16 Ağustos 2017 Çarşamba

SA4735/ÇY4-DB95: Beyaz Üstünlükçülük Beyaz Amerika'nın Mirasıdır ve Yok Edilmesi Sorumluluğumuzdur

"Yerli bir terör eylemi,  (Charlottesville Virginia) ülkenin başkentinden yaklaşık 100 mil uzaktaydı. Bu, Amerika'nın aşırı sağ, neo-faşist, ırkçı, beyaz üstünlükçü yumuşak karnı, saklanan yüzüdür."



White Supremacy is White America’s Legacy and Our Responsibility to Defeat

Siz bu cümleyi okurken, ben yazmayı bitirene kadar, muhtemelen görüntüleri görmüş olacaksınız. Polo gömlek giyen beyaz adamlar titreyen tik ağacı meşalelerle, Charlottesville Virginia boyunca yürüyor, “Beyaz yaşamlar değerli” ve “Biz değiştirilmeyeceğiz” diye bağırıyorlardı.

Beyzbol şapkalı erkeklerin Konfederasyon ve Nazi bayrakları salladığını, bisiklet kasklarını geçici kalkan olarak kullandığını, kamuflaj giysili adamların saldırı tüfekleri taşıdığını görmüş olacaksınız. Hepsi “beyaz karşıtlığı”nı, azınlıkları, göçmenleri ve Yahudileri kınıyor.

Hepsinden kötüsü, korkakça kaçmadan önce, arabayı karşı protestoculara sürerek insanları havaya fırlattığını göreceksiniz.


Yerli bir terör eylemi, ülkenin başkentinden yaklaşık 100 mil uzaktaydı. Bu, Amerika'nın aşırı sağ, neo-faşist, ırkçı, beyaz üstünlükçü yumuşak karnı, saklanan yüzüdür.

Bundan rahatsızlanmalı, iğrenmeli, öfkelenmeliyiz, ancak şaşırmamalıyız. Beyaz üstünlük ve bağnaz olma ne yeni bir olgu ne de beyazların saçma akımlarına bağlı değildir. Bu inançlar, Amerikan öyküsünün köklü bir örneğidir ve görmeye istekli olan herkes için açıkça ortadadır.

Atlanta, Georgia'da büyüdüm. Farklı ve dinamik bir şehir ama bu karanlık mirasın tarihine batmış bir yer. Yaz aktiviteleri arasında yakındaki beyaz üstünlükçüler tarafından tarafından yüzyıl önceki Ku Klux Klan'ın  törenler yaptığı Stone Dağı’nın tepesine yürüyüşler yapılırdı; 

Burada yükselen granit kayanın üzerine oyulmuş olan, siyah köle işçi ekonomisini sürdürme hakkı için kanlı bir ayaklanma başlatan Jefferson Davis, Robert E. Lee ve Stonewall Jackson'ın atlı monte figürleri var.

Hayvanat bahçesine ziyaret her zaman eğlenceliydi. Çocukluğumu geçirdiğim evden sadece 5 kilometre uzaktaydı. Elbette, ana yolun yarısı ansızın, açıklanamaz şekilde isim değiştirir. Aslında, kuzey-güney yollarının birçoğu bu düzeni neredeyse aynı coğrafi enlemde izlemektedir; ırk politikalarının bir kalıntısı, kuzeydeki çoğunlukla beyaz olan mahallemin sakinlerini teknik olarak güneydeki siyah mahalle sakinleriyle yaşamak zorunda bırakmamak için.

Babam uzun yıllar boyunca Gainesville’in kuzeyinde bir şehirde çalıştı. Aile gezilerini bu yoldan dağlara doğru yaparsak, bizi her zaman KKK’nin Grand Dragon(Büyük Ejder) evine götürürdü. Korkutucu manzarası, bahçesi bağnazlık kusan büyük sembollerle doluydu. Bu modern Amerika’da bile böyle bir nefretin uzak olmadığının öğreticisi ve hatırlatıcısıydı.

Bununla birlikte, ırkçı önyargının bu mirası, bu açık, aşırı, demode gösterilerle sınırlı değil. Hayatım boyunca beyaz Amerikalıların gizli bağnazlığını tüm formlarda duydum. Entelektüel tanımlayıcı bir şeymiş gibi, bu aşağılayıcı dili kullanan akranlarım vardı. 

Beyaz bir iş arkadaşım bir keresinde bana, kendisi kıtada bulunmuş bir diplomatın oğlu olduğundan siyah Amerikalıların Afrika kıyafetleriyle kutlama yaparken sahtekar ve kendisinden bile az Afrikalı olduklarını söylemişti. Bir barda, tembel kayıtsız göçmenlerin ülkeye girmesini kimin ödeyeceğini bilmek isteyen düzenli müşteriler vardı çünkü o ödemeyecekti! (Bunlar ona kayıtsız bir göçmen tarafından pişirilip servis edilen hamburgerini yerken oldu)

Ancak bu, Güney memleketime özgü bir hikaye değil. Nerede yaşıyorlarsa olsunlar, her beyaz Amerikalı benzer bir deneyimle ilişki kurabilir ve benzer bir deneyim paylaşabilir. Bir ilişkiyi yasaklayan ebeveyn, ırkçı bir şaka yapan arkadaş, içgüdüsel olarak diğer çocuklara şüpheyle yaklaşan öğretmen. Bu, son aylar boyunca ana akımda dönen çok sağ, yeni-faşist aşırılıkçılığın meşruluğunu bulduğu temeldir. 

