10 Temmuz 2017 Pazartesi

SA4562/ÇY4-DB91: Karanlığın Sesi G.E.Fuller: Trump “Tarafsız İlerici” mi?

Sonsuz Ark'ın Notu:
Aşağıdaki çeviride, diğer Sonsuz Ark'ın yayınladığı Graham E. Fuller çevirilerinde olduğu gibi, Amerikan Stratejilerinin arka planını görmemizi sağlayan birçok önemli parametre olduğunu siz değerli okurlarımız da görecektir. Trump seçilmeden önce de seçildikten sonra da Masonik/Satanist Derin Dünya Devleti'nin emirlerini en az diğer Hillary Clinton kadar tam ve eksiksiz bir şekilde yerine getireceğini Sonsuz Ark (ve kişisel analizlerle Seçkin Deniz-Twitter) olarak yayınlarımızda tespit etmiştik. ABD'nin Ortadoğu'da ve Türkiye'de askeri darbe ve kaos adına, iç savaşlar ve terör örgütlerinin inşâsı, organizasyonu, hedef ülkelere sevki konusunda uzman sorumlu, 17-25 Aralık 2013 FETÖ Yargı ve Emniyet Darbesi'nden 15 Temmuz 2016 FETÖ Askerî darbesine kadar  Türkiye'nin varlığını hedef alan tüm organizasyonların en aktif direktörü olan Graham E. Fuller gibileri kastederek "Artık askeri darbeleri ve rejim değişikliğini desteklemek yok" diyen ABD Başkanı Trump'ın karşısında olması gereken Fuller'in Trump'ı destekleyici bu analizi, Başkan'ın ABD'de sadece bir figür olduğunun kanıtı olarak değerlendirilmelidir. Fuller, Trump'ı şöyle destekliyor: "(Trump olmasaydı) ABD kurbağası, etrafındaki sıcaklığın halen yükselmekte olduğunu tam olarak fark etmeden kaynatılmaya çok daha yakın olurdu." Fuller'e ve ait olduğu Masonik-Satanist yapıya göre ABD artık hedefteki bir kurbağa... Türkiye'nin halen ne tür bir tehditle karşı karşıya olduğunun unutulmaması gerekmektedir, çünkü bu yapının gücünü ve imkanlarını 100 yıldır kullandığı ABD'ye ve halkına zerre kadar değer vermediği açıktır.
Seçkin Deniz, 10.07.2017


Is Trump “Objectively Progressive?”

Tanrı aşkına “tarafsız ilerici” ne demektir- ve Donald Trump nasıl bir "ilerici" olarak görülebilir? Bu terimi ilk kullanan Karl Marx olabilir - gerçekliği baş aşağı çeviren bir yolla. Temelde bu, açıkça gerici olan bir liderin veya siyasi bir eğilimin, istemeden "nesnel" olarak siyaset ve tarihin gidişatı üzerinde ilerici bir etkisi olabilir demektir. Başka bir deyişle, anın görünüşte olumsuz bir seyri sonunda, istemeden, beklenmedik, ancak önemli, uzun vadeli ilerleyici etkilere sahip olabilir.

Asıl soru şudur: "Trump yönetiminde olan her şey ne kadar kötü" değil, dört yıl ilerde ve geriye bakarak, Trump Amerika'yı nasıl değiştirecek?

İlk bakışta, yönetiminin tüm cephelerde basit bir felaket yaratabileceğini söylemek kolay. Trump, Obama ve daha öncekilerin, ulusu daha ilerici bir yönde ilerlemeye götürdüğü neredeyse her adımını geri çeviriyor. Trump’ın çabaları – ve yaptığı gerçekten üzücü atamalar- kürtaj haklarını geri almaya, kamu okul sistemine saldırmaya, iklim değişikliğini inkar etmeye, çevresel düzenlemeleri bastırmaya, Obamacare'i tersine çevirmeye, zenginler ve şirketler için vergileri düşürmeye, LGBT bireyleri aşağılamaya çalışıyor. Kadınlara yönelik cinsiyetçi bir yaklaşım, genel yabancı düşmanlığını ve özellikle Müslümanlara ve göçmenlere yönelik düşmanlığı teşvik etmek ve orduya daha fazla para ödemek şeklinde liste devam ediyor.

Dış politika görünümü de daha iyi değil: İran'la JCPOA nükleer anlaşmalarını engellemek ya da kaldırmak, Suud Arabistan'ı destekleyerek bölgedeki ağırlığı ona atmak, Paris İklim Anlaşması'ndan geri adım atmak, terörle mücadelede işkenceyi benimsemek, Meksika ile duvar inşa etmek, savaş girişimleri belirlenmesinde daha büyük Ordu için özerklik, gücendirilen  yabancı liderlerin listesini büyütmek, Washington'da gerçekten neler olup bittiğinin dünyaca sorgulanmasına yol açmak, İsrail'in ikinci yarım yüzyıla doğru ilerleyen Filistin topraklarını işgaline izin vermek- liste gayet iyi biliniyor. 

