000 teklif ettiler, artı çatışmalar için, fazladan çıkış için, vs. Benim eşim çocuk bakım izninde, aynı yaşta iki tane çocuğum, oğlum ve kızım var, annem babam yaşlı. Ben bu kadar parayı bir senede bile kazanamam. Beni kandırıp daha az para verseler bile, yine de hiç yoktan iyidir. 

Piyasada şimdi büyük Özel Askeri Şirket olarak iki şirket var: biri, sahibi Dmitriy Utkin’in olduğu “Wagner”, diğeri Müslüman tabur “Turan”

- Çok sık hile yaparlar mı?

- Artık kim nasıl davranırsa. Aslında piyasada şimdi büyük Özel Askeri Şirket olarak iki şirket var: biri, sahibi Dmitriy Utkin’in olduğu “Wagner”, diğeri Müslüman tabur “Turan”. İlk önce “Slav Birlikleri” (Slavonic Corps Limited) vardı ama bu şirket artık yok. Bir de insanları istihdam eden taşeronlar, aracılar var. Resmi Rus askeri yapılarıyla hiçbir ilgisi yok. Ne kadar yasal oldukları beni ilgilendirmiyor; sanırım onlar başka ülkeler aracılığıyla kayıt oluyorlar ve lisans alıyorlar. Mesela Güney Afrika vasıtasıyla. Ayda 240.000 ruble teklif eden organizasyonların olduğunu biliyorum ama gerçekte herkes aşağı yukarı aynı parayı veriyor, 150.000 ruble. 

Birini kandırdıklarını söyleyemem, bizde haberler hemen yayılır; bugün birini kandırırlar, yarın hiç kimse gelmez. Hepimiz sürekli aynı çevrede dönüyoruz, aslında herkes birbirini tanıyor. Hazırlık kampında bulunduğum sırada ekstradan günlük iki üç bin ruble fazla veriyorlardı, bir ay boyunca bin dolar kadar para kazanabilirsin.

Kiralık askerlerin kontrol noktasının yakınındaki market

- Ve hiçbir yere gitmiyorlar mı?

- Şahsen ben böylelerini hiç tanımadım. Ama açıkçası hazırlık çok iyi değil. Atış poligonu, teorik bilgiler… Ayrıca Suriyeli halkın geleneklerini anlatıyorlar, yanlışlıkla onları ihlal etmeyelim diye… Şahsen bana çöl şartlarında nasıl hayatta kalınır bilgisi faydalı oldu; orada bir sürü ürpertici sürüngen var. O zaman dört tane kazık alıp, kuma çakıyorsun ve etrafını yün iple sarıyorsun; hiçbir akrep bu yün ipten içeri geçemiyor. Nedense ipleri hissedip, onlardan korkuyorlar.

- Suriye’ye nasıl girdiniz? Askeri araçlarla mı, yoksa sivil mi?

- Lazkiye’ye kadar charter uçuşla geldim. Barışçıl amaçla inşaata geldiğimizle ilgili bir efsanemiz vardı. Orada deniz var, sıcak. İyidir ama tek başına gezmeye göndermiyorlardı. Gerçi kimi birkaç kere denizde yüzmek için kaçmıştı.

- Emre mi itaat etmediler?

- Yok ya, ne emri. Siz yine de oraya çoğunlukla kimin gittiğini hala anlamış değilsiniz. Savunma bakanlığında biyografisi kötü biriyle sözleşme yapmazlar. Bizde ise daha önce hüküm giymiş olanlar, evde iş bulamayanlar, parasız dolaşanlar, Rostov’daki askeri toplantıya gelen eski gönüllüler, milisler, hatta etnik Ukraynalılar, Donbass’a karşı savaşanlar bile vardı. Bazen böyle birini görüyorsun ve hayretler içinde kalıyorsun.

- Hiç kutsal bir şey yok mu?

- Öyle değil, aslında, bu normaldir. Sadece hayatın nasıl yön değiştirebileceğini görmek şaşırtıcı. Oraya ilk askerlerini gönderdikleri zaman çok sıkı bir seçim, hatta yarış gibi bir şey vardı diyorlar. Şimdi ise herkesi alıyorlar. Engelli, kolsuz bir adam gördüm, makinalı tüfek kullanıyordu. Nasıl ateş edebilir ki? Sanırım son zamanlarda Özel Askeri Şirket çalışanlarına işe aldıkları askerlerin kalitesi için değil, sayısı için ücret veriyorlar. O yüzden bu kadar anlamsız kayıplar var.

DEAŞ’lilerin idam ettikleri Kazaklar mayıs grubundandı. O zaman 150 kişi geldi, daha ilk çatışmada 19 tane Kargo–200 verdiler. Sadece rakamlar gizleniyor, medyaya olanlar hakkında asgari bilgi sızabiliyor. En son gelenlerin hazırlığı o kadar zayıftı ki, ölecekleri hemen anlaşılıyordu.

- Ölenlerin ve yaralananların akrabalarına ne kadar ücret veriliyor? Sözleşmede bu var mı?