Belki de Naziler ve Kluxçular (ki gerçekten öyleler) Charlottesville'de yürüyen, nüfusun en cesur ve en uç kısmı, hatta küçük bir kısmıdır. Yine de makroda onları cesaretlendiren kökleri, açıkça ırkçı söylemi savunan ve beyaz milliyetçiliği açıkça benimseyen bir başkanı Beyaz Saray'a getirmeleri, mikroda günlük yaşamlarımızda küçük önyargıları ve adaletsizlikleri, kabul ve devam ettirmek gözünü nefret bürümüş bir Beyaz Amerika'dan kaynaklanıyor. 

Beyaz üstünlük, bağnazlık ve ırkçılık, Beyaz Amerika'ya zarar veren bir hastalıktır. Bu önyargı ifadelerine itiraz etmekteki ve kınamadaki her başarısızlık cevapsız bir dozaj tedavisidir. Tedavi edilmeyen bir hastalık gibi, habis bir öfke ile tekrar patlar. Beyaz Amerika bunun sahibidir ve yalnızca Beyaz Amerika bunu tedavi edebilir. 

Beyaz üstünlüğünün, bağnazlığının ve ırkçılığının baskısına karşı direnişin ön saflarında her zaman renk ve azınlık insanları olmuştur. Black Lives Matter (Siyah Yaşamlar Değerli) gibi hareketler toplulukları için adaletsizliklerine dikkat çekerek zorluklarla ve cesurca savaştı. Bu hareketlerin yanı sıra, beyaz Amerikalılar da uzun zaman direndi. Bunu yapmaya devam etmeliyiz. Ancak bir başkasının hareketini desteklemek yeterli değil, kendi şampiyonluğumuzu kazanmak zorundayız.

Beyaz Amerikalılar için "Müttefik" olmak yeterli değildir. Eğer iyi anlamdaysa, "Müttefik" kendisi pasif bir ayrıcalık konumundadır. Beyaz bir "Müttefik", mücadelede ne zaman ve nerede yer alması gerektiğini seçebileceğinden geçici bir durumdur. Eğer ayrılmak istiyorsa, seçeneği vardır. Hayatı etkilenmeden devam eder. Bir "Müttefik" olmak, iyi ve önemli olmasına rağmen, gönüllü bir yolcu olmaktır ve iradeyle mücadeleye girebilir ve gidebilir. 

Beyaz Amerikalılar için, bunu anlamak üç önemli kavramı anlamaktır. 

Birincisi, toplumumuzda bazı insanların doğumlarının kaynağı olan gerçek yargısına katlanmaları gereken gerçek eşitsizlik var. 

İkincisi, beyaz bir "Müttefik" kendi menşei tarafından zalim kastın bir üyesidir ve kendisi de ezilmiş olsun ya da olmasın yararlanmıştır.

Son olarak, zalim kasta üye olarak onun daha etkin rolü, yalnızca diğerlerinin hareketlerini desteklemek yerine, topluluğunda bir değişim hareketine öncülük etmektir. 

Dolayısıyla, gerçek bir beyaz "Müttefik" üzerine ayrıcalıklarımızı tanımak ve topluluğumuzda adaletsizlik ve zulmü devam ettiren enfeksiyona karşı sorumluluk almakla yükümlüdür. 

Beyaz üstünlüğe direnmek de demokrasi ve özgürlüklerimizi korumakla ilgilidir. Etnik-milliyetçilik tanım gereği anti-demokratik ve illiberaldir. Üyelerinin hepsini değil keyfi bir sınıfını destekler, o sınıfın elinde iktidarı tutmayı amaçlar. Aşırı dürüst belirtilerini ezmek ve kalan, gizli gizli akımları ortadan kaldırmak ahlaki, insancıl bir zorunluluktur ancak ilerleme ve özgürlük için varoluşsal bir önem taşımaktadır.

Beyaz üstünlük yeni bir şey değil, milli tarihimizi tanımlıyor. Kötü niyetli bir miras olarak bağnazlık ve ırkçılık azınlık topluluklarının beden ve zihinlerini etkilemeye devam ediyor. Ve geç kalınmışsa daha canlı bir şekilde ortaya çıkacaktır. 

Tarihi çöp kutusuna atmak ancak Beyaz Amerika'nın önyargılardan sıyrılıp diğerlerinin adaletsizliğindeki rolümüzün reddedilmesiyle elde edilebilir. Bu Toplumumuzdan kaynaklanmaktadır ve toplumumuzdan yenilgiye uğraması gerekir. Charlottesville, hala yolculuk için gereken mesafenin hüzünlü bir hatırlatıcısıdır.

Jack Daly, 13 Ağustos 2017


Derya Beyaz, 16.08.2017, Sonsuz Ark, Çırak-Çevirmen Yazar, Çeviri 
Orijinal Metin:
https://medium.com/@jackdaly/white-supremacy-is-white-americas-legacy-and-our-responsibility-to-defeat-9795af4707d6



Sonsuz Ark'tan
  1. Sonsuz Ark'ta yayınlanan yazılardan yazarları sorumludur. 
  2. Sonsuz Ark linki verilerek kısmen alıntı yapılabilir.
  3. Sonsuz Ark yayınları Sonsuz Ark Manifestosu'na aykırı yayın yapan sitelerde yayınlanamaz

Seçkin Deniz Twitter Akışı