3 Aralık 2017 Pazar

SA5267/KY59-MLÖZ26: Rusya ve ABD’nin Yardımlaşma Serüveni-2: İvan Ayvazovski’nin Bilinmeyen Tabloları

ХІХ. Yüzyılın Sonlarında ABD Çar Rusya’sını Açlıktan Nasıl Kurtardı?


Aşağıdaki makale İvan Ayvazovski’nin geniş kitleler tarafından çok bilinmeyen ve Rusya’da yasaklanmış olan tablolarının hikâyesini anlatıyor. Bugünlerde bu tarz bilgilerin daha çok muhalif basın tarafından yayılması ilginçtir. Belki de bu, ABD’nin yüzyıllar geçse de hiçbir yardımı karşılıksız yapmadığının göstergesidir.

ХІХ. Yüzyılın Sonlarında ABD Çar Rusya’sını Açlıktan Nasıl Kurtardı?

ХІХ. Yüzyılın sonlarında Amerikalılar Rusları açlıktan kurtardı. Bu olay alışılmadık bir şekilde, İvan Ayvazovski’nin tablolarında belgelendi. 

İvan Ayvazovski'nin Amerikalıların açlık çeken Rus köylülerine yardımını anlatan iki tablodan biri “Gıda Dağıtımı”

Anketlere göre Ruslar, ABD’nin ülkelerine defalarca yardım ettiğini unutarak Amerika’yı bir numaralı düşman olarak görüyorlar. Fakat benzer şekilde her iki Dünya Savaşı sırasında da ABD Rusya’ya yardım ediyordu; Washington sadece bir müttefik değildi. Aynı zamanda verdiği krediler ve çeşitli teçhizatlarla yardımda bulunuyordu. Birinci Dünya Savaşından kısa bir süre önce Amerikalılar o zaman herkes tarafından güçlü görünen Rus İmparatorluğunu resmen açlıktan kurtardı. 

Bu olayın sanatsal delilleri bile mevcut; ünlü deniz manzarası ressamı İvan Ayvazovski’nin çizdiği tablolar.

1892’nin nisan ayında o, Baltık limanlarına Liepaja ve Riga’ya buğday ve mısır unu yüklü Amerikan gemilerinin yanaştığına şahit oldu. Neredeyse bir yıldır kıtlıktan kıvranan Rusya’da bu gemiler sabırsızlıkla bekleniyordu.


Nijniy Novgorod ilinde açlık çeken bir Tatar çiftçinin yıkılmaya yüz tutmuş köy evi (fotoğraf 1891-1892).

Rus yönetimi ABD’nin yardım teklifini hemen kabul etmemişti. O dönemdeki Rus İmparatoru III. Aleksandr’ın ülkedeki durumu şöyle yorumladığı söyleniyordu: 

“Ülkemde aç yok, sadece zayıf hasattan etkilenenler var.”

Ancak Amerikalılar St. Petersburg’u insani yardımı kabul etmeye ikna etti. Philadelphia, Minnesota, Iowa ve Nebraska eyaletindeki çiftçiler yol masraflarını kendi cebinden karşılayarak yaklaşık 5 bin ton un toplayıp uzaktaki Rusya’ya gönderdi. Yardım miktarı yaklaşık 1 milyon dolar civarındaydı. Buna ek olarak, ABD’nin devlet ve özel şirketleri, Rus çiftçilere 75 milyon dolar değerinde uzun vadeli kredi tekliflerinde bulundular.

Aivazovsky bu konuyla ilgili iki tane tablo çizdi; biri “Gıda Dağıtımı” diğeriyse “Yardım Gemisi”. 

İki tabloyu da Washington Corcoran Galerisi'ne hediye etti. İlk tabloda tasvir edildiği gibi ABD’den bir Rus köyüne yardım gelişine tanık olup olmadığı bilinmez, ancak o yıllarda halk arasında Amerika’ya duyulan minnet atmosferi şimdiki Rusya’dan çok daha fazlaydı. Tablolar Rusya’da kalsaydı, belki o zaman Ruslar Amerika’ya karşı şükran duygularını koruyabilirlerdi.