- Üç milyon ölen için, dokuz yüz bin yaralanan için. Gerçekteyse sigortamız o şekilde düzenlendi ki, yaralandığında üstünde çelik yelek ya da kaskın yoksa parayı hiç ödemeyebiliyorlar. Ekipmanlı zırhın ağırlığı ise 18 kg. Bu sıcakta onu üzerinde kim taşır ki? Bunun da cezası var. Ama başları kesilen o iki asker için akrabalarına mutlaka bütün gereken ödemelerini yaparlar çünkü medya gürültüyü koparttı. 

Kontrol noktası

- Ama onlar kahraman! DEAŞ’a biat etmediler (Rusya’da ismini zikretmek yasak).

- Bana küfrettirme. Onlar korktular. Çünkü normal çocuklar sağ olarak oraya esir düşmezdi.

- Bu başların kesilmesi, kâbus gibi bir şey!

- Bizimkiler de kesiyor. Ne diye öldürdüğünü bütünüyle çölde üstünde taşırsın ki? Önceleri bir DEAŞ’linin kafası için 5.000 ruble veriyorlardı. Çocuklar onlardan bir sürü getirmişlerdi… O yüzden fiyatı düşürdüler; yerli halkı korkutmamak gerek. Son zamanlarda sanki 1.000’er ruble veriyorlardı. Tam olarak bilmiyorum, çünkü kendim bu işi yapmıyorum.

- Bunların sivil halk değil, fanatik İslamcılar olduğu kesin mi?

- Diyorum ya sana, kesin. Suriye şimdi bölgelere ayrılmış. Pembe – Şam, Lazkiye ve etrafı. Orada kimseye dokunamazsın. Gri bölge var, bir de bizim durduğumuz siyah bölge, en korkuncu. Orada sivil halk yok, hepsi düşman.

- Neden bu sayısız DEAŞ’li yerleşim yerlerine piyade kullanmadan hava saldırısı düzenlenemez, anlayamıyorum. Madem bu kadar büyük kayıplar var?

- Asıl bu çok iyi anlaşılır bir şey. Piyadelerin, askerlerin kullanımı, hava saldırıları düzenlemekten çok daha ucuz. Bu her zaman böyleydi. Asker demek et demektir.

- Eskilerden beri bütün ülkelerin ordularında kural vardı: ordu tarafından ele geçirilen şehirde ilk üç gün boyunca kazananlar tarafından ganimetler toplanır. Hala böyle bir şey var mı?

- Aslında evet. Kurtarılmış yerleşim yerlerinde bulduğun her şey senin. Sadece parayı teslim etmek zorundasın. Fanatiklerin kendi paraları, altın dinarlar, gümüş dirhemler, bakır filsler var... Saf altından yapılmış olsalar da, onları yanında götüremezsin. Onlarda ISIS (İslam devletinin) sembolleri var. Bunların depolanması ve dağıtımı suç kapsamına giriyor ve terörü desteklemekle eşdeğer. Kim başını böyle bir derde soksun ki?

- Ya çatışmalardan sonra ne yapıyorsunuz? Nasıl dinleniyorsunuz? Siz resmi ordu değilsiniz, demek ki Moskova’dan gelen meşhur şarkıcılar size konser vermiyorlar?

- Evet, bazen sıkılıyoruz. Ama kendine eş alabiliyorsun. İyi bir aileden bakire bir kızın fiyatı 100 dolar. Bir seneliğine. Muta nikâhı gibi. Eğer her zaman için istiyorsan, 1.500 – 2.000 dolar. Burada arayacağına orada satın almak daha kolay. Bu tarz gelinlere pasaport düzenleyip, sonra Rusya’ya götüren çocuklar tanıyorum. Genel olarak savaşta kadınlar çok yardımcı oluyorlar, en azından rutin hayatımızı renklendirdikleri için. Ama genelde böyle şeylerden sadece subaylar faydalanabiliyor.

Halep 

- Sizi iyi besliyorlar mı?

- Çok iyi besliyorlar. Ama su sıkıntısı var. Bir teknik, bir de içme suyu var. Ama teknik suyu içmek yasak. İçme suyu ise yetersiz. 

- Silahlarda durum nasıl?

- İşte silahlarda çok büyük sıkıntı var. Teknoloji eski, tamamen ölmüş, eski yıllardan kalma… Bir de Çin üretimi tüfekler veriyorlar. Elbette insanlar kendi aralarında para toplayıp ortaklaşa silahlar alıyorlar; sonuçta yaşamak istiyorsun. Nakitte sıkıntı olduğu için, çoğu kimse bu iş için sigara parasını harcıyor; ayda yaklaşık 100 - 200 dolar yapıyor.

- Maaşlar karta mı yatırılıyor?

- Kim nasıl isterse. Genelde eşlerin kartlarına yatıyor ya da vekâlet verdiğin birisinin kartına, evet.

- Öldükten sonra gizlilik şartı akrabalar için de geçerli mi?