İronik olarak, Trump'ın önceden belirtilmiş niyetlerinden biri, Rusya ile olan bağları iyileştirmekti, ki benim görüşüme göre oldukça makul. Ancak bu hedef, şimdi Soğuk Savaşın psikolojisi, kültürü, bütçesi ve donanımına hala yatırım yapılan Washington elitleri tarafından sert bir saldırı altına alınmış durumda. Trump'ın Çin'e yaklaşımı halen oluşmakta olup, danışmanlarının yoluna girmesi durumunda daha agresif olacak. Ve Tweetleriyle yaptığı diplomasi, kişiselleştirilmiş bir serseri mayın niteliğinde.

Ancak bir de şu şekilde bakın: Bu, şu anda kıvılcımlar saçan gerici eğilimler, ilerici bir gündemi büyük ölçüde güçlendiren bir tepkimeye neden olur mu? Ve biz Trump olmasaydı bunu olandan daha hızlı ve daha şiddetli mi yapıyor olurduk?

Yeni başlayanlar için, Trump bugünkü haliyle Cumhuriyetçi Partiyi yok ediyor. Bence bu ilerici bir gelişmedir. Parti, ilk önce, partiyi satın alan büyük işlere hizmet edenlerin dışında kalıyor. Parti, yerli ve yabancı olmak üzere tüm realiteden tamamen izole edilmiş gibi görünüyor. Yabancılar kafalarını sallıyorlar.

Trump gerçekten de bir Cumhuriyetçi değil. Partiye verdiği zararı, sonunda partiyi yeniden icat etmek, onu gerçek muhafazakâr değerlere geri getirmek için katalizör görevi üstlenebilir, büyük iş partisi yerine küçük "m" ile muhafazakâr olabilir. Şu anda parti, gerçekten muhafazakâr gündemin destekleyebileceği şeylerle - genel olarak toplum, gezegen ve kamu refahının korunması konusundaki kaygı eksikliği ile çok az benzerlik göstermektedir. Müdahaleci güvenlik devleti durumuna verilen destek muhafazakar bir değerden daha az olamazdı - bu bir Büyük Devlet değeridir.

Bu yüzden Trump aslında gecikmiş bir şeyler yapma sürecinde olabilir -şu anki kayıp ve paniğe kapılan Cumhuriyetçi partiyi sefaletinden kurtarır. Muhtemelen Trump'ın amacı bu değil, ama sonuçta iyi bir sonuç olabilir. Ve bu, Amerikan siyaseti için gerçekten önemli bir dönüm noktası olur.

Benzer şekilde, Trump’ın baskıları da ana akım Demokrat Parti kuruluşunu – can çekişen, tembel, tehlikeli bir şekilde saklanmış, sakat bir parti- olarak yok etmeye yarayan bir çıra olabilir. Üzgünüm millet, Hillary, Trump'dan daha az hasar veren bir cumhurbaşkanı olurduysa da, Hillary ile birlikte dört yıl daha eski, aynı köhne-Wall-Street yanlısı, savaş yanlısı politikalar görecektik. 

Evet, onun yönetimi Trump'lardan daha akıllı ve profesyonel olurdu ve kesinlikle pek çok kişinin değişim ve reforma karşı tutkulu tepkiler vermesine sebep olmazdı. ABD kurbağası, etrafındaki sıcaklığın halen yükselmekte olduğunu tam olarak fark etmeden kaynatılmaya çok daha yakın olurdu.

Fakat onun yerine, Demokrat Partinin ilerici kanadına, sklerotik statü-kuruluş liderliğine karşı güç veren bir Trump’ımız var. Parti, Wall Street ve Pentagon dışına çıkmak için uğraşan Demokratlar artık Bernie'yi ya da en azından fikirlerini-her zamankinden daha fazla istiyor. Trump yönetiminde yeni keşfedilen aktivizm yeniden toparlandı. Yürüyüşler artıyor, kadınlar, işçiler, geyler, etnik azınlıklar, Müslümanlar, asgari ücretçiler, Black Lives Matter, bilim adamları -bunların hepsi ve diğerleri şimdi Trumpist rezaletlere karşı ayaklanmalar için motive oluyor. Trump sonunda Cumhuriyetçi (ve hatta Demokratik) politikaların gerçek yüzünün sınırlarını görmemizi sağladı. Nitekim Trumpist sağlık çılgınlığı ülkeyi gerçekten de belki bir tek ödeme planı (gulp) olarak görmek için bastırıyor.