"Beklenmedik" Felaket

Lipetsk yanında bulunan Elets şehrinde bir hukukçu olan Dmitry Natsky hatıralarında “1890 sonbaharında hiç yağmur yağmamıştı”, diye anlatıyordu. "Herkes yağmur bekliyordu, kuru toprağa kış tohumları ekmeye korkuyorlardı. Yağmur yağmayınca da eylül ayının ikinci yarısında ekim ekmeye başladılar.”

Sonra da ekilen hiçbir şeyin çıkmadığını anlatıyor. Çünkü kış boyunca çok az kar vardı ve ilkbaharın gelmesiyle kar çok hızlı eridi ve toprak susuz kaldı. “25 Mayısa kadar korkunç kuraklık hâkimdi. 25 Mayıs gecesinde dışarıda ırmak sesleri duydum ve çok sevindim. Ertesi sabah ise yağmur değil, kar yağdığını gördüm. İkinci gün kar eridiğinde açlık tehlikesi artık anlaşılır oldu. Sonra da çok zayıf bir çavdar hasadı toplandı.”

Batı medyasında çıkan illüstrasyon; aç köylüler St. Petersburg’a yemek aramaya gidiyorlar.

Önceki birkaç yıl da aynı şekilde az hasat toplanmıştı. Rusya’da böyle durumlar için II. Katerina zamanlarından kalma köylülere yardım sistemi vardı. Yerel gıda marketleri oluşturuluyordu ve ileriye yönelik buğday stoku yapılıyordu. Kıtlık zamanlarında yerel yöneticiler oradan çiftçilere ekmek dağıtıyordu.

 Aynı zamanda ХІХ. Yüzyılın sonlarına doğru Rus hükümeti tahıl ihracatından elde edilen sabit gelirlere alışmıştı. İyi hasadın toplandığı yıllarda hazineye yılda 300 milyondan fazla ruble giriyordu. 1891 baharında Aleksey Ermolov Maliye Bakanı İvan Vishnegradsky’ye açlık tehdidi konusunda uyaran bir not yolladı. Hükümet gıda marketlerini denetlei. Sonuçlar korkutucuydu; 50 ilde stokların %30 kadarı doluydu, hasadın en düşük olduğu 16 bölgedeyse %14’ü kadarı doluydu.

Ancak Vishnegradsky, “Yemek yemesek bile tahılı ihraç edeceğiz” dedi. O sene Rusya, yaklaşık 3,5 milyon ton ekmek sattı.

Durumun gerçekten kritik olduğu netleştiğinde, hükümet hububat ihracatını yasaklamayı karar verdi. Ancak yasak sadece on ay sürebildi, çünkü yurtdışında ihraç için tahıl satın alan büyük toprak sahipleri ve işadamları tepki gösterdi ve yönetim geri adım atmak zorunda kaldı.

Ertesi yıl Kıtlık İmparatorluğu sardı, yine de Ruslar Avrupa'ya daha fazla, bu sefer 6,6 milyon ton tahıl sattılar.

Açlıktan etkilenen köylerden birinde halk kantini fotoğrafı.

O sırada Amerikalılar Rusya’daki müthiş açlığı haber alarak aralarında yardım toplamaya başladılar. 20 Kasım 1891’de Amerikalı yayıncı William Edgar Rus büyükelçiliğine bir telgraf gönderdi. Tahıl ihracatı yapan tüccarlarının depolarının buğday ile dolup taştığını bilmeden.

Açlığı sadece tüccarlar değil, ilk zamanlarda yetkililer de ülkede gerçek bir felaket hâkim olduğunu kabul etmek istemiyorlardı. Yayıncı Vladimir Obolensky 1891- 1892 kıtlığı anlatırken gazetelerin metinlerden “açlık”, “açlar” “açlık çekenler” kelimelerini sansürlemeye başladıklarını yazıyordu:

“Gazetelerde yasaklanan röportajlar elden ele dolaşıyordu, açlık çeken illerden gelen mektuplar kopyalanıp çoğaltılıyordu.”

