22 Aralık 2015 Salı

SA2229/SD348: "dogma repliklerine dair" /27.04.2006/476. patika


...kötü kokan ağızlarda sık sık tekrarlanan şeylerden biri 'dogma'dır...
...sorsanız, kelime anlamı hususunda çok fazla fikirleri de yoktur onların...
...düşüncelerine kopyalanmış, paketlenmiş anlamını orta çağ kilisesinden almış olan bu sözcük, modern çağda orta çağ zihniyetli insanların dilinde, yine bir suçlama aracı olmaya devam etmiştir...
...'değişmezlik' temel anlamıyla, bilimin temel kanunları da dogma olabileceği gibi (gelecekteki keşifler o kanunları yanlışlayabilirler ve hiçbir insan kökenli ispat kesin değildir), her zaman sağlam temelleri olmayan ancak katı ve uzlaşmaz olan 'sabit inatlar' da aynı oranda dogma olabilmektedir...
...hangisi olursa olsun, her ideoloji kendi değişmezlerini kutsar, zira onlar olmadan ideoloji olmaz...
...değişmezliği suç unsuru olarak telakki ettiğiniz zaman, somut veya somut olan her şeye aynı unsuru arayan gözlerle bakmanız gerekecektir...
...tıpkı evrim teorisine takılı kalıp da, bu konudaki bilimsel evrimi algı dışında tutanların tavırları gibi...
...evrim teorisi de bir dogmadır, bu anlamda...
...ona inananların temel varlık sebebi bu olabildiği gibi, yine aynı düzlemde değerlendirildiğinde bu teori, ateizmin çok güçlü bir sacayağıdır...
...ve değişen tür verilerine rağmen, değişmeyen hüküm önermeleri aynen korunmaktadır...
...ilahî olana karşı kesin red kavramlarını ve paradigmalarını ısrarla muhâfaza edenlerin geri zihniyetleri, diğer düşüncelerin varlığına tahammül edemezken, onlar, beslendikleri orta çağ terimlerini birer replik ve yaşantıya dönüştürdüklerinin çoğunlukla farkında değildirler...
...bilimin gittikçe aydınlanan atmosferine uzak düşmeye devam ederken, hâlâ bilimsel terimleri kullanıyor olmaları da gerçekten ilginçtir...
...oysa onlar tamamen bilimsel ahlâka aykırı davranarak, herhangi bir insanın herhangi bir teorisini değişmezlik ilkesiyle kabul ve ilan etmektedirler...
...bu kısaca, o teorinin bilimsel anlamda netliği olmadığı hâlde bilimsel yaftalarla bir 'dogma'ya dönüştürüldüğünün kanıtıdır...
...yaratılış gerçeğine alternatif olarak algılanan bu dogma, kendisiyle çelişmektedir...
....zira bilimsel bir teori olduğu sanısı, bilimsel yenilenmeye tamamen karşı durmaktadır...
...oysa bilimin ilerlediği yol apaçıktır, yanlış olanı kesinlikle reddetmek de, bilimsel etiğin en temel unsurudur...
...ki; varlığını yaratılış teorisine karşıtlıkla sürdüren bu teori, ateizmin de tıkanmasına sebep olmaktadır...
...ateizmin temel dayanağı olan bilim, artık ateizmi besleyecek özelliklere sahip değildir...
...ve söz edilen teori, kendisini geliştirmek zorundadır...
...bilimsel vazgeçiş veya bilimsel yenilenme rasyonel olan tek tutumdur...
...ve 'dogma', sadece ortaçağ kiliselerine yöneltilecek suçlamaların bir aracı olmaktan çıkmış bilimsel cehâletin simgesi haline gelmiştir...
...türlerin kökeni ne olursa olsun, evrim teorisi artık bir dogmadır...
...bu kanıtlanmıştır...
...en son doksan milyon yıllık ayaklı yılan iskeleti keşfedildi...
...bu tüm tür varsayımlarının yeniden değerlendirilmesi gerektiğine de gerekçedir...
...ancak dogmatik evrim teorisi sapkınları, bunu farketmemekte ısrar edecektir...

seçkin deniz

pürüzsüz patikalar

Seçkin Deniz Yazıları

Seçkin Deniz Twitter Akışı