- Aslında evet. Eğer bütün ödemeleri almak istiyorlarsa, bu konuyu fazla kurcalamamaları gerektiğiyle ilgili uyarıyorlar. Sonuçta insanlara oraya gönüllü gidiyorlar. Kimse onları zorlamıyor. Elbette kimse masraflı olduğundan cesedi ülkesine geri götürmez, üstelik fazla anlamı da yok. Ama öldürülen kişi için verilen üç milyonu, diri biri iki sene içerisinde kazanabilir…

- Kendinizi paralı asker olarak görüyor musunuz?

- Hayır. Ben bu şartlara zorlandım. Donbass’ta askeri faaliyetlerin neredeyse başlangıcından sonuna kadar bulundum. Benim kendimce doğrularım vardı. Ve şahsen para için hiçbir zaman ölmeyecek insanları tanıyorum; sadece vatanı ve davası için. Ama yavaş yavaş davadan geriye hiçbir şey kalmadı, savaş basit bir ticarete dönüştü. Sıradan insanlar da ayak uydurmak zorundalar. Ama ben kendime ihanet etmedim.

- Kime ihanet ettiniz?

- Vardı bir olay. Bizim çocuklar diri diri yandılar. Öyle oldu. Ve yanmaları uzun sürdü. Nasıl acı içinde kıvrandıklarını görmek korkunçtu. Onları iyiliği için orada vurmam gerekiyordu ama ben yapamadım… Herhalde bunu ihanet olarak sayabiliriz.

- Tanrıya inanıyor musunuz?

- Bilmiyorum. Herhalde bir şeye inanıyorum. İyiye, kötüye. Bilmiyorum. Sadece öldürmenin kötü bir şey olduğunu biliyorum ve ben bunu sevmiyorum.

Militanlar tarafından öldürülen paralı askerin boynundaki Hristiyan haç ve askeri künye.
                          
                                                             Basit Muhasebe

Özel Askeri Şirketin yöneticilerinden biri, kimliğinin gizli kalması şartıyla bize yorumlarda bulundu. 

“Aslında burada ceza gerektirecek bir suç olmadığına inanıyorum. Evet, bütün ÖAŞ katılımcıları için yasa gereği yasadışı silahlı örgütlere katılımından, hatta yasadışı silahlı örgütü yönetmekten dolayı 20 yıla kadar hapis cezası öngörülüyor. Ama bütün dünyada artık yeni tarz savaşların hüküm sürdüğünü düşünelim. Aynı şekilde Amerikalıların deneyimlerini hatırlayalım; Irak'taki veya Afganistan'daki tüm operasyonlar çoğunlukla Özel Askeri Şirketler tarafından gerçekleştiriliyor. Fransızların Dış Lejyonu zaten hükümet tarafından destekleniyor. O yüzden naif kız görüntüsüne bürünüp, bunun kötü bir şey olduğu için bizde olmaması gerektiğini söylemek aptalca olur. 

Bu bir ticarettir. Biz pazarı yakalayamazsak, yerimize başkaları gelir. Ama şimdilik Rus Özel Askeri Şirketleri pazarda yavaş yavaş Batılı şirketlerin yerini almaya başladılar. Çünkü bizimkiler çok fazla bir şey istemiyorlar ve her işi kabul ediyorlar. Evet, bazen aldatıldıkları oluyor. Ancak aldanma da bir hayat tecrübesidir. 

Hesaplamalara göre kişi başına ayda yaklaşık 5.000 dolar alıyoruz. Sözleşmeye göre 2.000 dolar ödüyoruz, artı 500 dolar yol parası. Geri kalan 2.500 net kâr. Onu askerlerin sayısıyla çarpıyoruz.
1.000 kişiden 2.500 dolar, ayda 2.500.000 dolar yapıyor.

Şahsi düşüncelerime göre bize gelen insanlar, her ne derlerse desinler, yüreklerinde romantik birer insan olarak kalıyorlar. Bir saldırı durumunda tabii ki vatanı savunmaya gidecekler. Ama şimdilik savaş deneyimi kazanmaya devam etsinler. Rusya’nın petrol ve gaz haricinde yeni bir ihraç sahası açtığını düşünüyorum; emekliye ayrılmış, hak ettikleri dinlenmeye ayrıldıkları halde, yüksek bilgi ve becerilere sahip olan eski profesyoneller.”

Ekaterina Sajneva



Melek Öz, 22.10.2017, Sonsuz Ark, Konuk Yazar, Çeviri-Analiz, Çeviri
Melek Öz Yazıları
 


Metnin Rusça Orijinali
http://www.mk.ru/politics/2017/10/10/otkroveniya-boyca-chastnoy-voennoy-kompanii-v-sirii-s-oruzhiem-beda.html






Sonsuz Ark'tan
  1. Sonsuz Ark'ta yayınlanan yazılardan yazarları sorumludur. 
  2. Sonsuz Ark linki verilerek kısmen alıntı yapılabilir.
  3. Sonsuz Ark yayınları Sonsuz Ark Manifestosu'na aykırı yayın yapan sitelerde yayınlanamaz.

Seçkin Deniz Twitter Akışı