Yurt Dışındaki Trump şimdi emperyal dış politikamızın sonunun başlangıç tohumlarını ekiyor olabilir. Son 20 yılın ya da daha uzun süren muazzam ABD dış politika falsolarına anlayışla bakan yabancı devlet adamları şimdi Trump ile kırılma noktasına gelmiş görünüyorlar. 

Trump Amerikan maceracılığına, ayrıcalıklığına, hepsini kendimiz yazdığımız için uluslararası kuralları çiğneme hakkımıza, düşman arayışına ve küresel sorunlara askeri çözüm bulmamıza, uzun süredir gecikmiş bir yabancı itiş başlattı. Evet, Trump politikalarının sonucu gerçekten de "Amerikan liderliğine" zarar veriyor çünkü Amerikan liderliği, biz her şeyi yapabileceğimizi düşündüğümüz zaman SSCB'nin düşüşünden beri raydan çıkmış durumda. Trump bu “felaket” liderliğini dünyaya daha açık hale getiriyor. Ve onlar artık satın almıyorlar (inanmıyorlar).

Acı gerçek şu ki, modern Amerikan emperyal baskınlığı ve küresel imparatorluğun peşinde koşmak şu anda Amerika'yı yok ediyor. İmparatorluklar sonunda daima ortadan yok oluyorlar. Savunma için trilyonlar ayrılıyor, ancak sağlık, altyapı, yaşama ücreti veya bilim için bir şey yok. 

Dolayısıyla, Avrupa'nın, Rusya ile olan ilişkileri de dahil savunma ve güvenlik konularında artık daha fazla bağımsızlık kazanması iyi olabilir. Avrupa, Rusları ilk elden tanıyor ve Washington'un küresel çatışma stratejisine bağlı kalmak istemiyor.

Bunların hepsinin tahribatın şenlik ateşi etrafında dans etmek gibi olmasın başka bir Marksist kavramı da unutmayalım (aslında Hegel'inki ilkiydi): Bir eylem bir reaksiyona neden olur ve yakında ikisi arasında bir sentez ortaya çıkar. Trump, hoşnutsuzluğu derinleştirerek ve genişleterek, yeni bir sentezin ortaya çıkacağı tepkiyi patlatıyor. 

Nihayetinde daha ilerici bir gündeme, bir kıvılcım, bir netlik anı, daha büyük iç siyasi aktivizmi uyandırma çağrısı, bölgesel sorumluluklar, yenilenmiş bir "Evet, elimizden geleni yapabiliriz" diyen bir yükselen hoşnutsuzluk.

Eğer Trump olmasaydı, Amerika'nın içinde olduğu seyir, tembellik ve düşüncesizce aynı zararlı gidişat boyunca dört yıl daha sıkıntı çekebilirdi. Şimdi belki kaynama noktasına ulaşıyor.

Karanlıkta ıslık çalıyor da olabilirim. Bazıları meşru olarak, dört yıllık Trump sonrası hepimizin daha kötüye gidebileceğinden korkabilirler. Ancak şu anda tezahür eden ve pek çok çeyrekte biriken gizli öfkenin sadece kaynak yaratacağından şüpheleniyorum- ne zamandan beri ilk kez?- ABD'nin siyasi yelpazesi, hakiki Solcusu ve Sağcısıyla bugünkü ABD siyasi düzeninin bozuk sistemi hakkında konuşan daha ateşli ve eylemci halkla dengelenmiştir.

Bu böyle devam edemez.


Graham E. Fuller, 28 Haziran 2017

Graham E. Fuller, CIA eski yetkilisi, Müslüman Dünyası üzerine çok sayıda kitap yazarı; En yeni kitabı "İnançla Mücadele: Bir Casusluk Romanı ve Bir Amerikalı'nın Pakistan'daki Vicdan Krizi”dir. (Amazon, Kindle)



Derya Beyaz, 10.07.2017, Sonsuz Ark, Çırak-Çevirmen Yazar, Çeviri 
Orijinal Metin:
http://grahamefuller.com/is-trump-objectively-progressive/



Sonsuz Ark'tan
  1. Sonsuz Ark'ta yayınlanan yazılardan yazarları sorumludur. 
  2. Sonsuz Ark linki verilerek kısmen alıntı yapılabilir.
  3. Sonsuz Ark yayınları Sonsuz Ark Manifestosu'na aykırı yayın yapan sitelerde yayınlanamaz

Seçkin Deniz Twitter Akışı