19 Ocak 2014 Pazar

SA531/SD93: "zamanın billur çanağı" /20.03.2007/584. patika

...birileri ölçüp biçiyor, gergef örüyor ve insanları, onlara sezdirmeden, kendi menfaat akıntılarında sürüklüyorlar...
...adem'in evlâdından çoğu, çoğunluğun dışında kalan diğer az evlâdının açık gizli hükümdârlıklarına boyun eğiyor...
...aslolan bu mudur?...
...her insan bilmekle mükellef...
...asla aykırı olarak, insanların çoğu bilmeyi öteliyor, bilmeyi yakınlaştıranlara mahkûm olmayı tercih ediyor...
...o bilenlerin, neyi bildiğini bile merak etmeden üstelik...
...insanın tüm mâzisi bu gerçekle dolu...
...şimdi, yine eski zamanların tekrarını -daha farklı dizilişlerle ancak aynı akıntılardaki gidişi- yaşatıyor, insanın evlâdına...
...hâbil-kâbil zıddîyesi devam ediyor...
...insanlardan azı, kimlerden müteşekkil?...
...kâbil'in ırsîyeti kimlerle sürüyor?...
...biz'i kimler yönetiyor?...
...yerel hükümdârların zımnî hâkimiyet telâkkilerindeki silsile, kimlere uzanıyor?...
...bizlerin bilmediği her şey, bizlere tahakküm edilmesine sebep olan her şeyi içeriyorsa, kusur kimdedir?...
...bilemediğimiz her şeyi öğrenemeyen bizlerde mi, öğrenmemize mâni olan diğer 'az' da mı?...
...yoksa biz, bizlere dayatılan önkabullerin esâretinde mesûd ve mesrûr muyuz?...
...idâre edilenler belliyken, idâre edenlerin kimler olduklarını bilmek neden bu kadar zor?...
...insan'ın insana bıraktıkları, zamanın billur çanağında yalanlardan arınıyor oysa...
...göbek bağlarından daha başka yerlere bağlananların bizde bıraktıkları derin izler berraklaşıyor...
...iblis'in ellerinde büyüyenlerin egemenlik safralarını tek tek görebiliyoruz...
...ama herkes görüyor mu?...
...herkes ne zaman görecek?...
...bilmekle mükellef olduklarını unutan insanların, boyunduruklarından kurtulamaları mümkün olacak mıdır?...
...bilmiş olmayı hedefleyenlerin kılavuzları kimler?...
...gerçeğe merakla bakmaya başlayanların önlerine ilk çıkanlar neler?...
...kimlerin yalanlarını belliyor meraklılar?...
...hangi yalanların kimlerden türediğini bilemeyen; ancak bildikleriyle diğerlerinden ayrıldığını düşünenlerin düştüğü en büyük çukur, yanılgılarını gerçek sandıkları anda düştükleri derin çukur değil midir?...
...binlerce elçiyle sürekli uyarılan, buna karşılık gerçeği sürekli değiştirenlerin ellerinde bir oyuncağa dönüşen insan, çâresiz değildir...
...onu yaratan, onu yalnız bırakmamıştır...
...ilâhî korunma güvencesiyle kendisine gönderilmiş olan son kitap, Kur'an, gerçeği insanların kendisine bıraktığı yalanlardan seçip ayırdedebilecek tek kıstastır...
...son dine bulaştırılmış olan sapkınlıkları farkedecek olan insan, işte o Kur'an'ı okuyan ve anlayan insandır...
...öbek öbek toplanan insanların içinde boğulduğu esâret, okuyan ve bilen insanın asla mahkûm olmayacağı ve içinde kat'i gerçeği bulabileceği Kur'an ışığıyla sona erecektir...
...insanların zihinlerine dayatıldığı gibi, din insana esâret verecek değildir...
...aksine insanın insana dayattığı sistemlerin tümü esâret içerir...
...insan, ilk önce bunu bellemeli değil midir?...
...çokluğun cehâleti azlığın tahakkümü demekse, çokluğu kuşkusuz hürriyete ulaştıran da kesin bilgidir...


seçkin deniz

pürüzsüz patikalar

Seçkin Deniz Yazıları

Seçkin Deniz Twitter Akışı