23 Eylül 2013 Pazartesi

SA422/SD63: "batılı arayışlar, değerler sistemi eleştirisi" / 05.07.2007/ 599. patika


...batı medeniyeti ve kültürü ile yetiştirilmiş olan insan, kendi temel değerlerini 'dışlanma riski' dolayısıyla açıkça sorgulamaktan kaçınır...
...sorgulamanın doğrudan fark edilmemesi için de, kendi kültürü ve medeniyeti dışındaki öğreti ve düşünce sistemlerine ilgi duyarak yeni 'dinginlik araçları' arar...
...orta doğu ve doğu kültürü, hıristiyan batı için daima câzip ve gizemli bir form taşıdığı içindir, ki; batı insanı, eski dünyanın ruha hitabeden eski değerlerini ,kendi kültürel değerlerine entegre ederek yeni bir üst değerler mozayiği oluşturmaya kalkar...
...çok satan 'doğu ivmeli' düşünce kitaplarının açtığı çığır, bunu kanıtlamaktadır...
...hıristiyanlığın yahudiliğe tepki olarak doğduğu, geliştiği gözününde tutulur ve zamanla katı bir maddeciğin savurduğu dinî yapılanmaların deforme olduğu tesbit edilirse, hıristiyan batı kültürünün neden yahudilikte temel bulmaya çalıştığı, dini kaynakların 'eski-yeni ahit' adı altında birleştirilerek, batı medeniyet ve kültürüne ırsîyet ve asalet kazandırma telaşına düştüğü daha kolay anlaşılabilir...
...insandaki asalet/köken merakı, iki farklı dinin kaynaklarının birleştirilmesinin nedenlerinden biri olmuş olsa bile, roma medeniyetinin hıristiyanlığa kattığı pagan unsurlar ve söz konusu dinlerdeki dinadamı etkisi/bozulma, batı medeniyetinin güçlü bir 'dinginlik kaynağı' ve 'dinginlik araçları' elde etmesine mâni olmuştur...
...nihâyetinde, arayışını sürdüren batı insanı, eski mısır, hint, aztek, maya ve çin, vb., medeniyetlerinin temel değerlerini incelemeyi çâre olarak görmüş, ruha dair 'dinginlik değerleri'ni analiz ederek birçok yeni kombinasyon üretmiştir ve üretmeye devam etmektedir...
...son yüzyılda korkunç bir hızla yayılan 'buddha ve konfüçyüs öğretileri' keskin bir durulanma görüsüyle, 'yoga koşullanması' ve 'hiçlik' ile birlikte 'evrensel güç' paradigmaları, batı medeniyeti için 'kökleri olan' yeni değerler oluşturmakta kullanılmaya başlandı...
...artık karma bir din veya eski öğretilerle yeni psikolojik sistem unsurlarının oluşturduğu 'değerler sistemi' denebilecek ürünlerin tümü, batı insanı için 'yepyeni bir hayat tarzı' öneriyor...
...ancak yeni değerler sistemi, batı medeniyetinin temeli olan 'ben olgusu' ile ilişkilendirilerek, daha câzip bir hâle getirilmeye çalışılıyor...
...yine bir paradoks oluşturuluyor ve arayışların tümü insanın 'ben merkezi'nde son buluyor...
...ne yazık, ki; 'ben mutluluğu', yeni asalet ve dinginlik arayışlarını tekrar başa döndürmekten başka bir işe yaramıyor...
...bu yeni paradoks, insanlığa neler kazandırabilir?...
...her bir paradoksun, arayışların devam etmesini sağlayacağı kesindir...
...batı insanı 'dinginlik arayışları'na devam edecek...
...her paradoks salgınının, bu salgından maddî çıkar sağlayanları zengin ettiği ve gelecekte zengin etmeye devam edeceği de apaçık...
...insanın dinginlik arayışında 'ben'in özne olduğu, hedef veya eylem olmadığı apaçık belliyken, insan neden 'ben'i hedef ve eylem olarak tasarlamakta ve ısrarla insanın bireysel ve sosyal pozisyonlarını çalışma alanlarından uzakta tutmaktadır?...
...gerçekten, insan için bu tür arayışlar islâm'la sona ermemiş midir?...
...evet; daha ilginç olan bir tesbit de burada var; batı medeniyeti, yeni değerler sistemi oluştururken, ısrarla islâm'ın özel ve genel değerlerini dikkatlerden uzakta tutmaya çalışıyor ve tutuyor...
...oysa insan aklı, bilimin son ürünlerini kendisi için kullanırken, eski ürünlerini çöpe atmakta asla tereddüt etmiyor...
...yeni bir bilim kanunu, eskisini kolaylıkla sistem dışına itebiliyor...
...dinler örgüsünde en son ürün olan islâm ve islâm medeniyeti ve kültürü, hâlâ insanın bilimsel yeniliklere karşı geliştirdiği aşırı duyarlılığa muhatap olmuyor...
...oldurulmuyor...
...en yeni din, apaçık ortadayken, sürekli eski dinlerin öne çıkarılmasının temel sebebi nedir?...
...'ben' i merkeze yerleştirmeyen ve tüm 'dinginlik değerleri ile araçlarını' eksiksiz içeren kusursuz bir sistem mevcutken, insan, yeni paradokslar oluşturmayı neden seçer?...
...arayışlarının sona ereceğini bilen insan, neden arayışlarını sona erdirecek adımları atmaz?...
...cevap yine aynı: 'ben'...
...ben'in mutluluk kaygısı...
...yeni akım 'yoga'...
...yeni ve daimi paradoks; 'ben'...
...akıllı ve bilimsel batı, ne yazık,ki; hâlâ aynı yerde...

seçkin deniz


pürüzsüz patikalar

Seçkin Deniz Yazıları

Seçkin Deniz Twitter Akışı