Uzun süreli kötü beslenmeye bağlı olarak hastalıklar ortaya çıkmaya ve tıp seviyesi düşük olduğundan toplu ölümler yaşanmaya başladı. Sosyolog Vladimir Pokrovsky 1892 yazına kadar en az 400.000 kişinin açlıktan öldüğünü hesapladı. Bunun yanında köylerde ölenlerin kaydı her zaman tutulmazdı.

İyiliği Hatırlamak

20 Kasım 1891 tarihinde o günlerde oldukça etkili  “Northwestern Miller” dergisinin sahibi William Edgar Rus büyükelçiliğe bir telgraf gönderdi. Avrupalı muhabirlerinden Rusya'da gerçek bir açlık felaketinin yaşandığını öğrendi. Sıkıntı çeken ülke için maddi yardım ve buğday toplamayı teklif etti. Büyükelçi Kiril Struve aracılığıyla Çarın bu yardımı kabul edip etmeyeceğini öğrenmek istedi.

Bir hafta sonra, herhangi bir yanıt gelmeyince yayıncı aynı içerikteki bir mektubu bir kere daha gönderdi. Bir hafta sonra elçilikten yanıt geldi: 

“Rus hükümeti teklifinizi şükranla kabul ediyor.”

Aynı gün” Northwestern Miller” dergisi şöyle bir çağrıda bulundu: 

”Ülkemizde o kadar tahıl ve un var ki bu gıda nakil sistemini felce uğratmak üzeredir. O kadar çok buğdayımız var ki, hepsini yiyemiyoruz. Aynı zamanda Amerikan şehirlerinin sokaklarında dolaşan en pis köpekler bile Rus köylülerden daha iyi besleniyorlar. "

Edgar, Doğu eyaletlerinin 5.000 tahıl tüccarına mektup gönderdi. O, vatandaşlarına Rusya'nın zamanında Amerika Birleşik Devletleri'ne büyük yardımlarda bulunduğunu hatırlattı. 1862-1863 yıllarda Amerikan Bağımsızlık Savaşı sırasında uzak İmparatorluk Amerikan sahillerine iki askeri filo göndermişti. O zaman kölelik sisteminin hâkim olduğu Güney’in yardımına İngiliz ve Fransız birliklerinin gelme tehlikesi vardı. Rus gemileri yedi ay boyunca Amerikan sularında durdu ve Paris ve Londra bir de Rusya ile çatışmaya girmeye cesaret edemedi. Bu, Kuzey eyaletlerin savaşı kazanmasına yardımcı oldu.


Batı medyasından illüstrasyon; Kazaklar Rus köyünde tahıl arayışında.

William Edgar'ın çağrısına mektup gönderdiklerinin hemen hemen herkesten cevap geldi. Rusya için para toplama hareketi bütün eyaletler arasında yayıldı. New York Senfoni Orkestrası yardım konseri düzenledi. Onu opera sanatçıları takip etti. Neticede sadece sanatçılar tarafından uzak İmparatorluk için 77 bin dolar toplanmıştı.

Amerikalılar üç ay boyunca un yardımı topladılar. 12 Mart 1892'de gıda yardımı yüklü “Missouri” ve “Nebraska”  gemileri Rusya'ya doğru yola çıktı. Edgar Berlin’e kadar gemiyle ulaştı, oradan da demir yoluyla St. Petersburg’a gitti. Rusya sınırında ilk şoka uğradı. “Rus gümrük görevlileri o kadar sertti ki, kendimi kapana sıkışmış bir fare gibi hissettim”, yazıyordu seyyah. Edgar, Rus başkentinin görünüşüne çok şaşırdı: “Başkentin şatafatı açlık çeken bir ülke söylemiyle hiç uyuşmuyordu.” 

