18 Ocak 2018 Perşembe

SA5500/KY13-AO156: Siyasî İttifaklar Üzerine

"Sadece seçim dönemlerinde değil, kalıcı bir şekilde ittifakların ortaya çıkması gerek. Bunun için tek yöntem ise halkın neredeyse aynı gözle baktığı siyasi partilerin görüşlerini ve varlıklarını bir büyük siyasi çatı altında savunabilmesi, hayata geçirebilmesi olmalı."


Cumhuriyet, Osmanlı'nın son 150 yılında ortaya çıkan değişim sancılarını kendine dayanak yapan bir kadronun elinde kuruldu. Bu kadro şartların elverişliğini iyi değerlendirerek jakoben metotlarla tüm sistemi yeniledi. Bunu yaparken de telkin ve tavsiyenin tedriciliğinden imtina ederek topluma dayatma yoluna gitti.

Cebri değişim uzun süre yönetimde tek adam modelini zorunlu kıldı. Ve değişimin yerleşmesi buna bağlı olduğu için çok partili sisteme geçebilmek kolay olmadı. Çok partili sisteme geçildikten sonra sistemin sağlıklı olarak sürebilmesi ise mümkün olmadı. Tepeden müdahalelerle halkın iradesine el konuldu ve halk yeniden dayatmalarla karşı karşıya kaldı.


Çok partili sisteme geçildiğinde siyasal çoğulculuk adına ortaya çıkan ve halkın ekseriyetinin desteğini alan Demokrat Parti tek parti devletini değiştirmek yerine devlete hakim olan partinin değişiminin ötesine geçemedi ve ülke rejim tartışmalarının içine sürüklendi.

Bu tartışmalar ideolojik ayrımların belirginleşmesine ve siyaset zemininde kendine alan açmasına yol açtı. Bu ise sonu gelmez kavgaların, darbelerin mazereti oldu.

Sonrasında ortaya çıkan Demirel, hem DP'nin mağduriyetinden hem de sağın temsilcisi olma iddiasından yola çıkarak halkın oyunu aldı. Ancak daha sonra ideolojik dalgalanmaların önünde duramadı.

1980 darbesi sonrasında parlamenter sistem yeniden inşa edilirken Evren'e ve anayasasına % 92 oy veren halk genel seçimde oyunu onun gösterdiği adres olan Sunalp'ın yerine Özal'ın partisine verdi.

Bir çelişki gibi görünen halkın tercihi aslında toplumsal bir eğilimi yansıtıyordu. İç savaşa, daha kötüye gitme endişesi halkı Evren'den yana tavır almaya iterken, normalleşmeye geçilirken halk dört eğilim adına ortaya çıkan yani ılımlı soldan, sağın tüm renklerine açılan ÖZAL'a destek vererek, bu ülkenin çoğunluğunun aynı siyasal çatı altında toplanmasının ve iktidarın bu ellere bırakılmasının önemine vurgu yapıyordu.

Özal, ülkenin hastalığını ve halkın beklentilerini iyi tespit etmiş yetkin bir isimdi. Uyguladığı kimi politikalar tartışılsa dahi, bu tespitten yola çıkan yaklaşımı halkın beklentilerini dikkate alan bir yaklaşımdı.

Özal sonrasında yeniden diriltilen ideolojik ayrımlar ülkeyi içinden çıkılmaz hale getirdi ve yeniden başlayan koalisyonlar dönemi halkı siyasetten soğuttu, gelecek umudunu kırdı. Yine darbe beklentileri ortaya çıkmaya başladı.

Bu kez Ak Parti'nin Özalvâri bir parti olarak siyaset sahnesine çıkması ve kadrosunun yetkin görülmesi üzerine halk oyunu bu kez Ak Parti'den yana kullandı.

Kısaca çok partili döneme geçildiği günden bu yana halk demokrasinin korunup, güçlenmesinin formülünü birbirine yakın görüşte olan siyasilerin aynı çatı altında toplanmasında aramakta ve siyasal dağınıklıklara mesafeli durmakta. O nedenle siyasiler halkın beklentilerini iyi okuyarak görüşlerine yakın buldukları partiler içerisinde yer alarak, farklı görüşlerin iyi bir kareografi içerisinde ülkeyi yönetmelerine talip olmalarını istiyor., bunu demokrasinin geleceği için bir güvence görüyor.

Başkanlık sistemi bu durumu sağlayabilecek bir unsur olarak öne çıkabilecek önemli bir adım. Ancak, bu sistem siyasal /ideolojik parçalanmışların önüne geçemezse Atatürk dönemine benzer uygulamaların önüne geçmek mümkün olmayabilir. Zira bu sistemi ayakta tutacak ve besleyecek olan şey, siyasal bütünleşmelerdir.

Sadece seçim dönemlerinde değil, kalıcı bir şekilde ittifakların ortaya çıkması gerek. Bunun için tek yöntem ise halkın neredeyse aynı gözle baktığı siyasi partilerin görüşlerini ve varlıklarını bir büyük siyasi çatı altında savunabilmesi, hayata geçirebilmesi olmalı.

Türkiye gibi farklı etnik yapıların, bölgesel kültür farklılıklarının bulunduğu bir ülkede demokrasini gelişmesi ve güvence altına alınabilmesi ancak bu yolla mümkün olabilir....



Adnan ONAY, 18.01.2018, Sonsuz Ark, Konuk Yazar






Sonsuz Ark'tan
  1. Sonsuz Ark'ta yayınlanan yazılardan yazarları sorumludur. 
  2. Sonsuz Ark linki verilerek kısmen alıntı yapılabilir.
  3. Sonsuz Ark yayınları Sonsuz Ark Manifestosu'na aykırı yayın yapan sitelerde yayınlanamaz.

Seçkin Deniz Twitter Akışı