Üstelik onu ekmekle ve gümüş bir tuzluğa konan tuz ile yerel geleneklere uygun olarak karşıladılar.
Sonra Amerikalı hayırsever açlık çeken bölgeleri dolaştı. İşte orada gerçek Rusya’yı gördü. 

“Köylerden birinde bir kadının ailesi için nasıl yemek hazırladığını izledim. Kazanda yeşil bir ot pişiriyordu, onun yanına bir iki avuç un attı ve sonra bir bardak süt ekledi“, diye anlatmıştı dergisinde.


İvan Ayvazovski'nin Rusya İmparatorluğunda Amerikan yardımını konu alan ikinci tablosu “Yardım Gemisi”.

Getirdiği insani yardımı dağıtım sahneleri onu çok şaşırtmıştı. Dağıtımla ilgilenen bir yetkili çiftçilere sadece üstünde taşıyabilecekleri kadar yardım götürmelerine izin verdi. “Açlıktan bitkin düşmüş insanlar omuzlarına birer çuval un yükleyerek bacaklarını zar zor hareket ettirerek yardımı ailelerine götürüyorlardı“  diye bildiriyordu Edgar.

Amerikalı biri için anlaşılamaz ama Rusya için sıradan olan ilginç olaylar da yaşanıyordu. Liepay'da yardımın bir kısmı kaybolmuştu. Edgar, yerli tüccarların kâr uğruna her türlü numara işleyebileceği konusunda uyarılmıştı. Bir ay önce hükümet 300 bin fut tahıl satın almıştı. Sonra hepsinin toprak ile karıştırılmış olduğu ve tüketim için uygun olmadığı anlaşılmıştı. 

Tarih Tozu

Amerikalılar açlıkla boğuşan bölgelerin yaşamını büyük ölçüde kolaylaştırdı ve karşılığında sıradan köylülerin şükranlarıyla karşılaştılar. Bundan etkilenen Ayvazovski Amerikan yardımını konu alan iki tablo çizdi. 

Ancak Washington'a götürülen deniz manzaralı tablolar gibi, hem kıtlık, hem de William Edgar tarafından başlatılan harekât da Rusya'da yakında unutuldu.

Sadece 1962'de Amerikan gazeteler bu olaylar hakkında yazmaya başladı. O sırada ABD ve SSCB Sovyet füzelerinin Küba'da konuşlandırılması nedeniyle bir nükleer savaşın eşiğindeydi ve Amerikalılar iki ülkenin geçmişinde ortak noktaları bulmaya çalışıyorlardı.

ABD’nin first lady'si Jacqueline Kennedy Ayvazovski'nin resimlerini, Beyaz Saray'daki bir konferans odası için Corcoran Galerisi'nden ödünç aldı. ABD’nin Başkanı ve sözcüleri Moskova ile alakalı açıklamalar yaparken arka planda bu tablolar bulunuyordu. Amerikan tarafına göre Ayvazovski'nin tabloları iki halk arasındaki eski kardeşlik duygularını hatırlatıyordu.

Tuvaller 2008 yılında Sothеby’s açık artırmasında 2,4 milyon dolara satıldı. Alıcıların kimlikleri bilinmiyor.

Oleg Şama


<<Önceki                  Sonraki>>


Melek Öz, 03.12.2017, Sonsuz Ark, Konuk Yazar, Çeviri-Analiz, Çeviri
Melek Öz Yazıları
 


Kaynak:

http://nv.ua/publications/kormyashchie-shtaty-ameriki-kak-v-konce-veka-ssha-spasali-rossiyskuyu-imperiyu-ot-goloda-46561.html





Sonsuz Ark'tan
  1. Sonsuz Ark'ta yayınlanan yazılardan yazarları sorumludur. 
  2. Sonsuz Ark linki verilerek kısmen alıntı yapılabilir.
  3. Sonsuz Ark yayınları Sonsuz Ark Manifestosu'na aykırı yayın yapan sitelerde yayınlanamaz.







Seçkin Deniz Twitter Akışı